18
türk futbolunun içler acısı halini bizlere çok güzel anlatandır aslında. kendileri türkçeleri bozuk diye alaya alınır, onlar da kendileriyle alay edenlerinin futbolu ve çağ dışı sistemiyle alay eder. zira o insanların ülkesinde spor siyaset bataklığına bulaşmış, ayan beyan şike olduğu halde ceza verilmemiş, güya yerli oyuncu kazanma adına yabancı sınırlaması diye absürt bir şey uygulamaya konulmuştur. ne hazin ki; 70 milyonluk ülkede bir tane akıllı sol bek çıkmamaktadır, bellerini gurbetçi futbolculara bağlamış durumdalar.* vakt-i zamanında çok cılız ve solucan diye tabir ettikleri, bunda futbolcu tipi yok dedikleri adam* şu an onların göğüslerini kabartmakla(!) meşgul. her ne kadar milli takımda oynamamalarına rağmen, dereceye giren gurbetçi futbolcular bir anda basın tarafından 'türk'(u: "real madrid'te ilk türk futbolcu", "listede bir türk futbolcu da var", altın top ödülünde adaylar arasında bir türk de var" gibi gazete başlıklarını hatırlayın) oluveriyorlar. almanya'daki türk toplumu kendi içlerinde 3 tane real madrid futbolcusu çıkartmıştır. peki son zamanlarda harukalede futbol ülkesi türkiye'den kaç tane üst düzey oyuncu çıktı?* türk insanının gurbetçi futbolculardan öğrenecekleri çok şey var: futbol ahlaki gibi, zira ben türkiye futbolcusu kadar kendini beğenmiş, kompleks sahibi, ne oldum delisi ve kendini geliştirmeye kapalı bir futbolcu tipi tanımıyorum. kabul edelim ki futbol türkiye'de çok seviliyor, ama fanatizm o kadar önlenemez bir hal almış ki, adını sanını bile bilmediğimiz ülkeler fifa klasmanında üzerimizdeler. ve şu anda bizim ulusal takım kuralarda üçüncü torbaya düşecek seviyeye gelmiştir. ama tabii siz her şeyin en iyisini bilirsiniz değil mi canım? ahkam kesmeyi devam edin, avrupa'da da sizi kessinler.*