2586
türkiye futbolunda hızlı tüketimin son kurbanı bu italyan olacakmış gibi görünüyor.türkiye futbolu daha önce yapmış olduğu gibi , anlamadan dinlemeden bir hocanın daha işine son vermek için ellerini ovuşturmaya başladı.bazı skor yazarları , futbol dönmeleri ''tanrılar kan istiyor'' diye nara atmaya başladı.
aragones , del bosque , löw , rijkaard... kariyerinde sayısız başarıları barındırmış bu teknik adamların ortak yönü sizinde anlayacağınız gibi türkiyede başarısız olmuş olmaları.kimine go home dedik , kimine kulübede uyuyor dedik , kimi yeniköy kasabı oldu , kimi kovulup adanaspora gitti.bu listeye son eklenecek en yakın aday ise mancini gibi duruyor.
türkiye futbol iklimi olarak dört mevsiminde sert ve karasal olduğu bir ülke.altyapı sıkıntıları ,futbolcuların inişli çıkışlı grafikleri , medya baskısı ile hatta dünya futbolunda obez büyüyen bir yapı.o yapıya avrupa kültüründen bir hocanın gelip 6 ayda harikalar yaratmasının beklenmesi hayalcilik.çünkü türkiyede oluşturan etmenlerin hepsi değişken.örneğin futbolcular , yerli hoca ile farklı yabancı hoca ile farklı bir anlayışa bürünebiliyorlar.çünkü futbol etiğinden uzaklar.yabancılar zaten katardan önce son durak olarak gördükleri bir yere geliyorlar.onun için kışın sivas deplasmanlarına gitmeyi pek sevmiyorlar kendileri.bu çivisi çıkmış , futbolcuların menajerlerinin türlü bizans oyunlarına maruz kaldığı futbol ortamında ilk gidenler hep teknik direktörler oluyor.
arsene wenger denen bir adam var.ingilterede , önemli bir takımın başında.türkiyede olsa senede üç kez kovulmuştu kendisi.türkiyede olsa ülkenin yüksek tirajlı gazetlerinde popçudan dönme , ressamdan olma spor yazarları şöyle derlerdi :mühendisten teknik direktör olmaz.japon liginden gelmiş zaten.ama aynı adam için geçenlerde four four two dergisinde kulüp yöneticilerinden biri aynen şu ifadeyi kullanıyor.''arsene uzun zamandır kupa kazanamamış olabilir.ama arsen 25 yıllık bir projenin en önemli dişlisi.ligi mağlubiyetsiz tamamlayan takımı o yaptı.yine yapacaktır.''
futbolumuzda en önemli eksiklik projesizlik.ya da kısa yapılan projeler...bunutam olarak anladığımız zaman gerçek suçlunun kim olduğunu anlayacağız.son olarak bir sene daha bizimle kal italyan.sen bize sampdoriayı hatırlatıyorsun.her şey galibiyet değil...
aragones , del bosque , löw , rijkaard... kariyerinde sayısız başarıları barındırmış bu teknik adamların ortak yönü sizinde anlayacağınız gibi türkiyede başarısız olmuş olmaları.kimine go home dedik , kimine kulübede uyuyor dedik , kimi yeniköy kasabı oldu , kimi kovulup adanaspora gitti.bu listeye son eklenecek en yakın aday ise mancini gibi duruyor.
türkiye futbol iklimi olarak dört mevsiminde sert ve karasal olduğu bir ülke.altyapı sıkıntıları ,futbolcuların inişli çıkışlı grafikleri , medya baskısı ile hatta dünya futbolunda obez büyüyen bir yapı.o yapıya avrupa kültüründen bir hocanın gelip 6 ayda harikalar yaratmasının beklenmesi hayalcilik.çünkü türkiyede oluşturan etmenlerin hepsi değişken.örneğin futbolcular , yerli hoca ile farklı yabancı hoca ile farklı bir anlayışa bürünebiliyorlar.çünkü futbol etiğinden uzaklar.yabancılar zaten katardan önce son durak olarak gördükleri bir yere geliyorlar.onun için kışın sivas deplasmanlarına gitmeyi pek sevmiyorlar kendileri.bu çivisi çıkmış , futbolcuların menajerlerinin türlü bizans oyunlarına maruz kaldığı futbol ortamında ilk gidenler hep teknik direktörler oluyor.
arsene wenger denen bir adam var.ingilterede , önemli bir takımın başında.türkiyede olsa senede üç kez kovulmuştu kendisi.türkiyede olsa ülkenin yüksek tirajlı gazetlerinde popçudan dönme , ressamdan olma spor yazarları şöyle derlerdi :mühendisten teknik direktör olmaz.japon liginden gelmiş zaten.ama aynı adam için geçenlerde four four two dergisinde kulüp yöneticilerinden biri aynen şu ifadeyi kullanıyor.''arsene uzun zamandır kupa kazanamamış olabilir.ama arsen 25 yıllık bir projenin en önemli dişlisi.ligi mağlubiyetsiz tamamlayan takımı o yaptı.yine yapacaktır.''
futbolumuzda en önemli eksiklik projesizlik.ya da kısa yapılan projeler...bunutam olarak anladığımız zaman gerçek suçlunun kim olduğunu anlayacağız.son olarak bir sene daha bizimle kal italyan.sen bize sampdoriayı hatırlatıyorsun.her şey galibiyet değil...