duygun yarsuvat

yaptığı açıklamayla "fb şike yapmadı, bu bir komploydu" dememiştir, o açıklamadan bu sonucu çıkaran varsa birkaç kez daha okusun başkanın açıklamalarını. şike suçunun, cemaat tarafından yapılan dinlemelere takıldığını ama bunun adalete teslim edilmek yerine önce şantaj malzemesi olarak kullanıldığını, istenilen alınamayınca da hukuki şike sürecinin başladığını söylemiştir. ben burada fenerbahçe veya aziz yıldırım lehine bir şey göremedim. hukuku ilgilendiren taraf bu olayın suç boyutudur ve suç da deliller kapsamında ispat edilip, herkes tarafından kabul görmüştür. duygun başkan'ın iddiası suçun tanımında bir değişiklik yaratacak ciddiyette olmaktan çok; eş dost arasında "olayın arka planında aslında şu vardı, bu vardı" türünde bir konuşma olmuştur, galatasaray başkanına hiç yakışmamıştır. her hâliyle lüzumsuz bulduğum bir açıklama olsa da; özellikle cemaat-devlet taraflarından birinden yana kulüp nezdinde tavrını gösterdiği için çok rahatsız oldum. çünkü bu açıklamalar cemaat tarafının ne kadar tehlikeli bir istihbarat/suç örgütü olduğunu açık ederken, aynı zamanda hükümet yandaşı bir çizgide durulduğunu da açık açık ilan etmektir. bunun da hangi amaçlarla yapılmış olabileceğini anlatmaya gerek yok sanırım.

dipnot olarak; tarih çok manidar.

(bkz: 17 aralık 2013 ihale ve rüşvet operasyonu)