• 25
    bir ada ülkesi ile bir ırkçılık-yolsuzluk ülkesinin maçı.

    "oyuncularına muz sallanırken yönetimin ne yaptı" diye sorulduğu için paylaştım o bağlantıları.

    "futbol sahalarımızda son zamanlara kadar eşine rastlamadığımız, tanık olmadığımız bu tür hastalıkların uzun bir süredir içimize sızmaya çalıştığı ne yazık ki açıktı. hatta bazı milli sporcularımız bu konuda çok ciddi ithamlar altındaydılar. ancak gerek ilgili kulüplerin, gerekse tff’nin konuya gerekli ciddiyetle yaklaşmadıklarına, tehlikenin boyutlarını göremediklerine de birlikte tanık olduk.

    biz galatasaraylılar olarak tekil ve ferdi olaylar olarak gördüğümüz, görmek istediğimiz bu olayları her gün yeniden deşerek ve bir rekabet mücadelesi gibi ele almamız, ülkemizin yurt dışındaki imajından bağımsız olarak görmemiz, taşıdığı riskleri hafife almamız mümkün değildir"

    üzerine de zaten yetersiz bulduğumu söylemişim.
    yönetimci de değilim.
    sadece "yönetimin ne yaptı" diye sorulduğu için paylaşıldı bunlar.
    ırkçılığın kültürümüzde yeri yok, dışardan ithal görüşüne, özelde katılmadığımı, ırkçılığın bu topraklarda yüzyıllardır var olduğunu düşündüğümü de belirtmeliyim. ama bu ayrı bir şey, yapılanı yeterli bulmamak ayrı, yönetim hiçbir şey yapmadı demek apayrı şeylerdir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın