6558
inatla attığı gollerden bahsedilerek ironik entryler giriliyor hakkında.
eyvallah çok gol atmıştır ama şuanda formsuzdur. sadece şuan değil yaklaşık 1,5 yıldır bu durumdadır, formsuz oyuncu da kendine çeki düzen vermelidir. "yeteneksiz adam 92 gol attı daha fazla atmalı" demiyoruz biz burak'ı eleştirenler olarak. gol attığı maçlarda bile galatasaray'a zarar veriyor diyoruz.
burak'ın oyununun galatasaray'a ne denli zarar verdiğinin en net örneğini geçen yıl 6-1 yenildiğimiz real madrid maçında gördük, yaşadık. drogba ile 45 dakika oynayan burak'lı galatasaray 45 dakikayı 1-0 geride kapamıştı ve gayet de güzel bir oyun ortaya koyuyordu. nasıl ki 45. dakikada drogba sakatlandı çıktı; burak, bir forvetin "gol atmak" dışında yapması gereken saha içi hiçbir hareketini düşünmemeye başladı. topu ileri attığımızda, saniyesinde madrid hücumu olarak bize geliyordu. bunu kime desem gülüyor da bizim madrid'den o maçta 6 yememizin müsebbibi burak yılmaz'dır. onun "gol atayım" düşüncesi dışında aklında ve yeteneğinde olmayan forvet meziyetleri, ikinci yarıda 5 tane daha gol yememize sebep olmuştur.
ligdeki maçlarda burak'ın bu meziyetlere sahip olmaması biraz telafi edilebiliyor. rakipler anadolu takımları sonuçta. ama avrupa'da, kendinin bu eksik yönlerini geliştirmeyen burak'la bizden bi yol olmaz. bu dediğime karşılık hemen "tabii avrupa ayarında olmadığından bi sezonda cl'de 8 gol attı adam" diye sözde ironi yapılan entryler girilecek. ama cidden inanamıyorum ben, bu adamın oyunun galatasaray'a zarar verdiği bu kadar açıkken nasıl savunuluyor.
mücadele ediyor, koşuyor, çabalıyor. ama sadece bu kadar. bu çabası o 90 dakikada sınırlı kalıyor. "ben forvetim, gol dışında takım arkadaşlarıma alan açayım, topun biraz ilerde kalmasını sağlayıp defansı rahatlatayım. bunları yapamıyorsam bu yönlerimi geliştireyim" demiyor. 90 dakika oynuyor, bi anadolu takımına gol atıyor. "ooo burak" moduna giriyoruz.
burak'ı bu yeteneklere sahip olmamasına rağmen tek forvet oynatan da suçludur tabii ki ama yıllardır bu eksik yönlerini zerre kadar geliştirememesi de burak'ın ayıbıdır.
eyvallah çok gol atmıştır ama şuanda formsuzdur. sadece şuan değil yaklaşık 1,5 yıldır bu durumdadır, formsuz oyuncu da kendine çeki düzen vermelidir. "yeteneksiz adam 92 gol attı daha fazla atmalı" demiyoruz biz burak'ı eleştirenler olarak. gol attığı maçlarda bile galatasaray'a zarar veriyor diyoruz.
burak'ın oyununun galatasaray'a ne denli zarar verdiğinin en net örneğini geçen yıl 6-1 yenildiğimiz real madrid maçında gördük, yaşadık. drogba ile 45 dakika oynayan burak'lı galatasaray 45 dakikayı 1-0 geride kapamıştı ve gayet de güzel bir oyun ortaya koyuyordu. nasıl ki 45. dakikada drogba sakatlandı çıktı; burak, bir forvetin "gol atmak" dışında yapması gereken saha içi hiçbir hareketini düşünmemeye başladı. topu ileri attığımızda, saniyesinde madrid hücumu olarak bize geliyordu. bunu kime desem gülüyor da bizim madrid'den o maçta 6 yememizin müsebbibi burak yılmaz'dır. onun "gol atayım" düşüncesi dışında aklında ve yeteneğinde olmayan forvet meziyetleri, ikinci yarıda 5 tane daha gol yememize sebep olmuştur.
ligdeki maçlarda burak'ın bu meziyetlere sahip olmaması biraz telafi edilebiliyor. rakipler anadolu takımları sonuçta. ama avrupa'da, kendinin bu eksik yönlerini geliştirmeyen burak'la bizden bi yol olmaz. bu dediğime karşılık hemen "tabii avrupa ayarında olmadığından bi sezonda cl'de 8 gol attı adam" diye sözde ironi yapılan entryler girilecek. ama cidden inanamıyorum ben, bu adamın oyunun galatasaray'a zarar verdiği bu kadar açıkken nasıl savunuluyor.
mücadele ediyor, koşuyor, çabalıyor. ama sadece bu kadar. bu çabası o 90 dakikada sınırlı kalıyor. "ben forvetim, gol dışında takım arkadaşlarıma alan açayım, topun biraz ilerde kalmasını sağlayıp defansı rahatlatayım. bunları yapamıyorsam bu yönlerimi geliştireyim" demiyor. 90 dakika oynuyor, bi anadolu takımına gol atıyor. "ooo burak" moduna giriyoruz.
burak'ı bu yeteneklere sahip olmamasına rağmen tek forvet oynatan da suçludur tabii ki ama yıllardır bu eksik yönlerini zerre kadar geliştirememesi de burak'ın ayıbıdır.
