3323
saçma bir şekilde kendine çok fazla güven duyan, bu yüzden de tepkilerle karşılaşması doğal olan vatandaş.
kendine duyduğu saçma güveni biraz açalım o zaman. mesela, bir çalım atıp adam eksilttiğini varsayalım. emre, hiç bir zaman sıradaki hamle olarak müsait durumdaki adama pas atmayı düşünmez. ya yine çalım atmaya kalkışır ya da fantastik bir pas atmaya çalışır, kaleyi görüyorsa da şut atar. fizikli ya da tecrübeli olmadığı hâlde öyleymiş gibi davranıp, boyundan büyük işlere kalkışır. çoğu zaman da başarısız olur. buna nasıl bakıldığı da önemli tabii. sen "ne güzel işte, çocuk sorumluluk alıyor" diye görürsün; ben ise "kaptıracağını bile bile 25 kişinin arasına girmeye çalışıyor" diye görürüm.
kendisinden hücumsal beklentiler en başta muazzam boyuttaydı belki evet ama artık öyle değil. mevcut durumda kendisinden beklenen 5 kişiyi çalımlayıp, topu 30 metreden çatala asması falan değil. yapabilirse gerektiği yerde çalım atıp, müsait pozisyondaki takım arkadaşına pas atması. sorumluluk almasın demiyorum ama sorumluluğu lüzum olduğunda ve gerekli yerde alsın. çünkü öteki türlüsünün adı sorumluluk değil, "mallık" olarak nitelendiriliyor.
kendisinin de artık gerçeklerle yüzleşip, kapasitesi ve bireysel yetenekleriyle barışık olarak oynamaya başlaması herkesin yararına olur.
kendine duyduğu saçma güveni biraz açalım o zaman. mesela, bir çalım atıp adam eksilttiğini varsayalım. emre, hiç bir zaman sıradaki hamle olarak müsait durumdaki adama pas atmayı düşünmez. ya yine çalım atmaya kalkışır ya da fantastik bir pas atmaya çalışır, kaleyi görüyorsa da şut atar. fizikli ya da tecrübeli olmadığı hâlde öyleymiş gibi davranıp, boyundan büyük işlere kalkışır. çoğu zaman da başarısız olur. buna nasıl bakıldığı da önemli tabii. sen "ne güzel işte, çocuk sorumluluk alıyor" diye görürsün; ben ise "kaptıracağını bile bile 25 kişinin arasına girmeye çalışıyor" diye görürüm.
kendisinden hücumsal beklentiler en başta muazzam boyuttaydı belki evet ama artık öyle değil. mevcut durumda kendisinden beklenen 5 kişiyi çalımlayıp, topu 30 metreden çatala asması falan değil. yapabilirse gerektiği yerde çalım atıp, müsait pozisyondaki takım arkadaşına pas atması. sorumluluk almasın demiyorum ama sorumluluğu lüzum olduğunda ve gerekli yerde alsın. çünkü öteki türlüsünün adı sorumluluk değil, "mallık" olarak nitelendiriliyor.
kendisinin de artık gerçeklerle yüzleşip, kapasitesi ve bireysel yetenekleriyle barışık olarak oynamaya başlaması herkesin yararına olur.