1855
2013-2014 sezonunda felipe melo ile yaşamış olduğu kavgadan sonra-biraz da sakatlığının etkisiyle-sezonun geri kalan kısmında bir daha hiç forma yüzü görmemiş, tamamen iyileşse bile ilk 18'e bile alınmamış olan futbolcumuzdur. yani roberto mancini tarafından kendisi sessizce kadro dışı bırakılmıştır.
fiziksel eforun kıran kırana yaşandığı antrenmanlarda arada sırada tartışmaların olması normaldir fakat sarf etmiş olduğu sözler felipe melo'ya tepki göstermekten ziyade takımın birlik ve beraberliğine zarar verecek nitelikte idi.
kendisinin artısına eksisine geçmeden önce sorulması gereken soru şudur: acaba gökhan zan gerçekten, ama gerçekten bu takımda oynamak istiyor mu? gelen haberler cesare prandelli'nin bizzat kadroya geri alınma kararını verdiği şeklinde. bu durumda konuyu salt stoper kıtlığı olarak yorumlamaktan ziyade elbette bazı sözler alınmış ve verilmiş, gerekli uyarılar da yapılmıştır diye düşünüyorum. mesela fenerbahçe'de de geçtiğimiz sezonu kadro dışı geçirmekte olan serdar kesimal'a af çıkmış ve a takıma geri dönmüştü.
karakter boyutundan bakacak olursak gökhan zan bildiğim kadarıyla kendine yeniçeri bir futbolcu. kimsenin "adamı" değil yani. takımı bölecek pozisyonda olduğunu ve gruplaşmaya sebebiyet vereceğini düşünmüyorum ama yabancılara karşı farklı bir bakış açısı olduğu ve bunun da arada sırada tatsız durumlara sebebiyet verebileceği ortada. bunun dışında da muntazam düzeyde iş disiplini sahibi, evden antrenmana, antrenmandan eve takılan, oldukça hırslı ve her şeyden önce galatasaraylı biri olduğunun da altını çizmek gerek. bu hususta affedilmesi sonrası kendisi de bunu kabul etmişse eğer, o da verilen bu şansı değerlendirmek, yani tekrardan takımda oynamak istemiştir. gurur yapıp ayrılmak da isteyebilirdi ve sağdan soldan illa ki kendisine bir talipli çıkardı ama galatasaray forması giymek büyük bir gurur ve şereftir. insan bazen hata yapıp o formaya yakışmayacak davranışlar sergileyebilir ama eğer ki ipler gerilirse ondan kolay kolay da vazgeçemez. sabri sarıoğlu şu an bunu daha şiddetli yaşıyor. dany ve eboue gibi isimler ise kof, sadece para için çamura yatıyorlar ve diretiyorlar. gökhan zan'ın samimi olduğuna inanıyor ve aklı başına gelmiştir diye ümit ediyorum. 2015'te sözleşmesi bitiyor, eyvallahımız olmaz o dakikadan sonra ama şu an için bir sezon daha tahammül edilebilir. taraftarı o kadar da bölen ve istenmeyen biri olduğunu düşünmüyorum.
işin teknik-taktik kısmına gelirsek maksimum derecede yönlendirilmeye ihtiyaç duyan bir oyuncu olarak hazırlık kampının büyük bir kısmını kaçırmış olması ciddi bir dezavantaj fakat göhan zan bunu tecrübesiyle kapatabilecek kapasitede. sakatlığa meyilli olması sebebiyle o meşhur omzundan olmasa da diğer yerlerinde çokça sıkıntı yaşayıp takımdan uzak kalabiliyor ama zaten yedek olarak düşünüldüğü için bu durum bizi çok da sıkıntıya sokmaz diye düşünüyorum. servet çetin'le birlikte tandemi oluşturduğu zamanlarda sol stoper olarak da oynardı, bu açıdan semih kaya'nın solda ya da hakan balta'nın sağda yaşadığı sıkıntıları yaşamayacaktır.
oyun olarak semih kaya kadar hırslı, kafa toplarında chedjou kadar, hatta boy avantajından ötürü belki de biraz daha iyi, mücadele gücü olarak tüm stoperlerimizden daha dişli ve sürat bakımından en az hakan balta kadar da yavaş. hepsinden biraz biraz bir şeyler taşıyan, kağıt üzerinde ekstradan bir artısı ya da eksisi olmayan bir futbolcu ama şu da bir gerçek ki kendisi tipinde bir defansımız şu an hala yok. ayrıca takımın defans hattında şu an ciddi bir yaş sorunu var ve ortalıkta dönen isimler de bu sorunu çözecek gibi durmuyor; herkes çok genç. tüm yük hakan balta'nın üstünde fakat kendisi aktif olarak kaptanlık yapabilecek tarzda biri değil. bu açıdan gökhan zan'ın tecrübesi mutlaka olumlu katkı sağlayacaktır. bunun dışında kendisi hiç olmasa da olurdu aslında, herhalde as oyuncuların dinlenmesi gereken müsabakalarda ve kupa maçlarının ilk aşamalarında süre alacak ya da rakip gerideyse ve son dakikalarda ha babam ceza sahamıza top şişiriyor ise kendisinden faydalanacağız.
