3750
taa başından beri fatih terim'i istememiş ama başta ali dürüst olmak üzere bazı ağır topların fatih terim'de ısrar etmesiyle fatih terim'le çalışmak zorunda kalmıştır. bu başkanlığa ilk geldiği günden beri ortada olan bir gerçek. ilk fırsatta fatih terim'in ipini çekmek istemesi ise ona karşı olan samimiyetsizliğinden anlaşılıyordu fakat fatih terim'in ön görülemeyen muhteşem başarısından sonra bu düşüncesin bastırmak zorunda kaldı.
fatih terim çocuk değil. karşısındaki insanlarda daha iyi biliyor futbolu ve insan ilişkilerini. kendisine olan samimiyetsiz davranışları ve istememezlikleri çok iyi görüyordu. bu yüzden mutsuz oluyor ve medyaya üstü kapalı mesajlar vermekten geri durmuyordu. sonuçta o hiçbir zaman içine atan birisi olmadı. tarzı bu.
milli takımın başındaki hoca gidince tff yönetimi yine acil durumlarda camı kırdı ve fatih terim ismi gündeme geldi. nezaketen ünal başkanın iznini istediler. doğru bir davranıştı bu ama ünal başkan için kaçırılmayacak bir fırsattı. izin vermese tüm bu sorunlar ortadan kalkacakken izin verdiler. ister 4 maçlık olsun ister 40 maçlık. bir kere izin verdin mi o iş gider. anayasa bir kere delinmekle birşey olmaz demişlerdi zamanında. ünal başkan bunu görebilecek kadar zeki birisi olduğundan bilerek izin verdi. sonuçta fatih terim'le yolları ayırmak için fırsattı bu.
fatih terim kendisine olan ilgiden memnundu. kim memnun olmazdı ki? sonuçta çalıştığı yönetim kendisini benimsememiş ve samimi değildi. o da her ihtimale karşı kendisine bir koz yarattı. bakın beni istemiyorsanız ben yerde iş bulurum, benim işim hazır demeye getiriyordu.
ünal başkan ve şürekası fatih terim'e sormadan sözleşmesini 2 yıllık uzatma teklifi kararını almıştı. iyide abicim kime sordunuz? fatih terim galatasaray'a muhtaç mı ki ona sormadan ona lütfediyorsunuz?
dün oldu ve galatasaray geleneklerine zarar geldiği için sözleşmesini fesh ettik dedi. yahu arkadaş galatasaray'in geleneklerine olayn muhattabına sormadan sözleşme uzatmak var mı? kulübün en önemli isimlerine eleman diyerek aşağılama var mı? futbolcuya diyebilirsiniz ama yaşını başına almış, kazanmadık başarı bırakmamış, galatasaray'ı bugünlere getiren imparatora eleman denir mi? sen kimsin ki imparator'a eleman diyebiliyorsun? ne verdin bu kulübe?
madem kurumsallaşacağız dedin o zaman niye hergün basına demeçler veriyorsun? liverpool kulübünün başkanının adı bilinmiyor, manu'nun ki bilinmiyor ve bu tür takımların başkanlarının adı bilinmiyorken sen hergün demeçler verip şov yapıyorsun. bu nasıl kurumsallaşma aysal efendi? yoksa bu aysallaşma mı?
ha unutmadan eski yönetim kurulunda ne kadar muhalif adam varsa gönderdin. galatasaray'ın geleneklerinde çok seslilik vardır, tek seslilik değil. bu da benden bir hatırlatma.
10 sene sonra seni kimse hatırlamaz ama imparator ilelebet hatırlanacaktır.
biraz samimiyet ünal başkan, biraz samimiyet.
fatih terim çocuk değil. karşısındaki insanlarda daha iyi biliyor futbolu ve insan ilişkilerini. kendisine olan samimiyetsiz davranışları ve istememezlikleri çok iyi görüyordu. bu yüzden mutsuz oluyor ve medyaya üstü kapalı mesajlar vermekten geri durmuyordu. sonuçta o hiçbir zaman içine atan birisi olmadı. tarzı bu.
milli takımın başındaki hoca gidince tff yönetimi yine acil durumlarda camı kırdı ve fatih terim ismi gündeme geldi. nezaketen ünal başkanın iznini istediler. doğru bir davranıştı bu ama ünal başkan için kaçırılmayacak bir fırsattı. izin vermese tüm bu sorunlar ortadan kalkacakken izin verdiler. ister 4 maçlık olsun ister 40 maçlık. bir kere izin verdin mi o iş gider. anayasa bir kere delinmekle birşey olmaz demişlerdi zamanında. ünal başkan bunu görebilecek kadar zeki birisi olduğundan bilerek izin verdi. sonuçta fatih terim'le yolları ayırmak için fırsattı bu.
fatih terim kendisine olan ilgiden memnundu. kim memnun olmazdı ki? sonuçta çalıştığı yönetim kendisini benimsememiş ve samimi değildi. o da her ihtimale karşı kendisine bir koz yarattı. bakın beni istemiyorsanız ben yerde iş bulurum, benim işim hazır demeye getiriyordu.
ünal başkan ve şürekası fatih terim'e sormadan sözleşmesini 2 yıllık uzatma teklifi kararını almıştı. iyide abicim kime sordunuz? fatih terim galatasaray'a muhtaç mı ki ona sormadan ona lütfediyorsunuz?
dün oldu ve galatasaray geleneklerine zarar geldiği için sözleşmesini fesh ettik dedi. yahu arkadaş galatasaray'in geleneklerine olayn muhattabına sormadan sözleşme uzatmak var mı? kulübün en önemli isimlerine eleman diyerek aşağılama var mı? futbolcuya diyebilirsiniz ama yaşını başına almış, kazanmadık başarı bırakmamış, galatasaray'ı bugünlere getiren imparatora eleman denir mi? sen kimsin ki imparator'a eleman diyebiliyorsun? ne verdin bu kulübe?
madem kurumsallaşacağız dedin o zaman niye hergün basına demeçler veriyorsun? liverpool kulübünün başkanının adı bilinmiyor, manu'nun ki bilinmiyor ve bu tür takımların başkanlarının adı bilinmiyorken sen hergün demeçler verip şov yapıyorsun. bu nasıl kurumsallaşma aysal efendi? yoksa bu aysallaşma mı?
ha unutmadan eski yönetim kurulunda ne kadar muhalif adam varsa gönderdin. galatasaray'ın geleneklerinde çok seslilik vardır, tek seslilik değil. bu da benden bir hatırlatma.
10 sene sonra seni kimse hatırlamaz ama imparator ilelebet hatırlanacaktır.
biraz samimiyet ünal başkan, biraz samimiyet.
