21042
“ben profesyonelim. galatasaray’ı çok sevdim. evet profesyonelim ama sadece para için futbol oynayıp ailemden uzak kalamam. ailemden uzak kalıp futbol oynamam için pozitif şartlar içerisinde olmalıyım, kendimi mutlu hissetmeliyim.
takımdaki arkadaşlarla sıkıntımız yoktu. benim suratıma gelip kimse bir şey söylemedi. hep dedikodum yapıldı. sahada yalnız bıraktılar beni. chelsea’de de herkesin başka başka arkadaşları vardı. ama bir oyunumuz vardı. ve ona beraber sahip çıkardık. g.saray’da ise kendini profesyonel adlandıran, çocuk ruhlu futbolcular vardı. onların oyunu farklıydı. futbol ciddi bir oyundur ve zeka gerektirir. benim çocukça oyunlara ayıracak vaktim ne yazık ki yoktu.
mancini ile sıkıntılarımız oldu. beni anlamadı. ya da anlamak istemedi. bana takımda pas atmıyorlardı. kendisine söyledim. ‘biliyorum, görüyorum. ama bir şey yapamam’ dedi. bir italyan olarak futbolda kırmızı çizgileri vardı. esnek değildi...
fatih terim ile iletişim problemi vardı. gönderilmesini bana bağladı. beni taraftarın önüne atmaya çalıştı. başkanla görüştüğüm için gittiğini düşündü. ben didier drogba’yım. iletişim insanıyım. isteyen herkesle görüşürüm. iyi veya kötü oynadığımı masörden, tercümandan duymak zorunda değilim…
başkan sürekli bir şeyler söylüyor sonra ortadan kayboluyordu. problemleri gördüğünü sandım. hatta bence görüyordu ama çözmek için hiç hamle yapmadı. galatasaray’ı bir oyuncak gibi görüyordu. ben de kendimi oyuncak bebek gibi hissetmeye başladım. bence tüm tercihleri yanlıştı. takım üzerinde pozitif bir etkisi olduğunu düşünmüyorum yaptıklarının…
galatasaray çok çok büyük bir potansiyel ama içindekiler bunun farkında değil. ya da bu büyük potansiyelden herkes kendine düşeni kopartmaya çalışıyor. umarım bir gün galatasaray ile yollarımız bir kez daha kesişir. o potansiyeli o gücü bilen insanlarla birlikte galatasaray’ı hak ettiği yere getirmek isterim. galatasaray taraftarına çok teşekkür ederim. galatasaray’ın büyüklüğünü en iyi onlar temsil ediyorlar. bizi gerek sahamızda gerekse deplasmanda hiç yalnız bırakmadılar..."
didier drogba
1.5 yılda yaşadıklarından, gözlemlerinden kısa bir özet. teşekkürler reyiz.
edit: yalan habermiş, kendisi açıkladı.
takımdaki arkadaşlarla sıkıntımız yoktu. benim suratıma gelip kimse bir şey söylemedi. hep dedikodum yapıldı. sahada yalnız bıraktılar beni. chelsea’de de herkesin başka başka arkadaşları vardı. ama bir oyunumuz vardı. ve ona beraber sahip çıkardık. g.saray’da ise kendini profesyonel adlandıran, çocuk ruhlu futbolcular vardı. onların oyunu farklıydı. futbol ciddi bir oyundur ve zeka gerektirir. benim çocukça oyunlara ayıracak vaktim ne yazık ki yoktu.
mancini ile sıkıntılarımız oldu. beni anlamadı. ya da anlamak istemedi. bana takımda pas atmıyorlardı. kendisine söyledim. ‘biliyorum, görüyorum. ama bir şey yapamam’ dedi. bir italyan olarak futbolda kırmızı çizgileri vardı. esnek değildi...
fatih terim ile iletişim problemi vardı. gönderilmesini bana bağladı. beni taraftarın önüne atmaya çalıştı. başkanla görüştüğüm için gittiğini düşündü. ben didier drogba’yım. iletişim insanıyım. isteyen herkesle görüşürüm. iyi veya kötü oynadığımı masörden, tercümandan duymak zorunda değilim…
başkan sürekli bir şeyler söylüyor sonra ortadan kayboluyordu. problemleri gördüğünü sandım. hatta bence görüyordu ama çözmek için hiç hamle yapmadı. galatasaray’ı bir oyuncak gibi görüyordu. ben de kendimi oyuncak bebek gibi hissetmeye başladım. bence tüm tercihleri yanlıştı. takım üzerinde pozitif bir etkisi olduğunu düşünmüyorum yaptıklarının…
galatasaray çok çok büyük bir potansiyel ama içindekiler bunun farkında değil. ya da bu büyük potansiyelden herkes kendine düşeni kopartmaya çalışıyor. umarım bir gün galatasaray ile yollarımız bir kez daha kesişir. o potansiyeli o gücü bilen insanlarla birlikte galatasaray’ı hak ettiği yere getirmek isterim. galatasaray taraftarına çok teşekkür ederim. galatasaray’ın büyüklüğünü en iyi onlar temsil ediyorlar. bizi gerek sahamızda gerekse deplasmanda hiç yalnız bırakmadılar..."
didier drogba
1.5 yılda yaşadıklarından, gözlemlerinden kısa bir özet. teşekkürler reyiz.
edit: yalan habermiş, kendisi açıkladı.