28
2-3 senede bir brezilya'dan azman bir savunmaci cikar. en son doria cikti mesela, ondan once dede cikmisti ancak avrupa'ya gelemeden sakatliklar gecirdi, marquinhos yine benzer bicimde... bunun 2005 karsiligi da bu adamdi. hic bir zaman cok hizli olmadi- ama cussesini gozonune alinca aslinda cok hizli bir oyuncu. birden parlamasini saglayan ozelligi ise merkez savunmaci olmasina ragmen bir defansif ortasaha gibi oynamasi, topla cikabilmesi, uzaktan duran veya durmayan toplara allah ne verdiyse vurabilmesi ve kornerlerden gol atabilmesi. yani saglam bir savunmaci olmasinin yanisira takima hem yaraticilik hem de skor katkisi saglayabilen bir oyuncuydu (hala da oyle yani...) hikayenin basi ise soyle.
***
chelsea her zaman hollanda'yla iyi iliskiler icinde oldu, zira abramovic oyle sanilanin aksine "eheuheu parayi veririm herseyi alirim" diyecek kadar cig bir adam degil aslinda. chelsea'yi aldiktan bir sure sonra yanina kisisel danisman olarak piet de visser'i aliyor. kim peki bu adam? perde arkasinda olmasina ragmen cook onemli bir adam. abramovic'in staff hamleleri hep de visser'in tavsiyeleriyle yapiliyor: hans gillhaus, henk ten cate bunlardandir misal. hatta oyle ki chelsea mourinho'nun karsi cikmasina ragmen de visser'in tavsiyesi uzerine frank arnesen i tottenham'a yuklu bir bonservis dahi odeyerek teknik ekibe katior. arnesen kalou, mikel filan gibi gencleri getirmesinin yanisira chelsea'nin biraz da karambole gelmis ilk altyapi jenerasyonunun kurucusu oluyor, ancak bu oyuncular devam eden pahali transferlerin devam edisiyle sans bulamayinca arnesen "ne isim var haci o zaman benim burda" diyerek hamburg'a kaciyor. kacarken de yaninda bu hafif dibi tutmaya baslamis oyunculari goturuyor. bunlardan biri de gokhan tore. neyse sapmayayim konudan. chelsea-hollanda bagi bu kadar da degil, bugun vitesse'yle chelsea arasindaki pilot takim baginda da de visser'in payi olmadigini dusunmek saflik olur. chelsea yine dibi tutmaya megil tutmus gencleri kurtarmak icin iyi bir adim atmis oldu bu vitesse hareketiyle... yine vakti zamaninda scolari gidip yerine hiddink'in gelmesinin arkasinda da bu adam vardir.
geri donuyorum, yil 2004. mourinho gelmis, kimi alsak kimi alsak modundalar... robben geliyor misal, ne tesaduf degil mi hollandali bu adam... de visser ve arnesen ikilisi diyor ki abramovic'e, bu alex'i alalim. neyse alex'i aliyorlar almasina da ingiltere'de malum calisma izni almak oyle kolay is degil. alex haliyle bir hollanda kulubu psv'ye 3 yilligina kiralaniyor. neden 3 yil? abramovic'in kafasinda su var: 'ben bu kadar para harcamaya devam edemem. chelsea'ye gelip 3 yil icinde a takima cikacak tipte bir altyapi kurmak lazim.'. kontrat geregi 3 yil boyunca chelsea istedigi zaman 1 milyon verip tekrar alabiliyor alex'i.
***
psv'de geliyor hoca guus hiddink tabi mis gibi. alex ortaligin anasini aglatiyor afedersiniz. ilk senesinde lig + kupa kazaniyorlar, sampiyonlar liginde o meshur 3-3'luk final oncesi yari finalde milan'a deplasman goluyle eleniyorlar. ertesi sene lig yine psv'nin. alex chelsea'ye donsun artik diyor de visser + arnesen, mourinho bunlara killanmis zaten. mourinho tutturuyor 'yok ben khalid boulahrouz'u istiyorum' diye. bu arada sanssiz bicimde dunya kupasi kadrosuna cagirilamiyor alex, lucio'su juan'i luisao'su var bir de ustune bizim cris var o zamanlar tas gibi topcu tabi. alex daha genc, kadroya giremiyor.
