74
beşiktaşlıları ağlatmış maç. en azından 2 gün sonra 10 yaşayacak benim yeğeni ağlatmış. acıdım lan küçücük çocuğa.
enişte aradı, telefonu açtım bizim yeğen. maçı izlemek için enişte bizim yeğeni de götürmüş bir türk yerine. maçtan sonra da eve dönüyorlar. bizim yeğen ''what can i doo dayı, beni bully yapma'' diye ağlıyor. dedim niye? beşiktaş kaybetti. lan diyorum bunun için ağlanmaz, olsun liverpool'u yendiniz, şu bu falan ama ağlıyor hala. çocuk yenilgiyi hazmedemiyor. ahahahaha. aynı anda gülmekten gebericem. 'hırkçı' hakem yüzündenmiş, hep rakibi tutmuş. kırmızı kartı vermemiş. türkiye'yi kıskanmış. hakem rusmuş, türkiye de ukrayna'ya yardım ettiği için hakem bizi sevmiyormuş. keşke ukraynalı bir hakem olsaymış. dedim yok yok türk olsaydı hakem(ironi yapıyorum), eveet keşke türk olsaydı diyor ciddi ciddi ahahaha. hem rakip oyuncuların hepsi uzunmuş, kendilerininki kısaymış, bu haksızlıkmış falan. bir ton bahane yığdı önüme. üçüncü golü yiyince bunlar çıkmış, telefondan kırmızı kartı görmüş olacak ki olcay'ın neden gördüğünü sordu. dedim adama yumruk attı. dedi dövdü mü? yok dedim sadece yumruk salladı. keşke dövseydi diyor ahksjhfaksjhfakjsf. tipik beşiktaşlı. ben de kızdırmak için olcay, fener maçında oynayamayacak şimdi dedim başladı yine ağlamaya.
ingiliz takımı da chelsea. daha geçen gün sabah kalkıp teletext'ten chelsea'nin elendiğini görünce babasına ''baba biz ingiliz takımı tutmasak olmaz mı?'' diye soran bir çocuk. playstation'da fifa oynarken hakemleri 'hırkçılık'la suçlayan, yorumcunun takımı hakkındaki olumsuz eleştirilerine karşılık verip tartışan bir çocuk.
yakında bu derde dayanamayıp galatasaray'a geçer diye umuyorum ama bizde de bir ışık olmadığından çocuğu ikna edemiyorum.* böyle dediğime bakmayın, aşırı zeki ve düşünceli bir çocuk aynı zamanda. haftada 2-3 tane 300-400 sayfalık roman kitaplarını bitiriyor. yazıyor, çiziyor. hayal dünyası geniş.
düşünüyorum da biz çok şanslı bir nesiliz. tamam dipleri de gördük ama ben onun yaşındayken uefa kupasını aldık, süper kupa'yı aldık, şampiyonlar liginde çeyrek final maçları gördük. barcelona, liverpool ve roma grubundan lider olarak çeyrek finale çıkmayı kıl payı kaçırdık. hey gidi günler hey.
enişte aradı, telefonu açtım bizim yeğen. maçı izlemek için enişte bizim yeğeni de götürmüş bir türk yerine. maçtan sonra da eve dönüyorlar. bizim yeğen ''what can i doo dayı, beni bully yapma'' diye ağlıyor. dedim niye? beşiktaş kaybetti. lan diyorum bunun için ağlanmaz, olsun liverpool'u yendiniz, şu bu falan ama ağlıyor hala. çocuk yenilgiyi hazmedemiyor. ahahahaha. aynı anda gülmekten gebericem. 'hırkçı' hakem yüzündenmiş, hep rakibi tutmuş. kırmızı kartı vermemiş. türkiye'yi kıskanmış. hakem rusmuş, türkiye de ukrayna'ya yardım ettiği için hakem bizi sevmiyormuş. keşke ukraynalı bir hakem olsaymış. dedim yok yok türk olsaydı hakem(ironi yapıyorum), eveet keşke türk olsaydı diyor ciddi ciddi ahahaha. hem rakip oyuncuların hepsi uzunmuş, kendilerininki kısaymış, bu haksızlıkmış falan. bir ton bahane yığdı önüme. üçüncü golü yiyince bunlar çıkmış, telefondan kırmızı kartı görmüş olacak ki olcay'ın neden gördüğünü sordu. dedim adama yumruk attı. dedi dövdü mü? yok dedim sadece yumruk salladı. keşke dövseydi diyor ahksjhfaksjhfakjsf. tipik beşiktaşlı. ben de kızdırmak için olcay, fener maçında oynayamayacak şimdi dedim başladı yine ağlamaya.
ingiliz takımı da chelsea. daha geçen gün sabah kalkıp teletext'ten chelsea'nin elendiğini görünce babasına ''baba biz ingiliz takımı tutmasak olmaz mı?'' diye soran bir çocuk. playstation'da fifa oynarken hakemleri 'hırkçılık'la suçlayan, yorumcunun takımı hakkındaki olumsuz eleştirilerine karşılık verip tartışan bir çocuk.
yakında bu derde dayanamayıp galatasaray'a geçer diye umuyorum ama bizde de bir ışık olmadığından çocuğu ikna edemiyorum.* böyle dediğime bakmayın, aşırı zeki ve düşünceli bir çocuk aynı zamanda. haftada 2-3 tane 300-400 sayfalık roman kitaplarını bitiriyor. yazıyor, çiziyor. hayal dünyası geniş.
düşünüyorum da biz çok şanslı bir nesiliz. tamam dipleri de gördük ama ben onun yaşındayken uefa kupasını aldık, süper kupa'yı aldık, şampiyonlar liginde çeyrek final maçları gördük. barcelona, liverpool ve roma grubundan lider olarak çeyrek finale çıkmayı kıl payı kaçırdık. hey gidi günler hey.
