3681
bana göre kendisi iyi bir 2. adam olabilecek kapasiteye sahip olan hocadır, o kadar.
durun hemen vurmayın dinleyin hele.
tamam evet ümitsiz zamanlarda geldi, bizi 4. yıldıza kavuşturdu. üstüne bi de türkiye kupası ekledi, seneler sonra çifte kupa kaldırdık. ama...
ama kendisinin üzerinde çok büyük bir baskı yoktu, zaten iyi gidişat gösteremeyen bir galatasaray'ın başına geçti ve bizi bu sene şampiyon yapamasa da "adam transfer bile yaptırmadı, eldekilerle bu kadar" deyip dağılacaktık.
kendisi ne zaman ciddi baskı altında maç yapsa puan kaybettik. bu puan kayıpları da genel olarak ne yapacağını bilemeyen bir anlayışın sahaya yansıması sebebiyle gerçekleşti. kadıköy deplasmanı, hemen ertesi hafta toparlamak için galibiyet gereken içerdeki başakşehir daha sonra trabzon deplasmanı gibi.
şimdi "ulan düdük 7de 7 diye başladı, 6da 6 şampiyonluğa yetti, bu maçlar baskı altında değil miydi" demelerinizi duyar gibiyim.
haklı görünebilirsiniz, ama işin aslı tam da anlatmak istediğim şey.
son kalan maçlarda galatasaray isim olarak, şampiyonluğa yürüyen bir takım olarak zaten rakiplerinden fersah fersah önde. winner bir takım olmanın getirdiği özgüven var. bir beşiktaş maçı var içerde, onu da zaten ev sahibi avantajı, seyirci baskısı gibi etkenlerle almamız gerekti. nitekim maçtaki oyun da ortada, kimse eze eze müthiş bir galibiyet aldık demez sanıyorum.
kendisi şampiyonluk yolunda epey azalmış olan inancı futbolculara aşılamak dışında teknik-taktik anlamda herhangi bir varlık gösterememiştir.
oyuna bırakın doğru müdahale etmeyi, çoğu zaman sadece müdahale etmeyi bile pek becerdiğini söyleyemeyiz. genellikle biz televizyondan izlerken, kendisi de kenardan izledi maçı.
şimdi işler değişti ama. sezon başı, transfer yapıyor, takımını kuruyor. mantığını ortaya koyuyor. aklından geçenleri bilemeyiz ama bugün itibari ile taraftarın pek çoğuna göre gittiği yol, yol değil. bana göre de öyle.
kendisi iyi bir taktisyen hocanın yardımcısı olarak galatasaray'a müthiş hizmet edebilirdi, şu haliyle pek bi beklentim yok. zira oyuncu ile iyi diyalog kuralım falan bi yere kadar.
cl maçlarına bu mantıkla çıkarsak rezil oluruz. şimdi ne olur biriniz çıkıp prandelli de rezil etti bizi demesin, onu savunmadık burada.
umarım burada yazdıklarımı bana yedirirsin hocam, çok isterim.
keşke senden özür dilesem gelecek sezon sonu. bunu yürekten isterim.
durun hemen vurmayın dinleyin hele.
tamam evet ümitsiz zamanlarda geldi, bizi 4. yıldıza kavuşturdu. üstüne bi de türkiye kupası ekledi, seneler sonra çifte kupa kaldırdık. ama...
ama kendisinin üzerinde çok büyük bir baskı yoktu, zaten iyi gidişat gösteremeyen bir galatasaray'ın başına geçti ve bizi bu sene şampiyon yapamasa da "adam transfer bile yaptırmadı, eldekilerle bu kadar" deyip dağılacaktık.
kendisi ne zaman ciddi baskı altında maç yapsa puan kaybettik. bu puan kayıpları da genel olarak ne yapacağını bilemeyen bir anlayışın sahaya yansıması sebebiyle gerçekleşti. kadıköy deplasmanı, hemen ertesi hafta toparlamak için galibiyet gereken içerdeki başakşehir daha sonra trabzon deplasmanı gibi.
şimdi "ulan düdük 7de 7 diye başladı, 6da 6 şampiyonluğa yetti, bu maçlar baskı altında değil miydi" demelerinizi duyar gibiyim.
haklı görünebilirsiniz, ama işin aslı tam da anlatmak istediğim şey.
son kalan maçlarda galatasaray isim olarak, şampiyonluğa yürüyen bir takım olarak zaten rakiplerinden fersah fersah önde. winner bir takım olmanın getirdiği özgüven var. bir beşiktaş maçı var içerde, onu da zaten ev sahibi avantajı, seyirci baskısı gibi etkenlerle almamız gerekti. nitekim maçtaki oyun da ortada, kimse eze eze müthiş bir galibiyet aldık demez sanıyorum.
kendisi şampiyonluk yolunda epey azalmış olan inancı futbolculara aşılamak dışında teknik-taktik anlamda herhangi bir varlık gösterememiştir.
oyuna bırakın doğru müdahale etmeyi, çoğu zaman sadece müdahale etmeyi bile pek becerdiğini söyleyemeyiz. genellikle biz televizyondan izlerken, kendisi de kenardan izledi maçı.
şimdi işler değişti ama. sezon başı, transfer yapıyor, takımını kuruyor. mantığını ortaya koyuyor. aklından geçenleri bilemeyiz ama bugün itibari ile taraftarın pek çoğuna göre gittiği yol, yol değil. bana göre de öyle.
kendisi iyi bir taktisyen hocanın yardımcısı olarak galatasaray'a müthiş hizmet edebilirdi, şu haliyle pek bi beklentim yok. zira oyuncu ile iyi diyalog kuralım falan bi yere kadar.
cl maçlarına bu mantıkla çıkarsak rezil oluruz. şimdi ne olur biriniz çıkıp prandelli de rezil etti bizi demesin, onu savunmadık burada.
umarım burada yazdıklarımı bana yedirirsin hocam, çok isterim.
keşke senden özür dilesem gelecek sezon sonu. bunu yürekten isterim.