antalyaspor

yıllardır her sezonun devre arasında 1000 civarı takıma ev sahipliği yaptığı iddia edilen şehrin takımı. "her otel x lira verse" diye başlayan, kronik türk rahatsızlığı "hesaplayan adam"lıktan muzdarip bünyelerin futbola salça olanlarının türlü geyiklerine meze olmuş; 2015 yazı itibarı ile bu "dahiane" fikri pratiğe dökmeye başlamıştır. yeniden süper lige çıkmaları ve yeni stadlarının inşaatında son düzlüğe girilmesinin üzerine patlattıkları eto'o transferi ile ilk etapta sportif başarıdan ziyade kendilerini dünyaya duyurma peşinde oldukları aşikardır. eğer ki antalya bizim her boku abartan türk medyasının iddia ettiği gibi bir futbol cenneti imajına sahipse, bu şehrin bir takımı olduğunu dünyaya duyurmanın yolu "ses getiren" transferlerden geçmektedir. ilerleyen yıllarda eli yüzü düzgün yabancı futbolcu transferi için bir kapı çaldıkları zaman karşılaşacakları "siz kimsiniz" sorusunun altını dolduracak önemli detaylardır bunlar.

tabi yine de olayın sportif yönünü de ıskalamamak gerek. yolun sonunda eto'o ile küme düşen takım olmak da var zira...