Kariyer Sonu8
sevilmemesinin nedeni kesinlikle beşiktaş'ta oynaması olmayan genç futbolcu. allah göstermesin şu an galatasaray'da oynuyor olsaydı bin kat daha fazla tepki gösterirdim.
yazın yapılan 17 yaş altı avrupa gençler şampiyonası yarı finaldeki fransa maçında maç içinde kendisine pas atan arkadaşlarına sanki kendinden 10 yaş küçüğüne davranıyormuş gibi bağırıp çağıran*, maç berabere bitip penaltılara kaldığında kaleciye köşeyi gösterip hakem kendisini uyardığında hakeme dil çıkarıp, el kol hareketi yapan üstüne penaltıyı da kalecinin üzerine nişanlayıp elenmemize sebebiyet veren bir futbolcu galatasaray'da oynasaydı şu an ya bavulu eline verilmiş ya da yaptığı şımarıklıklara balyoz gibi bir darbe indirilmiş olurdu.
sadece bu kadar mı? hayır tabii ki. son aldığım haberlere göre aynı maçın sonunda soyunma odasında arkadaşlarının serzenişlerine "aman ne kadar prim veriyorlar ki, vurdum gitti işte" diye bir cevap veren, beşiktaş'ın bir maçında higuain'e bomboş pozisyondayken pas vermeyip pozisyonu kendi harcamış olan ve maç sonunda gazetecinin birine "kral yapmayacaksın, kral olacaksın" tipi bir demeç veren zihniyetteki bir futbolcudan bahsettiğimizi tekrar yineleyelim. bunlar bizim bildiklerimiz.
hadi biz bilmiyoruz, peki neden hami mandıralı* bu çocuk için "davranış bozukluğu var" demekte!
emre belözoğlu'nu hiç sevmem, ancak yiğidi öldürüp hakkını vermek lazım. emre 17 yaşında bu tip bir davranış bozukluğuna sahip değildi. eş, dost yönlendirmeleriyle sonradan kazanmış olabilir ancak ben emre'nin galatasaray'da oynadığı son senesine kadar böyle saçma hareketlerini hatırlamıyorum. milli takım içinse böyle bir hareketi değil emre, hiçbir türk futbolcuda görmedim daha önce.
galatasaray'da olsaydı şu an kişilik olarak çok daha farklı olmak zorundaydı ya da galatasaray'da olamazdı bu kadar basit. bundan çok daha az bir tepkiye bile kapıyı göstermişliğimiz var.
(bkz: fevzi elmas)
ertuğrul sağlam'ın gitmesi ve bu oyuncunun sinan engin'le başbaşa kalması oyuncudan ümitleri iyice kesmeme sebep oldu.
o milli forma herkese nasip olmaz. 17 yaş altı milli takımı değildir orası, bir hareketiyle sonsuza dek o formadan uzak kalabilir. allah sonunu hayretsin.
yazın yapılan 17 yaş altı avrupa gençler şampiyonası yarı finaldeki fransa maçında maç içinde kendisine pas atan arkadaşlarına sanki kendinden 10 yaş küçüğüne davranıyormuş gibi bağırıp çağıran*, maç berabere bitip penaltılara kaldığında kaleciye köşeyi gösterip hakem kendisini uyardığında hakeme dil çıkarıp, el kol hareketi yapan üstüne penaltıyı da kalecinin üzerine nişanlayıp elenmemize sebebiyet veren bir futbolcu galatasaray'da oynasaydı şu an ya bavulu eline verilmiş ya da yaptığı şımarıklıklara balyoz gibi bir darbe indirilmiş olurdu.
sadece bu kadar mı? hayır tabii ki. son aldığım haberlere göre aynı maçın sonunda soyunma odasında arkadaşlarının serzenişlerine "aman ne kadar prim veriyorlar ki, vurdum gitti işte" diye bir cevap veren, beşiktaş'ın bir maçında higuain'e bomboş pozisyondayken pas vermeyip pozisyonu kendi harcamış olan ve maç sonunda gazetecinin birine "kral yapmayacaksın, kral olacaksın" tipi bir demeç veren zihniyetteki bir futbolcudan bahsettiğimizi tekrar yineleyelim. bunlar bizim bildiklerimiz.
hadi biz bilmiyoruz, peki neden hami mandıralı* bu çocuk için "davranış bozukluğu var" demekte!
emre belözoğlu'nu hiç sevmem, ancak yiğidi öldürüp hakkını vermek lazım. emre 17 yaşında bu tip bir davranış bozukluğuna sahip değildi. eş, dost yönlendirmeleriyle sonradan kazanmış olabilir ancak ben emre'nin galatasaray'da oynadığı son senesine kadar böyle saçma hareketlerini hatırlamıyorum. milli takım içinse böyle bir hareketi değil emre, hiçbir türk futbolcuda görmedim daha önce.
galatasaray'da olsaydı şu an kişilik olarak çok daha farklı olmak zorundaydı ya da galatasaray'da olamazdı bu kadar basit. bundan çok daha az bir tepkiye bile kapıyı göstermişliğimiz var.
(bkz: fevzi elmas)
ertuğrul sağlam'ın gitmesi ve bu oyuncunun sinan engin'le başbaşa kalması oyuncudan ümitleri iyice kesmeme sebep oldu.
o milli forma herkese nasip olmaz. 17 yaş altı milli takımı değildir orası, bir hareketiyle sonsuza dek o formadan uzak kalabilir. allah sonunu hayretsin.
