75
önce geçtiğimiz yıla flashback ile dönelim. braga'yı deplasmanda 2-1 ile geçip, manchester united'ın ardından, grubumuzu ikinci sırada bitirip, 16 takım arasına girmiş ve kura çekimini beklemeye başlamıştık. sözlükte neredeyse her yazar schalke, schalke diye diye bir hal olmuş ve oluşan sinerjiyle schalke ile eşleşmiştik. şimdi aynı sinerjiyi bu kez mancester united için yaratmalıyız. dürüst olmak gerekirse, diğer muhtemel rakiplerimiz ile eşleşmemiz durumunda ki tur geçme şansımız, manchester'la eşleşmemiz halinde olan tur geçme şansımızdan daha az. manchester'la geçtiğimiz yıl şampiyonlar liginde iki kez karşılaşmış, deplasmanda iyi futbol ortaya koymamıza rağmen hakem kurbanı olmuş ve 1-0 kaybetmiştik. kendi evimizde ise aynı skorla yenmiştik. geçtiğimiz yılın manchester'ı bu yıla göre daha öz güvenli ve iddialıydı. başlarında sir alex ferguson vardı. bu yıla gelince kırmızı şeytanlar kendi liglerinde şu an 9. sıradalar. bu sezon oynadıkları 14 lig maçının 5'ini kazanmış, 5'ini kaybetmiş ve 4'ünde berabere kalmışlar. old trafford'da newcastle, everton ve west bromwich'e, deplasmanda da liverpool ve manchester city'e kaybetmişler. toplamda 21 gol atıp,19 gol yemişler. ilk yarının sonu gelirken sadece 2 averajları var. ayrıca kendi evlerinde chelsea ve southampton ile, deplasmanda da tottenham ve cardiff city ile berabere kalmışlar. toplamda kazandıkları 5 galibiyetin tümünü ligin son sırasında olan takımlara karşı almışlar. (yendikleri takımlar arasında puan durumunda en iyi durumda olan 11. sıradaki swansea) istatistikler ortada. mancester'ı ben istiyorum, sizde istemeyi unutmayın. yaratalım bir sinerji daha.
kısaca çek bir manu.
kısaca çek bir manu.