• 87
    ortada hiçbir şey yokken sessiz takılıp kötü sonuçtan sonra ortalığa doluşan insanlara hep leş kargası gözüyle baktım ama bu sefer gerçekten dayanılacak gibi değil.

    alt tarafı sikik estonya ve andorra'yı-tamam bir de orta düzeyde bir takım olan romanya'yı-yendik ve hollanda kapılarına dayandık, eyvallah. maç öncesinde ortamda kirlilik yaratmamak için pek konuşmadım, gerçi konuşsam da önceki yazılarımdan ne söyleyeceğim aşağı yukarı bellidir ama futboldan gerçek anlamda anlayıp sezon başından beri fatih terim'i izleyen, hadi onu da geçtim maçtan önce ilk on birleri gören aklı başında herkes bu maçı siksen kazanamayacağımızın ayın on beşi gibi parıl parıl ortada olduğunu anlardı.

    çift forvet, sol bekte tünel olma potansiyeli on üzerinden dokuz olan hasan ali, doğru düzgün ilk milli maçına çıkan olcan falan filan. hollanda da kendi kendini yağlamış, üzerine rahat bir şeyler giymiş, hatta tütsü yakıp yatağa uzanmış bizi bekliyordu sanki.

    tamam hepimiz az veya çok milli duygulara sahibiz ama olmaz. bu iş olmaz yani akıl var mantık var. ben fatih terim'i çok severim ama ismini bir kenara koyup x hocasının son bir iki ay içerisinde bulunduğu taktiksel eğilimleri göz önüne alırsak işi son dakikalarda taşağa bağlayan hollanda'nın farkı nasıl kaçırdığını ve en iyi şartlarda bile bu maçı ancak rüyalarda kazanabileceğimizi anlayacağız da maksat yeşeren umutlar gocunmasın, sıkıntıdan beli bükülen millet biraz sevinir gibi olsun vs.

    o değil de sahada umut, burak, sneijder, selçuk, semih, kenarda imparator; ne ilginç maç oldu lan...
App Store'dan indirin Google Play'den alın