hiddink ayrilsa da alex bir sezon daha kaliyor psv'de. ne oluyor? ronald koeman okuzune ragmen ucuncu kez ustuste sampiyon oluyorlar. sampiyonlar liginde ceyrek final. simdi dogruya dogru, psv'nin kadrosu cok iyi bu donemlerde. cocu'lar simmons'lar aroune kone'ler farfan'lar sonra ismine kurban vennegoor of hesselink'ler ya muthis ya rezalet oynayan gomes'ler filan. iyi kadro ama alex bu kadronun en kodaman abisi cocu ve simmons'la birlikte. ek olarak affelay'lar edison mendez'ler simdi sivas'ta muthis bir sezon geciren da costa filan...
uc sene doldugunda ligi domine etmis, sampiyonlar liginde surekli gruplardan cikmis ve devleri tutusturmus, dunya capinda bir defans oyuncusu olarak chelsea'ye donuyor alex. bir de 2006 kisinda arda'ya sampiyonlar liginde attigi bir omuz var ki... vidyosunu filan bulamadim ama hatirlayan hatirlar. bence arda o gun bir 10 iq puani filan kaybetti. inamoto'yu zaten goren olmadi o gunden beri...
***
2007-2008 chelsea'ye dondu, mourinho'nun son senesi artik. 3 senelik kontratin ilki. baslarda kadroya giremese de sonra ilk 11in onemli isimlerinden oluyor ve kendisi icin iyi bir sezon geciriyor. mou sonrasi avram grantin gelisiyle chelsea sl'de yurumeye devam ediyor ancak tabi carvalho-terry ikilisi ilk tercih oldugu icin, sl yolunda biraz arkada kaliyor alex. finalde terry o penaltiyi atsa bir cok sey farkli olacakken kupayi man united kazaniyor... 2008-2009'a scolari'yla baslayan chelsea'de carvalho'nun de artik dususe gecmesi'yle alex daha fazla rol almaya basliyor. scolari'den sonra hiddink'in gelisi de durumu degistirmiyor, alex terry'nin partneri oluyor. https://www.youtube.com/watch?v=sJ9F-wGem8Q sunu atiyor sl'de mesela, yari finale cikiyorlar. sonra malum keltos hakemin gundeme oturdugu bir yari final eslesmesi sonrasi barcelona'ya eleniyorlar. alex icin cok iyi bir sezon, kariyerinin de tepe noktasi oluyor.
2009-2010a ancelotti'yle giriyorlar. alex ise kampta sakatlaniyor, 3 ay kaciriyor, forma da kaciyor haliyle. ikinci yari sans buluyor ama terry-carvalho ikilisiyle sampiyonluga gidiyor chelsea. ancelotti'yi hic sevmem, mourinho inter'le bunlari tokatlayinca hosuma da gidiyor acikcasi. ama sezon basarili, alex pek degil. bu sakatliklar filan derken 2010 dunya kupasini da iskaliyor. 2010-2011 oncesi carvalho real'e gidiyor, alex de sezona tas gibi giriyor. ancak sezona gireli 2-3 ay olmusken dizinden sakatlaniyor alex. defans problem olunca david luiz geliyor. sezonun sonlarina dogru form tutup formayi tekrar kapsa da sezon yine heba oluyor alex icin.
2011-2012 chelsea'de villas-boas var. ille de defans ileri ciksin, cok ileri ciksin, o kadar ileri ciksin ki cok ileri cikmis olsun turu bir mantalitesi oldugundan alex bildigin bizdeki ufuk filan gibi muzmin yedek haline geliyor. tabi bunlar dunya capinda oyuncular, otururum parami alirim kafasinda degiller bizim kirolar gibi. aralikta "ben gitmek istiyorum" diyor...
***
o arada psg yeni cikmis. fellik fellik kaliteli oyuncu ariyorlar, alex boyle kabak gibi ortaya cikinca atliyorlar haliyle. devre arasinda sadece 5 milyon euro'ya fransa'ya kaciyor. yazi cok uzadi yoruldum, zaten bu kismi kolay ozetlenebilir: o gun bu gundur tas gibi oynuyor psg'de alex. 2 lig sampiyonlugu, 1 super kupa, 1 de lig kupasi var fransa'da. genel olarak psg'nin cok para harciyan kuluplerde pek gorulmeyen bicimde hizla sampiyonluklar elde etmesi ve daha onemlisi bunu yaparken avrupa'da barcelona'yi filan tutusturacak kadar iyi oynamasinin en onemli etkenlerinden biri olarak gorunuyor.
