1
bugünün galatasaray taraftarına ibret olması gereken galatasaray taraftarıdır.
babamdır mesela. 1973'ten 1987'ye kadar şampiyon olamamış bir takımın taraftarı olmuştur benim babam. ben de 1984'ün bir aralık gecesi doğdum. doğduğum günden bu yana babamın galatasaraylılığı benim galatasaraylılığımı, benim galatasaraylılığım babamın galatasaraylılığını ateşlemiştir.
ama o benden daha büyük galatasaraylıdır.
çünkü 14 sene şampiyon olamamış olan takımını hiç eksilmeyen bir tutkuyla desteklemiş. ben doğduktan sonra fenerbahçe şampiyon olmuş averajla beşiktaş'ın önüne geçerek. sonraki sene de galatasaray beşiktaş'la çekişmiş, nağmalup bitirdiği ligi averajla kaybetmiş.
babam o ara hala ağır galatasaraylı, bana da aşılamış o galatasaraylılığı. ve ben, aklımın hayal meyal erdiği dönemlerde babamla malatya'da görev yaptığı senelerde neuchatel xamax, monaco zaferlerini izliyorum.
onun bana verdiği hediye öyle büyük ki,
o takımı tutmanın yaşattığı güzellikleri 2000'li yıllarda, gençliğimin en güzel dönemlerinde avrupa şampiyonu olan takımın taraftarı olarak tadıyorum.
yıllardır o tadın verdiği heves beni bu renklere ve camiaya bağladı. babam yaşlandı, artık maçlarda en ufak hata görse basıyor küfürü. hiçbir oyuncuyu beğenmiyor, hiçbir maçta tatmin olmuyor. çünkü onca çilenin ardından anka kuşu misali yükselen galatasaray'ı yaşadı, e artık sabrı da eskisi gibi değil.
ama ondan bana onun 14 yıllık sabrı yadigar kaldı.
- ben galatasaray'ıma küfür etmem. real'den, fener'den, bursa'dan 5-6 yediğinde de etmedim, bundan sonra da etmem.
- ben galatasaray forması taşıyan futbolcuya küfür etmem, bilirim ki o formayı sırtında taşıyan her adamın başarılı olsa da olmasa da boğazında heyecandan oturmuş bir yumru vardır.
- ben galatasaray başkanına ve kaptanına sahip çıkarım, bilirim ki o insan, bugün hata yapsa, yarın hangi camiaya karşı yamuk yaptığının farkına varacaktır, hatasını anlamış adam, hata yapmamış adamdan daha değerlidir.
- ben kötü oynayan takımımı ne statta ne tv karşısında yerin dibine sokmam, çünkü 90'ıncı dakikanın son düdüğü çalana kadar umut vardır, çünkü "galatasaray'ın olduğu her yerde umut vardır."
gözünüzü seveyim, şu takıma "sadece destek olun"... sizin işiniz bu, benim işim bu, 14 yıl, 140 yıl geçse, yere düşmüş sarıyla kırmızıyı yerden kaldırmak bizim işimiz.
babamdır mesela. 1973'ten 1987'ye kadar şampiyon olamamış bir takımın taraftarı olmuştur benim babam. ben de 1984'ün bir aralık gecesi doğdum. doğduğum günden bu yana babamın galatasaraylılığı benim galatasaraylılığımı, benim galatasaraylılığım babamın galatasaraylılığını ateşlemiştir.
ama o benden daha büyük galatasaraylıdır.
çünkü 14 sene şampiyon olamamış olan takımını hiç eksilmeyen bir tutkuyla desteklemiş. ben doğduktan sonra fenerbahçe şampiyon olmuş averajla beşiktaş'ın önüne geçerek. sonraki sene de galatasaray beşiktaş'la çekişmiş, nağmalup bitirdiği ligi averajla kaybetmiş.
babam o ara hala ağır galatasaraylı, bana da aşılamış o galatasaraylılığı. ve ben, aklımın hayal meyal erdiği dönemlerde babamla malatya'da görev yaptığı senelerde neuchatel xamax, monaco zaferlerini izliyorum.
onun bana verdiği hediye öyle büyük ki,
o takımı tutmanın yaşattığı güzellikleri 2000'li yıllarda, gençliğimin en güzel dönemlerinde avrupa şampiyonu olan takımın taraftarı olarak tadıyorum.
yıllardır o tadın verdiği heves beni bu renklere ve camiaya bağladı. babam yaşlandı, artık maçlarda en ufak hata görse basıyor küfürü. hiçbir oyuncuyu beğenmiyor, hiçbir maçta tatmin olmuyor. çünkü onca çilenin ardından anka kuşu misali yükselen galatasaray'ı yaşadı, e artık sabrı da eskisi gibi değil.
ama ondan bana onun 14 yıllık sabrı yadigar kaldı.
- ben galatasaray'ıma küfür etmem. real'den, fener'den, bursa'dan 5-6 yediğinde de etmedim, bundan sonra da etmem.
- ben galatasaray forması taşıyan futbolcuya küfür etmem, bilirim ki o formayı sırtında taşıyan her adamın başarılı olsa da olmasa da boğazında heyecandan oturmuş bir yumru vardır.
- ben galatasaray başkanına ve kaptanına sahip çıkarım, bilirim ki o insan, bugün hata yapsa, yarın hangi camiaya karşı yamuk yaptığının farkına varacaktır, hatasını anlamış adam, hata yapmamış adamdan daha değerlidir.
- ben kötü oynayan takımımı ne statta ne tv karşısında yerin dibine sokmam, çünkü 90'ıncı dakikanın son düdüğü çalana kadar umut vardır, çünkü "galatasaray'ın olduğu her yerde umut vardır."
gözünüzü seveyim, şu takıma "sadece destek olun"... sizin işiniz bu, benim işim bu, 14 yıl, 140 yıl geçse, yere düşmüş sarıyla kırmızıyı yerden kaldırmak bizim işimiz.