29
benim için 1 değil 2 değil 3 tane olan anlardır.
1.si: wesley sneijder'in fb'ye attığı 2. gol. topu aldığı andan itibaren "yürü" ceza yayına geldiği andan itibaren "vuur" diye bağırmıştım. kendisi de bizleri mahçup etmeyip ortalığı inletmiştir. golden sonra salon ve mutfak arasında 2 kere koşarak gidip gelmiştim.
2.si: burak yılmaz'ın yağmurlu bir istanbul akşamında ikitellideki maç boyunca kendisine küfür eden bilmem kaç bin tane jimlastik taraftarını, 90+4'te 70 metre dribbling'ten sonra attığı golle sessizliğe gömüp üzerine de onlara sus işareti yapmasıdır. topu aldığı anda onların yarı sahasının boş olduğunu anlayıp "yürüü" diye bağırmaya başladım. ceza sahasına girer girmez de "affetmee" diye bağırdım. sağ olsun burak da o gün bizleri mahcup etmeyip hislerimize tercüman olmuştur.
3.sü ise yine wesley sneijder'in beşiktaş'a attığı "arenada sneijder" golüdür. bütün sezon maçlardaki yorumları ve ses tonlarıyla bizleri geren ligtv spikerlerinden beklenmeyecek güzellikte bir gol sunumu dinlemiştik. bu golde ise önce hamit'e "vuur" dedim. seken top selçuk'a geldiğinde "vur" demeye kalmadı çünkü arkasına gelen topu zor kontrol etmişti ve pozisyonu zordu. o an orada beliren altın kafayı gördük ve ağzımızdan refleks olarak "vuur" sözcüğü çıktı. spiker bile gole tam yetişememişti ama sneijder yedek kulübesine doğru koşmaya başlamıştı bile.
bu 3 an benim için çok özeldir. selçuk ve hakan'ın aynı kalenin aynı köşesine attıkları kafa golleri de yine bu sezonu bizim için unutulmaz kılacak gollerdir.
umuyorum en az bunlar kadar güzel ve özel anları önümüzdeki sezonlarda da yaşarız..
unutmadan, burak'ın kasımpaşa deplasmanındaki "gitti" denilen maçta 2.yarı oyuna girip maçı 3-2'ye getirdiği gol de sezonun özel ve unutulmaz anlarından birisidir. şampiyonluğa inancımızı kamçılamıştı kral..
1.si: wesley sneijder'in fb'ye attığı 2. gol. topu aldığı andan itibaren "yürü" ceza yayına geldiği andan itibaren "vuur" diye bağırmıştım. kendisi de bizleri mahçup etmeyip ortalığı inletmiştir. golden sonra salon ve mutfak arasında 2 kere koşarak gidip gelmiştim.
2.si: burak yılmaz'ın yağmurlu bir istanbul akşamında ikitellideki maç boyunca kendisine küfür eden bilmem kaç bin tane jimlastik taraftarını, 90+4'te 70 metre dribbling'ten sonra attığı golle sessizliğe gömüp üzerine de onlara sus işareti yapmasıdır. topu aldığı anda onların yarı sahasının boş olduğunu anlayıp "yürüü" diye bağırmaya başladım. ceza sahasına girer girmez de "affetmee" diye bağırdım. sağ olsun burak da o gün bizleri mahcup etmeyip hislerimize tercüman olmuştur.
3.sü ise yine wesley sneijder'in beşiktaş'a attığı "arenada sneijder" golüdür. bütün sezon maçlardaki yorumları ve ses tonlarıyla bizleri geren ligtv spikerlerinden beklenmeyecek güzellikte bir gol sunumu dinlemiştik. bu golde ise önce hamit'e "vuur" dedim. seken top selçuk'a geldiğinde "vur" demeye kalmadı çünkü arkasına gelen topu zor kontrol etmişti ve pozisyonu zordu. o an orada beliren altın kafayı gördük ve ağzımızdan refleks olarak "vuur" sözcüğü çıktı. spiker bile gole tam yetişememişti ama sneijder yedek kulübesine doğru koşmaya başlamıştı bile.
bu 3 an benim için çok özeldir. selçuk ve hakan'ın aynı kalenin aynı köşesine attıkları kafa golleri de yine bu sezonu bizim için unutulmaz kılacak gollerdir.
umuyorum en az bunlar kadar güzel ve özel anları önümüzdeki sezonlarda da yaşarız..
unutmadan, burak'ın kasımpaşa deplasmanındaki "gitti" denilen maçta 2.yarı oyuna girip maçı 3-2'ye getirdiği gol de sezonun özel ve unutulmaz anlarından birisidir. şampiyonluğa inancımızı kamçılamıştı kral..
