7
2014-2015 türkiye süper liginin genç ilgi çeken türk oyuncularından 3. belkide bu senenin en çok takımların ağzını sulandıran, takımların ilgisini çeken oyuncuları.
irfan kahveci hakkında çok bir yorum yapamam çünkü gençlerbirliği maçlarını bu sene çok takip etmedim. ama ozan tufan ve enes ünal hakkında iki kelam edebilirim gibi geliyor çünkü bursaspor ve şenol hocaya olan ayrı bir sempatimden dolayı maçlarını takip ettim olabildiğince. bu 3 oyuncudan 2'sinin şenol güneş imzalı olması da ayrı bir ilginç tabi.
ozan tufan'la başlayalım. dikkat edebildiğim kadarıyla ince bir beli yok. fiziksel yapısı bu. isterse kasını sıfırlasın, yağ oranı diye bir şey olmasın yine de o bel kalın arkadaş. bu sebepten çeviklik konusunda sıkıntı yaşayacaktır. ama onun dışında çok ideal bir orta sağa. çift yönlü. ofans defanstan biraz daha önde. biraz daha sertleşebilse. ki hiç zannetmiyorum. çevik değil ve aynı husustan biraz hantal kalabilir. bu yüzden olabildiğince hızlı düşünmeli, hızlı yapmalı ve hızlı bir yerden bir yere varmalı. ne yazık ki serilik konusunda sıkıntı yaşayacak. işin güzel kısmı ne kadar zorlanırsa o kadar iyi. çünkü deneyim gerekiyor ve deneyim için eşik ve eşikler atlamalı. bunun yanı gayet ortalama üstü güzel pasları, zor anlarda yanında olan çalımı (çalımcı bir oyuncu olmasa da çalım silahı var) ve çok güzel şutları var yahu.
ozan şut çektimi heyecanlanıyorum. daha taşa zor gider, ki bizim ligde şut kalitesi olup da uzaktan vuran oyuncu az. bu yüzden ozan candır. bu arada galatasaray'lı demiş miydim. dedim artık. bana göre dünyanın her yerinde 4-5 milyon euro eder. sebebi basit; -öyle ya da böyle orta sahası bol bir- milli takıma seçilmesi ve rol alması, yılın en çok göze batan ismi olması, gelişme potansiyeli bu bonservis bedelinini hak ediyor bana göre. bursa "satmayı planlamıyoruz." diyor. zaten bizim takımda kalmasın şenol hoca büyütmeye devam etsin ozanı ancak keşke ozan'ın haklarının bir kısmını alabilsek. çok isterim. çok beğendiğim bir oyuncu.
enes ünal ise futboldan anlamadığımın kanıtı. bir şeyler var evet ama biraz abartılıyormuş gibi geliyor insana. ancak sonra hocanın üzerine düşmesini ve yaptıklarını görünce, insanların kendi içinde tutarlı yorumlarını işitince affallıyorsun. bu yüzden yorum yok...
(bkz: izlemedeyim)
irfan kahveci hakkında çok bir yorum yapamam çünkü gençlerbirliği maçlarını bu sene çok takip etmedim. ama ozan tufan ve enes ünal hakkında iki kelam edebilirim gibi geliyor çünkü bursaspor ve şenol hocaya olan ayrı bir sempatimden dolayı maçlarını takip ettim olabildiğince. bu 3 oyuncudan 2'sinin şenol güneş imzalı olması da ayrı bir ilginç tabi.
ozan tufan'la başlayalım. dikkat edebildiğim kadarıyla ince bir beli yok. fiziksel yapısı bu. isterse kasını sıfırlasın, yağ oranı diye bir şey olmasın yine de o bel kalın arkadaş. bu sebepten çeviklik konusunda sıkıntı yaşayacaktır. ama onun dışında çok ideal bir orta sağa. çift yönlü. ofans defanstan biraz daha önde. biraz daha sertleşebilse. ki hiç zannetmiyorum. çevik değil ve aynı husustan biraz hantal kalabilir. bu yüzden olabildiğince hızlı düşünmeli, hızlı yapmalı ve hızlı bir yerden bir yere varmalı. ne yazık ki serilik konusunda sıkıntı yaşayacak. işin güzel kısmı ne kadar zorlanırsa o kadar iyi. çünkü deneyim gerekiyor ve deneyim için eşik ve eşikler atlamalı. bunun yanı gayet ortalama üstü güzel pasları, zor anlarda yanında olan çalımı (çalımcı bir oyuncu olmasa da çalım silahı var) ve çok güzel şutları var yahu.
ozan şut çektimi heyecanlanıyorum. daha taşa zor gider, ki bizim ligde şut kalitesi olup da uzaktan vuran oyuncu az. bu yüzden ozan candır. bu arada galatasaray'lı demiş miydim. dedim artık. bana göre dünyanın her yerinde 4-5 milyon euro eder. sebebi basit; -öyle ya da böyle orta sahası bol bir- milli takıma seçilmesi ve rol alması, yılın en çok göze batan ismi olması, gelişme potansiyeli bu bonservis bedelinini hak ediyor bana göre. bursa "satmayı planlamıyoruz." diyor. zaten bizim takımda kalmasın şenol hoca büyütmeye devam etsin ozanı ancak keşke ozan'ın haklarının bir kısmını alabilsek. çok isterim. çok beğendiğim bir oyuncu.
enes ünal ise futboldan anlamadığımın kanıtı. bir şeyler var evet ama biraz abartılıyormuş gibi geliyor insana. ancak sonra hocanın üzerine düşmesini ve yaptıklarını görünce, insanların kendi içinde tutarlı yorumlarını işitince affallıyorsun. bu yüzden yorum yok...
(bkz: izlemedeyim)