37
maçın olduğu gece bir arkadaşımın nişanında olacağım ne yazık ki, izleme imkanı bulabilir miyim en ufak fikrim yok ama kalbim galatasarayla atacak o kesin. imkanı olan, istanbul'da bulunan herkesin artık passolig inadını bırakıp takımının yanında olması gerek. biz bir arada olduğumuzda kimsenin yıkamayacağını defalarca gördük. elbette muslera'nın yokluğu, burak'ın, sneijder'in formsuzluğu işimizi zorlaştırıyor ama mesele kazanmayı bilmekte. hani derler ya o maç bu maç. son 7 hafta fikstürüne ilk baktığım günden beri en çok korktuğum maç gençlerbirliği maçıydı. deplasmanda takım daha az baskı altında kalıyor gibi geliyor ancak içeride kendi kendimize sıkıntı yaratıyoruz baskıdan ötürü. beşiktaş maçı için geçerli değil bu tabii, hem derbi atmosferi olması hem de beşiktaşın büyük maçları oynama konusunda beceriksiz bir takım olması bizim artımız olacak. gençlerbirliği çok kritik viraj. şimdiden yüreğimle, kalbimle, aklımla oynamaya başladım maçı. hücum hattı çok tehlikeli bir takım gençlerbirliği kalecileri ramazan'ın da özellikle galatasaray maçlarında ekstra performanslar verdiği hepimizin malumu. ancak biz galatasarayız; geçilmeyecek defans, yıkılmayacak kale yok! haydi aslanlarım şu maçı da alalım gerisi çorap söküğü gibi gelecek.