madem bu kadar eyiydi de peki fransa'dan neden ayriliyor? aslinda tam ayrilmiyor. psg'nin basindaki genc arap daha yeni "alex 1 sene daha kalacak" dedi, alex de aslinda 1 sene daha kalmak istiyor. brezilya'ya donmenin aklinda olmadigini soyluyor, en az 2 sene daha avrupa'da kalmak istiyorum diyor. valla ilginc isler. diger yandan isin sezon bitmesine ragmen tamamlanmamasinin ardinda bence 2014 basindaki homofobik aciklamalarinin etkisi var. fransa'da boyle okuz aciklamalari yaparsan isin zor. bizde irkci gurescilere olimpiyat bayragi filan tasitiliyor tabi bize garip geliyor bu isler. ama bu okuz sey diyor, "tanri adam ile eve'i yaratti, adem le yves'i degil", millet de "ne diyosun lan mal misin" diyerek yanitliyor kendisini. tabi geri adim atiyor sonra "herkesin fikri kendine" tarzi ama bu ayriligin bir gerekcesi olabilir.
***
gercek sudur ki alex cok onemli bir oyuncudur. getirebilirsek bence cok cok cok onemli bir katki saglar. chedjou'dan defansta liderlik yapmasini bekleyenlere izleyince "haa ben sacmalamisim harbiden" dedirtir, zira en fit halinde bile chedjou konsantrasyon sorunlari olan daginik bir oyuncudur. alex ise aksine oyunun her dakikasinda aktif ve agirligini hissettiren, melo gibi devamliligi olan turden bir oyuncudur. cok cok onemli kulplerde oynamis, sampiyonlar liginin mudavimi olmus bir adamdir. liderdir, kaptan olacak turden bir adamdir.
peki alex bize gelir mi? bence gelmez. psg'de kalir, milan'a gider, ama bize gelmez. ya da gelir ya. ama nasil gelir? adama bir vizyon sunarsin, bak boyle boyle dersin, iyi para verirsin, gerisi de sansina kalmistir. ama getirirsen popescu'nu bulmus olursun, sneijder'ini almissin, melo gibi bi manyagin var. iskeletini tekrar toparlarsin, en az 2 sene tas gibi takimin olur. galatasaray'a kendisini lucescu'nun tavsiye ettigi soyleniyor. hic sasiran var mi? luce isini bilir cunku, inanilmaz genis bir futbolcu bilgisine sahiptir. su an alex'in galatasaray icin ideal oldugunu cat diye soylemesine de hic sasirmadim. zago'yu da bulup getiren kendisiydi zira.
bu da boyle bir yazi oldu. gelsin bence, hele ki bedava oldugunu dusununce daha da guzel... milan'la rekabet etmek kolay is olmayacak ama her hareketinde vizyon gostermeye calisan yonetime dusen de bu.
***
chelsea her zaman hollanda'yla iyi iliskiler icinde oldu, zira abramovic oyle sanilanin aksine "eheuheu parayi veririm herseyi alirim" diyecek kadar cig bir adam degil aslinda. chelsea'yi aldiktan bir sure sonra yanina kisisel danisman olarak piet de visser'i aliyor. kim peki bu adam? perde arkasinda olmasina ragmen cook onemli bir adam. abramovic'in staff hamleleri hep de visser'in tavsiyeleriyle yapiliyor: hans gillhaus, henk ten cate bunlardandir misal. hatta oyle ki chelsea mourinho'nun karsi cikmasina ragmen de visser'in tavsiyesi uzerine frank arnesen i tottenham'a yuklu bir bonservis dahi odeyerek teknik ekibe katior. arnesen kalou, mikel filan gibi gencleri getirmesinin yanisira chelsea'nin biraz da karambole gelmis ilk altyapi jenerasyonunun kurucusu oluyor, ancak bu oyuncular devam eden pahali transferlerin devam edisiyle sans bulamayinca arnesen "ne isim var haci o zaman benim burda" diyerek hamburg'a kaciyor. kacarken de yaninda bu hafif dibi tutmaya baslamis oyunculari goturuyor. bunlardan biri de gokhan tore. neyse sapmayayim konudan. chelsea-hollanda bagi bu kadar da degil, bugun vitesse'yle chelsea arasindaki pilot takim baginda da de visser'in payi olmadigini dusunmek saflik olur. chelsea yine dibi tutmaya megil tutmus gencleri kurtarmak icin iyi bir adim atmis oldu bu vitesse hareketiyle... yine vakti zamaninda scolari gidip yerine hiddink'in gelmesinin arkasinda da bu adam vardir.
