306
basın toplantısında mancini'nin selçuk'a söylediğini açıkladığı "stay in the pitch" (sahada kal) cümlesini, muhtemelen "stay" kelimesini "oturmak" anlamında düşündüğü için "selçuk'a sahada yatmasını söyledim" şeklinde çevirip büyük bir krize yol açan, ingilizcesi kısıtlı tercümanımız. türkçe en sevdiği kalıp "demin de belirttiğim gibi", ingilizce kalıp ise "what would you like to say about"tır. portekizce, ispanyolca gibi dillerdeki seviyesi ne durumda bilemiyoruz, ama ingilizcesinin yeterli olmadığı ortada. kendisinin notunu daha rijkaard'ın "birbirinize yakın oynayın" anlamında söylediği "come closer"'ı "kapanın" diye çevirdiği gün vermiştik. milyon dolarlık takım kurup, hocalar yıldız futbolcular getirip, onların anlaşmasını sağlayacak futboldan ve ingilizceden anlayan bir tercüman daha istihdam edememek de tam garp kafasıyla düşünüp şark kafasıyla iş yapmaya örnek.