hiç olmadı kadro dışı kalan gökhan zan'ı yollayıp yerine yalçın ayhan'ı falan aldığımızı farz edin ne bileyim :(
fiziksel eforun kıran kırana yaşandığı antrenmanlarda arada sırada tartışmaların olması normaldir fakat sarf etmiş olduğu sözler felipe melo'ya tepki göstermekten ziyade takımın birlik ve beraberliğine zarar verecek nitelikte idi.
kendisinin artısına eksisine geçmeden önce sorulması gereken soru şudur: acaba gökhan zan gerçekten, ama gerçekten bu takımda oynamak istiyor mu? gelen haberler cesare prandelli'nin bizzat kadroya geri alınma kararını verdiği şeklinde. bu durumda konuyu salt stoper kıtlığı olarak yorumlamaktan ziyade elbette bazı sözler alınmış ve verilmiş, gerekli uyarılar da yapılmıştır diye düşünüyorum. mesela fenerbahçe'de de geçtiğimiz sezonu kadro dışı geçirmekte olan serdar kesimal'a af çıkmış ve a takıma geri dönmüştü.
karakter boyutundan bakacak olursak gökhan zan bildiğim kadarıyla kendine yeniçeri bir futbolcu. kimsenin "adamı" değil yani. takımı bölecek pozisyonda olduğunu ve gruplaşmaya sebebiyet vereceğini düşünmüyorum ama yabancılara karşı farklı bir bakış açısı olduğu ve bunun da arada sırada tatsız durumlara sebebiyet verebileceği ortada. bunun dışında da muntazam düzeyde iş disiplini sahibi, evden antrenmana, antrenmandan eve takılan, oldukça hırslı ve her şeyden önce galatasaraylı biri olduğunun da altını çizmek gerek. bu hususta affedilmesi sonrası kendisi de bunu kabul etmişse eğer, o da verilen bu şansı değerlendirmek, yani tekrardan takımda oynamak istemiştir. gurur yapıp ayrılmak da isteyebilirdi ve sağdan soldan illa ki kendisine bir talipli çıkardı ama galatasaray forması giymek büyük bir gurur ve şereftir. insan bazen hata yapıp o formaya yakışmayacak davranışlar sergileyebilir ama eğer ki ipler gerilirse ondan kolay kolay da vazgeçemez. sabri sarıoğlu şu an bunu daha şiddetli yaşıyor. dany ve eboue gibi isimler ise kof, sadece para için çamura yatıyorlar ve diretiyorlar. gökhan zan'ın samimi olduğuna inanıyor ve aklı başına gelmiştir diye ümit ediyorum. 2015'te sözleşmesi bitiyor, eyvallahımız olmaz o dakikadan sonra ama şu an için bir sezon daha tahammül edilebilir. taraftarı o kadar da bölen ve istenmeyen biri olduğunu düşünmüyorum.
işin teknik-taktik kısmına gelirsek maksimum derecede yönlendirilmeye ihtiyaç duyan bir oyuncu olarak hazırlık kampının büyük bir kısmını kaçırmış olması ciddi bir dezavantaj fakat göhan zan bunu tecrübesiyle kapatabilecek kapasitede. sakatlığa meyilli olması sebebiyle o meşhur omzundan olmasa da diğer yerlerinde çokça sıkıntı yaşayıp takımdan uzak kalabiliyor ama zaten yedek olarak düşünüldüğü için bu durum bizi çok da sıkıntıya sokmaz diye düşünüyorum. servet çetin'le birlikte tandemi oluşturduğu zamanlarda sol stoper olarak da oynardı, bu açıdan semih kaya'nın solda ya da hakan balta'nın sağda yaşadığı sıkıntıları yaşamayacaktır.
oyun olarak semih kaya kadar hırslı, kafa toplarında chedjou kadar, hatta boy avantajından ötürü belki de biraz daha iyi, mücadele gücü olarak tüm stoperlerimizden daha dişli ve sürat bakımından en az hakan balta kadar da yavaş. hepsinden biraz biraz bir şeyler taşıyan, kağıt üzerinde ekstradan bir artısı ya da eksisi olmayan bir futbolcu ama şu da bir gerçek ki kendisi tipinde bir defansımız şu an hala yok. ayrıca takımın defans hattında şu an ciddi bir yaş sorunu var ve ortalıkta dönen isimler de bu sorunu çözecek gibi durmuyor; herkes çok genç. tüm yük hakan balta'nın üstünde fakat kendisi aktif olarak kaptanlık yapabilecek tarzda biri değil. bu açıdan gökhan zan'ın tecrübesi mutlaka olumlu katkı sağlayacaktır. bunun dışında kendisi hiç olmasa da olurdu aslında, herhalde as oyuncuların dinlenmesi gereken müsabakalarda ve kupa maçlarının ilk aşamalarında süre alacak ya da rakip gerideyse ve son dakikalarda ha babam ceza sahamıza top şişiriyor ise kendisinden faydalanacağız.
hiç olmadı kadro dışı kalan gökhan zan'ı yollayıp yerine yalçın ayhan'ı falan aldığımızı farz edin ne bileyim :(