geri donuyorum, yil 2004. mourinho gelmis, kimi alsak kimi alsak modundalar... robben geliyor misal, ne tesaduf degil mi hollandali bu adam... de visser ve arnesen ikilisi diyor ki abramovic'e, bu alex'i alalim. neyse alex'i aliyorlar almasina da ingiltere'de malum calisma izni almak oyle kolay is degil. alex haliyle bir hollanda kulubu psv'ye 3 yilligina kiralaniyor. neden 3 yil? abramovic'in kafasinda su var: 'ben bu kadar para harcamaya devam edemem. chelsea'ye gelip 3 yil icinde a takima cikacak tipte bir altyapi kurmak lazim.'. kontrat geregi 3 yil boyunca chelsea istedigi zaman 1 milyon verip tekrar alabiliyor alex'i.
***
psv'de geliyor hoca guus hiddink tabi mis gibi. alex ortaligin anasini aglatiyor afedersiniz. ilk senesinde lig + kupa kazaniyorlar, sampiyonlar liginde o meshur 3-3'luk final oncesi yari finalde milan'a deplasman goluyle eleniyorlar. ertesi sene lig yine psv'nin. alex chelsea'ye donsun artik diyor de visser + arnesen, mourinho bunlara killanmis zaten. mourinho tutturuyor 'yok ben khalid boulahrouz'u istiyorum' diye. bu arada sanssiz bicimde dunya kupasi kadrosuna cagirilamiyor alex, lucio'su juan'i luisao'su var bir de ustune bizim cris var o zamanlar tas gibi topcu tabi. alex daha genc, kadroya giremiyor.
hiddink ayrilsa da alex bir sezon daha kaliyor psv'de. ne oluyor? ronald koeman okuzune ragmen ucuncu kez ustuste sampiyon oluyorlar. sampiyonlar liginde ceyrek final. simdi dogruya dogru, psv'nin kadrosu cok iyi bu donemlerde. cocu'lar simmons'lar aroune kone'ler farfan'lar sonra ismine kurban vennegoor of hesselink'ler ya muthis ya rezalet oynayan gomes'ler filan. iyi kadro ama alex bu kadronun en kodaman abisi cocu ve simmons'la birlikte. ek olarak affelay'lar edison mendez'ler simdi sivas'ta muthis bir sezon geciren da costa filan...
uc sene doldugunda ligi domine etmis, sampiyonlar liginde surekli gruplardan cikmis ve devleri tutusturmus, dunya capinda bir defans oyuncusu olarak chelsea'ye donuyor alex. bir de 2006 kisinda arda'ya sampiyonlar liginde attigi bir omuz var ki... vidyosunu filan bulamadim ama hatirlayan hatirlar. bence arda o gun bir 10 iq puani filan kaybetti. inamoto'yu zaten goren olmadi o gunden beri...
***
2007-2008 chelsea'ye dondu, mourinho'nun son senesi artik. 3 senelik kontratin ilki. baslarda kadroya giremese de sonra ilk 11in onemli isimlerinden oluyor ve kendisi icin iyi bir sezon geciriyor. mou sonrasi avram grantin gelisiyle chelsea sl'de yurumeye devam ediyor ancak tabi carvalho-terry ikilisi ilk tercih oldugu icin, sl yolunda biraz arkada kaliyor alex. finalde terry o penaltiyi atsa bir cok sey farkli olacakken kupayi man united kazaniyor... 2008-2009'a scolari'yla baslayan chelsea'de carvalho'nun de artik dususe gecmesi'yle alex daha fazla rol almaya basliyor. scolari'den sonra hiddink'in gelisi de durumu degistirmiyor, alex terry'nin partneri oluyor. https://www.youtube.com/watch?v=sJ9F-wGem8Q sunu atiyor sl'de mesela, yari finale cikiyorlar. sonra malum keltos hakemin gundeme oturdugu bir yari final eslesmesi sonrasi barcelona'ya eleniyorlar. alex icin cok iyi bir sezon, kariyerinin de tepe noktasi oluyor.
2009-2010a ancelotti'yle giriyorlar. alex ise kampta sakatlaniyor, 3 ay kaciriyor, forma da kaciyor haliyle. ikinci yari sans buluyor ama terry-carvalho ikilisiyle sampiyonluga gidiyor chelsea. ancelotti'yi hic sevmem, mourinho inter'le bunlari tokatlayinca hosuma da gidiyor acikcasi. ama sezon basarili, alex pek degil. bu sakatliklar filan derken 2010 dunya kupasini da iskaliyor. 2010-2011 oncesi carvalho real'e gidiyor, alex de sezona tas gibi giriyor. ancak sezona gireli 2-3 ay olmusken dizinden sakatlaniyor alex. defans problem olunca david luiz geliyor. sezonun sonlarina dogru form tutup formayi tekrar kapsa da sezon yine heba oluyor alex icin.
