350
sozlukteki yazarlarin %90'inin ribery'nin galatasaray maclarini dogru duzgun hatirlamadigini dusunuyorum. arttiriyorum, sozlukteki yazarlarin %50'si ribery'yi dogru duzgun izlememistir bile. sozlugun yas ortalamasini dusunursek 10 sene once yas da kucuk oldugu icin tarihi oldugu gibi degil, nostaljinin pembeliginde hatirliyordur.
ribery'nin tum maclarini bulup tekrar seyredin. maclarin cogunda 60'larda oyundan cikip yerini sabri'ye birakiyordu. galatasaray'li yoneticilerin piskin sacmaligi da ribery'nin bu istikrarsiz ve turkiye'ye alisamamis oyunundan oldugunu dusunmustum o donemler.
ribery'nin gercekten iyi oynadigi tek mac fenerbahce kupa finali. attigi gol, yaptigi asist sayisi bruma'dan kotuydu. bazi maclar o kadar silik kaliyordu ki sabri girsin de ortaligi karistirsin diye bekliyorduk. bunda suc ribery'nin degil, kanat kullanmayi bilmeyen turk futbolunun. adami surekli sirti donuk top aldirmaya calistik, adam hizini kullanamadi bile.
bu arada bruma'nin geldigi zamanki dribling ve kosu hizi ribery'den kat iyiydi. bruma'ya birebirde yetisen oyuncu yoktu geldiginde, ribery'nin cok kez hizini aldigi halde rakibini gecemedigini bilirim. ama gelin gorun ki ribery hizini katladi, hem toplu hem topsuz kosuda inanilmaz yuksek hizlara ulasan acayip bir seye donustu. bizim bruma ise geldiginden bile daha yavas. bunun sebebi de antrenorlerinin dogru kas grubunu calistirmamasi.
dogru kas grubunun calistirilmasinin onemini soyle daha iyi anlarsiniz, sampiyon kosucular yetenekle dogar kendini gosterir, ama sampiyonlugu coach'lar yaratir. butun kosuculara bakabilirsiniz. cunku nefesini, adimini, kosu seklini ve calistiracagi kaslari o antrenor belirler. ribery dogru antrenorlerle calistigi icin hizi artti, bruma yanlis calistirildigi icin giderek yavasliyor.
hala yanlis sorulari soruyor sozluk yazarlari. bruma olur mu olmaz mi degil sorulmasi gereken. asil soru su: turkiye'de neden hizli oyuncu yetismiyor, sadece asiri teknik oyuncular parlayabiliyor?
ribery'nin tum maclarini bulup tekrar seyredin. maclarin cogunda 60'larda oyundan cikip yerini sabri'ye birakiyordu. galatasaray'li yoneticilerin piskin sacmaligi da ribery'nin bu istikrarsiz ve turkiye'ye alisamamis oyunundan oldugunu dusunmustum o donemler.
ribery'nin gercekten iyi oynadigi tek mac fenerbahce kupa finali. attigi gol, yaptigi asist sayisi bruma'dan kotuydu. bazi maclar o kadar silik kaliyordu ki sabri girsin de ortaligi karistirsin diye bekliyorduk. bunda suc ribery'nin degil, kanat kullanmayi bilmeyen turk futbolunun. adami surekli sirti donuk top aldirmaya calistik, adam hizini kullanamadi bile.
bu arada bruma'nin geldigi zamanki dribling ve kosu hizi ribery'den kat iyiydi. bruma'ya birebirde yetisen oyuncu yoktu geldiginde, ribery'nin cok kez hizini aldigi halde rakibini gecemedigini bilirim. ama gelin gorun ki ribery hizini katladi, hem toplu hem topsuz kosuda inanilmaz yuksek hizlara ulasan acayip bir seye donustu. bizim bruma ise geldiginden bile daha yavas. bunun sebebi de antrenorlerinin dogru kas grubunu calistirmamasi.
dogru kas grubunun calistirilmasinin onemini soyle daha iyi anlarsiniz, sampiyon kosucular yetenekle dogar kendini gosterir, ama sampiyonlugu coach'lar yaratir. butun kosuculara bakabilirsiniz. cunku nefesini, adimini, kosu seklini ve calistiracagi kaslari o antrenor belirler. ribery dogru antrenorlerle calistigi icin hizi artti, bruma yanlis calistirildigi icin giderek yavasliyor.
hala yanlis sorulari soruyor sozluk yazarlari. bruma olur mu olmaz mi degil sorulmasi gereken. asil soru su: turkiye'de neden hizli oyuncu yetismiyor, sadece asiri teknik oyuncular parlayabiliyor?
