3586
2015-2016 sezonu itibari ile transfer konusunda şüphesiz gündemin bir numarasına oturdular. hem 4 senedir avrupa'da üzerlerine yapışan 'şikeci' etiketini, hem de galatasaray'ın şampiyonluğu ile kazandığı dördüncü yıldızı geride bırakmayı şimdilik başarabildiler. aziz yıldırım ve çetesi, ferit şahenk, ali koç, mahmut uslu gibi zengin iş adamları ellerini cebine atmaktan asla çekinmiyorlar.
yalnız bilhassa bizim dikkatimizi çeken şey bu kadar transfer arasında kulübün mali yükü olduğu herhalde. hatta bunu genel olarak fenerbahçe'nin rakipleri tarafından diye açayım. ancak tablonun görünen yüzü hiç de öyle değil. 2014 yazını es geçersek, 2012 ve 2013 yazında da bu adamların sırasıyla 27 milyon euro ve 31 milyon euro harcadığı görülebilir.
robin van persie'yi 6-7 milyon euro'ya bitirmek oldukça büyük bir transfer başarısıdır. ve bu isim adına harcanan bu meblağdaki para asla 'çok' değildir. keza nani için de öyle, hatta nispeten kjaer için de. arada bir tek souza transferi en maliyet/isim bakımından pahalı olarak görülüyor, ancak onda da oyuncunun yaşı ve geleceği gibi etmenler göz önüne alınırsa pek de şaşırtıcı bir şey olmadığını idrak edebiliriz. sonuçta brezilya milli takımının oyuncusu ve bu adam brezilya'nın en büyük kulüplernden sao paulo'dan transfer ediliyor.
fenerbahçe dediğimiz takım moussa sow'a 2012 ocak'ında 10 milyon euro, 2012 yazında milos krasic'e 7 milyon euro, raul meireles'e 10 milyon euro vermiş. keza 2013 yazında da portekizli stoper bruno alves 5.5 milyon euro, alper potuk 6.5 milyon euro, emmanuel emenike 13 milyon euro karşılığında transfer edilmiş.
evet ortada mali yönden de büyük bir harcama söz konusu, özellikle bu transfer dönemi ile beraber son (2014 yazını saymazsak) 3 transfer döneminde yapılan harcamalar neredeyse 100 milyon euro'yu buluyor. bu seneyi ilkmiş gibi görmemek, uzun dönemin tablosuna bakmak lazım. fenerbahçe 2013 yılından beri avrupa'da yok, 2008'den beri şampiyonlar ligi'nde yok. en büyük maddi gelir kaynağı olarka bu kulvarlar olarak düşünüldüğünde akla elbette şu soru geliyor ister istemez; bunlar bu paraları nereden buluyor?
bir ufak sözüm ise, yancı medyaya. galatasaray'ın yaptığı her maliyetli transferde oyuncuyu boklama, financial fair play kurallarını hatırlatma gereksinimi duyan medya, bunu neden dile getirmez? yoksa sorunun cevabı diğer yaptıkları her usulsüz şey gibi 'bunu da mı kılıfına uydurarak yapıyorlar'?
yalnız bilhassa bizim dikkatimizi çeken şey bu kadar transfer arasında kulübün mali yükü olduğu herhalde. hatta bunu genel olarak fenerbahçe'nin rakipleri tarafından diye açayım. ancak tablonun görünen yüzü hiç de öyle değil. 2014 yazını es geçersek, 2012 ve 2013 yazında da bu adamların sırasıyla 27 milyon euro ve 31 milyon euro harcadığı görülebilir.
robin van persie'yi 6-7 milyon euro'ya bitirmek oldukça büyük bir transfer başarısıdır. ve bu isim adına harcanan bu meblağdaki para asla 'çok' değildir. keza nani için de öyle, hatta nispeten kjaer için de. arada bir tek souza transferi en maliyet/isim bakımından pahalı olarak görülüyor, ancak onda da oyuncunun yaşı ve geleceği gibi etmenler göz önüne alınırsa pek de şaşırtıcı bir şey olmadığını idrak edebiliriz. sonuçta brezilya milli takımının oyuncusu ve bu adam brezilya'nın en büyük kulüplernden sao paulo'dan transfer ediliyor.
fenerbahçe dediğimiz takım moussa sow'a 2012 ocak'ında 10 milyon euro, 2012 yazında milos krasic'e 7 milyon euro, raul meireles'e 10 milyon euro vermiş. keza 2013 yazında da portekizli stoper bruno alves 5.5 milyon euro, alper potuk 6.5 milyon euro, emmanuel emenike 13 milyon euro karşılığında transfer edilmiş.
evet ortada mali yönden de büyük bir harcama söz konusu, özellikle bu transfer dönemi ile beraber son (2014 yazını saymazsak) 3 transfer döneminde yapılan harcamalar neredeyse 100 milyon euro'yu buluyor. bu seneyi ilkmiş gibi görmemek, uzun dönemin tablosuna bakmak lazım. fenerbahçe 2013 yılından beri avrupa'da yok, 2008'den beri şampiyonlar ligi'nde yok. en büyük maddi gelir kaynağı olarka bu kulvarlar olarak düşünüldüğünde akla elbette şu soru geliyor ister istemez; bunlar bu paraları nereden buluyor?
bir ufak sözüm ise, yancı medyaya. galatasaray'ın yaptığı her maliyetli transferde oyuncuyu boklama, financial fair play kurallarını hatırlatma gereksinimi duyan medya, bunu neden dile getirmez? yoksa sorunun cevabı diğer yaptıkları her usulsüz şey gibi 'bunu da mı kılıfına uydurarak yapıyorlar'?