2011-2012 chelsea'de villas-boas var. ille de defans ileri ciksin, cok ileri ciksin, o kadar ileri ciksin ki cok ileri cikmis olsun turu bir mantalitesi oldugundan alex bildigin bizdeki ufuk filan gibi muzmin yedek haline geliyor. tabi bunlar dunya capinda oyuncular, otururum parami alirim kafasinda degiller bizim kirolar gibi. aralikta "ben gitmek istiyorum" diyor...
***
o arada psg yeni cikmis. fellik fellik kaliteli oyuncu ariyorlar, alex boyle kabak gibi ortaya cikinca atliyorlar haliyle. devre arasinda sadece 5 milyon euro'ya fransa'ya kaciyor. yazi cok uzadi yoruldum, zaten bu kismi kolay ozetlenebilir: o gun bu gundur tas gibi oynuyor psg'de alex. 2 lig sampiyonlugu, 1 super kupa, 1 de lig kupasi var fransa'da. genel olarak psg'nin cok para harciyan kuluplerde pek gorulmeyen bicimde hizla sampiyonluklar elde etmesi ve daha onemlisi bunu yaparken avrupa'da barcelona'yi filan tutusturacak kadar iyi oynamasinin en onemli etkenlerinden biri olarak gorunuyor.
madem bu kadar eyiydi de peki fransa'dan neden ayriliyor? aslinda tam ayrilmiyor. psg'nin basindaki genc arap daha yeni "alex 1 sene daha kalacak" dedi, alex de aslinda 1 sene daha kalmak istiyor. brezilya'ya donmenin aklinda olmadigini soyluyor, en az 2 sene daha avrupa'da kalmak istiyorum diyor. valla ilginc isler. diger yandan isin sezon bitmesine ragmen tamamlanmamasinin ardinda bence 2014 basindaki homofobik aciklamalarinin etkisi var. fransa'da boyle okuz aciklamalari yaparsan isin zor. bizde irkci gurescilere olimpiyat bayragi filan tasitiliyor tabi bize garip geliyor bu isler. ama bu okuz sey diyor, "tanri adam ile eve'i yaratti, adem le yves'i degil", millet de "ne diyosun lan mal misin" diyerek yanitliyor kendisini. tabi geri adim atiyor sonra "herkesin fikri kendine" tarzi ama bu ayriligin bir gerekcesi olabilir.
***
gercek sudur ki alex cok onemli bir oyuncudur. getirebilirsek bence cok cok cok onemli bir katki saglar. chedjou'dan defansta liderlik yapmasini bekleyenlere izleyince "haa ben sacmalamisim harbiden" dedirtir, zira en fit halinde bile chedjou konsantrasyon sorunlari olan daginik bir oyuncudur. alex ise aksine oyunun her dakikasinda aktif ve agirligini hissettiren, melo gibi devamliligi olan turden bir oyuncudur. cok cok onemli kulplerde oynamis, sampiyonlar liginin mudavimi olmus bir adamdir. liderdir, kaptan olacak turden bir adamdir.
peki alex bize gelir mi? bence gelmez. psg'de kalir, milan'a gider, ama bize gelmez. ya da gelir ya. ama nasil gelir? adama bir vizyon sunarsin, bak boyle boyle dersin, iyi para verirsin, gerisi de sansina kalmistir. ama getirirsen popescu'nu bulmus olursun, sneijder'ini almissin, melo gibi bi manyagin var. iskeletini tekrar toparlarsin, en az 2 sene tas gibi takimin olur. galatasaray'a kendisini lucescu'nun tavsiye ettigi soyleniyor. hic sasiran var mi? luce isini bilir cunku, inanilmaz genis bir futbolcu bilgisine sahiptir. su an alex'in galatasaray icin ideal oldugunu cat diye soylemesine de hic sasirmadim. zago'yu da bulup getiren kendisiydi zira.
bu da boyle bir yazi oldu. gelsin bence, hele ki bedava oldugunu dusununce daha da guzel... milan'la rekabet etmek kolay is olmayacak ama her hareketinde vizyon gostermeye calisan yonetime dusen de bu.