21208
her fırsatta cesare prandelli’yi eleştiren biri olarak, dün akşam dortmund karşısında üçüncü kez yenilen 4 gole rağmen bu defa italyan teknik adama suç bulmayacağım.
çünkü prandelli bana göre çok doğru bir kadro sahaya sürdü. açıkçası bana maçtan önce sorsalardı, ben de bu kadroyu oynatırdım.
özellikle ilk yarıda alanları kapatarak rakibin hızını kesmek ve ani kontrataklarla golü bulma düşüncesi çok doğruydu. bu plan 39 dakika işledi aslında. reus’un golüne kadar, köşe vuruşundan sokratis’in direkten dönen topu haricinde dortmund pozisyon bulamadı.
ancak klasik bireysel hatalar yine baş gösterdi. bir anlık dikkatsizlik ve çapraz koşu yapan oyuncuyu takip etmemenin faturası ağır oldu.
bu golde savunmadaki iletişim kopukluğu da dikkat çekti. tarık, chedjou, semih ve hamit birbirlerine bakacağına konuşsalardı belki reus çok rahat engellenirdi.
ilginç olan galatasaray, bu golün benzerini kasımpaşa’ya atmıştı. orada ofsaytta olan burak, dün de reus’tu.
ikinci yarının başlarında gelen sokratis’in golü galatasaray’ın gardını da düşürdü.
evet belki prandelli’yi sürekli eleştiriyorum ama italyan teknik adam futbolcuların krampon seçimlerine de mi karışacak?
sahanın zemini belli, yağmur yağmış. krampon seçimleri böyle mi olmalı. kaleci muslera bile sürekli yerde kayıyor. skorun 2-1’e gelmesi sonrası belki yerde kaymayıp o pozisyonu kurtarsa, almanya’dan beraberlikle bile dönülebilirdi.
galatasaray dün gece üçüncü defa dört gol yedi ama en azından prandelli bundan sonra lig maçlarında bu kadroyu oynatırsa bir şansı olabilir. zaten hızlı oynayan bir takım değil galatasaray, bruma dışında öyle çok hızlı oyuncusu da yok. galatasaray yediği dört gole rağmen bu kadro ve oyun anlayışıyla süper lig’de zor gol yer.
şampiyonlar ligi’ne aslında geçen hafta havlu atan galatasaray için tek hedef kaldı uefa avrupa ligi. artık anderlecht ile oynanacak maç bir final niteliğinde. ben galatasaray’ın yine de yüzde 50 şansının olduğunu düşünüyorum.
ümit karan
çünkü prandelli bana göre çok doğru bir kadro sahaya sürdü. açıkçası bana maçtan önce sorsalardı, ben de bu kadroyu oynatırdım.
özellikle ilk yarıda alanları kapatarak rakibin hızını kesmek ve ani kontrataklarla golü bulma düşüncesi çok doğruydu. bu plan 39 dakika işledi aslında. reus’un golüne kadar, köşe vuruşundan sokratis’in direkten dönen topu haricinde dortmund pozisyon bulamadı.
ancak klasik bireysel hatalar yine baş gösterdi. bir anlık dikkatsizlik ve çapraz koşu yapan oyuncuyu takip etmemenin faturası ağır oldu.
bu golde savunmadaki iletişim kopukluğu da dikkat çekti. tarık, chedjou, semih ve hamit birbirlerine bakacağına konuşsalardı belki reus çok rahat engellenirdi.
ilginç olan galatasaray, bu golün benzerini kasımpaşa’ya atmıştı. orada ofsaytta olan burak, dün de reus’tu.
ikinci yarının başlarında gelen sokratis’in golü galatasaray’ın gardını da düşürdü.
evet belki prandelli’yi sürekli eleştiriyorum ama italyan teknik adam futbolcuların krampon seçimlerine de mi karışacak?
sahanın zemini belli, yağmur yağmış. krampon seçimleri böyle mi olmalı. kaleci muslera bile sürekli yerde kayıyor. skorun 2-1’e gelmesi sonrası belki yerde kaymayıp o pozisyonu kurtarsa, almanya’dan beraberlikle bile dönülebilirdi.
galatasaray dün gece üçüncü defa dört gol yedi ama en azından prandelli bundan sonra lig maçlarında bu kadroyu oynatırsa bir şansı olabilir. zaten hızlı oynayan bir takım değil galatasaray, bruma dışında öyle çok hızlı oyuncusu da yok. galatasaray yediği dört gole rağmen bu kadro ve oyun anlayışıyla süper lig’de zor gol yer.
şampiyonlar ligi’ne aslında geçen hafta havlu atan galatasaray için tek hedef kaldı uefa avrupa ligi. artık anderlecht ile oynanacak maç bir final niteliğinde. ben galatasaray’ın yine de yüzde 50 şansının olduğunu düşünüyorum.
ümit karan