• 42
    şahsi kanaatime göre hiçbir sakıncası olmayan fakat olaya objektif çizgimizi koruyup etik değerler üzerinden bakmak gerekirse pekala karaborsa sınırları içerisine girecek durumdur. şöyle ki, kombinenin tek biletlere göre daha hesaplı olduğu bir gerçek, bu şekilde sırf kâr elde etmek için kombineyi gişe fiyatından kiralamak mümkün. duruma göre işim var çişim var pekala hikaye de olabilir yani maksat eldeki altını değerlendirmek, para kazanmak olsun. bu bağlamda sezon başında kombine satın alıp sonra iki haftada bir bunu gişe fiyatından kiralanırsa baya baya köşe olunur. niyet önemli yani niyet, bunu da okumak mümkün olmadığı için bu işe tümden karşı olanlara da bir haklılık payı vermek gerek.

    kombineyi tek maçlık kiralamanın etik yolu nedir o zaman? buna kesin bir cevap vermek mümkün değil ama kombineye sezon başında ödenmiş bedel sezon başından garanti olan içerideki 17 lig, 3 şampiyonlar ligi, 1 de türkiye kupası ön eleme maçı toplamı olan 21'in bölümünden elde edilecek bir fiyat hesap olarak saçma gözükse de etik bir fiyat olabilir. en nihayetinde kombine sahibi kişi de gerçekten işi varsa bir maç izleme keyfinden mahrum kalıyor ve bu mahrumiyetin derecesi maçın önemine göre değişiklik gösterecek olsa da maddi olarak yaklaşık kombine bedeli bölü 21 gibi bir şey. o yüzden bir maçlığına bedavaya kiraya verilmesi hoş bir jest gibi dursa da kombine sahibi için bir kayıp aslında çünkü ücretini ödediği hizmeti alamıyor ve bunu da tazmin ederken bir başkasına fırsat yaratmaya çalışıyor. mesela şu an bu tip bir alışveriş olacaksa daha da keskin bir fiyat vermek için işin içine türkiye kupası iç saha maçları da katılabilir ve bu da 1 tane daha ön eleme, 3 grup, 1 de yarı final olmak üzere 5 yapar, tek maç için kombineye ödenen ücret 21'e değil 26'ya bölünür. ilk maçtan elenmiş olsaydık elbette böyle bir artış olmayacaktı.

    benim için karaborsada mal sahibi cephesinde kazanç sağlanmaması esastır. gişe fiyatı masum bir ifade gibi gözükse de kazanç içerir ve alan ile veren memnun olsalar da bu bağlamda karaborsadır. ortada sabit bir suç olduktan sonra alan ile verenin memnuniyeti ne yazık ki modern hukuk için pek bir şey ifade etmez. kaldı ki galatsaray üzerinden hem de yakışıksız bir şekilde haksız bir gelir elde etmek şık bir davranış mıdır, taraftarlığa sığar mı? kazanç sağlanmaması, sadece zararın karşılanması için de işin içine karışık bir hesap kitap girmek durumunda ki zor gözükse de ben bu talebe hak veriyorum ama uygun durumdaki yakın bir arkadaş gidecek olsa bedavaya verilir ki her ne kadar bir zorunluluk olarak dayatılamaz olsa da etrafımızda muhakkak böyle uygun pozisyonda birileri vardır.

    naçizane bir taraftar olarak kimin ne halt ettiği açıkçası beni pek alakadar etmiyor fakat akıl yürütecek ve eğriyi doğruyu söyleyeceksek ortaya çıkan tablo bu gibi duruyor. paraya ihtiyacı olan kimselerin kombineyi gişe fiyatı üzerinden kiralayarak bir miktar gelir elde etmesini hiçbir koşulda sempatik ya da kabul edilebilir bulmuyorum. bugüne kadar hiç karaborsa bilet alma durumum olmadığı, statta maç izlemekten öyle aman aman da bir keyif almadığım için bekara karı boşamak kolay tabi bunu da samimiyetle belirteyim. üç kez dayımın misafiri olarak maç izlemiştim fakat onun önceden aldığı biletler karaborsa imiş misal, son seferde öğrendim. dolaylı olarak prim vermiş oluyorsam bana da yazıklar olsun yani bir daha onu da yapmam artık kibarca reddederim ne diyeyim.

    bu karaborsa meselesi çok da hakim olduğum bir konu değil ama mevcut bilgim dahilinde fikir yürütmeye çalıştım, yanlışım varsa eleştirilere açığım.
App Store'dan indirin Google Play'den alın