98
genel olarak sozlukte bir eray iscan endisesi sezdigim mucadele.
simdi soyle baslayalim ki, biz orada 6-0 yenildigimizde kalede mondragonvardi ki kendisi bence gayet iyi bir kaleciydi, hagi'nin ikinci doneminin ilk macinda rezalet cikacak diye korkarak gittigimiz macta 0-0 bitmisti ve kalede aykut ercetin vardi. bu mondragon'un aykuttan 17 gomlek ustun bir kaleci oldugu gercegini degistirmiyor tabi ki.
demek istedigim sey su, evet kalecilerin maca darbe vurdugu derbiler olabilir (bkz: fevzi tuncay) ancak bu maclar kanimca cok istisnai maclar.
eray muslera kadar iyi bir kaleci mi? en azindan simdilik degil bunu net bir sekilde soyleyebiliyoruz. guven veren bir kaleci mi, e o da degil tam olarak. ancak derbi macini belirleyen etmenler takim halinde hazirlanmak, macin bilincinde olmak, psikolojiyi ust duzeyde tutmak. hatta ve hatta demoralizasyon olabilecek en kotu sey.
o yuzden ingilizlerin tabiriyle bu kaleci meselesi, is the least of my worries (endiselerim arasinda en onemsizi).
eray bu mac iyi oynar kotu oynar bilemeyiz. ama bunun uzerinden endiselenmemize, planlar yapmamiza gerek yok. sonucta takim cikar oyle bir top oynar ki, bakarsin eray'a o kadar is dusmez bile.
bizim endiselenmemiz gereken daha oyunsal, daha psikolojik faktorler var. bunlarin cozulmesi, asilmasi daha buyuk onem teskil etmekte.
iste bu da zaten mancini'nin testi.
mac ile ilgili soyleyebilecegim ise, fenerbahce'nin futbolunu, ozellikle alper potuk'suz futbolunu cozumlemek gercekten zor bir is degil. eger ki mancini, gercekten oturakli bir fenerbahce analizi yapmissa, bunu takimdaki liderler ile dogru sekilde paylasmissa, fenerbahce kadikoy'de mars'ta ya da herhangi bir yerde gayet alt edilebilecek bir rakip.
ama yok biz halen bildiklerimizi okuyalim, drogba'ya sisirmeler falan yapalim modundaysak, o zaman problem. dilerim keyifli bir mac olur, sonunda hem skor olarak hem de oyun olarak istediklerimizi ortaya koyabiliriz.
simdi soyle baslayalim ki, biz orada 6-0 yenildigimizde kalede mondragonvardi ki kendisi bence gayet iyi bir kaleciydi, hagi'nin ikinci doneminin ilk macinda rezalet cikacak diye korkarak gittigimiz macta 0-0 bitmisti ve kalede aykut ercetin vardi. bu mondragon'un aykuttan 17 gomlek ustun bir kaleci oldugu gercegini degistirmiyor tabi ki.
demek istedigim sey su, evet kalecilerin maca darbe vurdugu derbiler olabilir (bkz: fevzi tuncay) ancak bu maclar kanimca cok istisnai maclar.
eray muslera kadar iyi bir kaleci mi? en azindan simdilik degil bunu net bir sekilde soyleyebiliyoruz. guven veren bir kaleci mi, e o da degil tam olarak. ancak derbi macini belirleyen etmenler takim halinde hazirlanmak, macin bilincinde olmak, psikolojiyi ust duzeyde tutmak. hatta ve hatta demoralizasyon olabilecek en kotu sey.
o yuzden ingilizlerin tabiriyle bu kaleci meselesi, is the least of my worries (endiselerim arasinda en onemsizi).
eray bu mac iyi oynar kotu oynar bilemeyiz. ama bunun uzerinden endiselenmemize, planlar yapmamiza gerek yok. sonucta takim cikar oyle bir top oynar ki, bakarsin eray'a o kadar is dusmez bile.
bizim endiselenmemiz gereken daha oyunsal, daha psikolojik faktorler var. bunlarin cozulmesi, asilmasi daha buyuk onem teskil etmekte.
iste bu da zaten mancini'nin testi.
mac ile ilgili soyleyebilecegim ise, fenerbahce'nin futbolunu, ozellikle alper potuk'suz futbolunu cozumlemek gercekten zor bir is degil. eger ki mancini, gercekten oturakli bir fenerbahce analizi yapmissa, bunu takimdaki liderler ile dogru sekilde paylasmissa, fenerbahce kadikoy'de mars'ta ya da herhangi bir yerde gayet alt edilebilecek bir rakip.
ama yok biz halen bildiklerimizi okuyalim, drogba'ya sisirmeler falan yapalim modundaysak, o zaman problem. dilerim keyifli bir mac olur, sonunda hem skor olarak hem de oyun olarak istediklerimizi ortaya koyabiliriz.