3
fazladan sinir, fazladan stres, fazla ve gereksiz bilgiye maruz kalmak; ve en önemlisi olayı haddinden fazla ciddi, karmaşık, neredeyse akademik boyutlarda yaşamak.
442 olmuş 4213 olmuş, filanca futbolcunun aylık ödemeleri kulübün bütçe planına ne kadar etki yapmış, hangi oyun felsefesi bizim kadroya daha iyi uyum sağlamış, bu adamın maliyeti o kadar yapar mıymış, falanca menejer transfer görüşmesi için filanca otele giriş yapmış, öğle yemeğinde başkanın uzattığı tuzluğu hoca almamış derken kafayı sıyırıp akıl ve ruh sağlığından olmak çok olasıdır.
internet üzerinde yaşanan rekabete, sidik yarışına, küfürleşmelere, skorlara göre sırası gelenin yapıp maruz kalınca diğerleri suçladığı paylaşımlara, bütün bu hengameye bağlı öfke krizlerine girmedim bile...
halbuki acaba çok mu uzak hayallerim var acaba, bilemiyorum...
- bir maç günü gerçekten sadece o doksan dakikada olacakları düşünerek uyanmak
- top kaleye giderken o saf heyecanı her seferinde hissedebilmek
- maçı kaybedince birilerine saydırmadan önce kaybetmek denen şeyi hissetmek
- o gün maç yoksa olayı "bugün iki antreman varmış" yüzeyselliğinde geçip gidebilmek
- rüyanda kendini o sahanın içinde parçalıyla görebilmek, göğsünde yumuşattığın topu fener/beşiktaş kalesine illa ki akıl almaz bir vuruşla atıp şampiyonluğu getirmek gibi...
442 olmuş 4213 olmuş, filanca futbolcunun aylık ödemeleri kulübün bütçe planına ne kadar etki yapmış, hangi oyun felsefesi bizim kadroya daha iyi uyum sağlamış, bu adamın maliyeti o kadar yapar mıymış, falanca menejer transfer görüşmesi için filanca otele giriş yapmış, öğle yemeğinde başkanın uzattığı tuzluğu hoca almamış derken kafayı sıyırıp akıl ve ruh sağlığından olmak çok olasıdır.
internet üzerinde yaşanan rekabete, sidik yarışına, küfürleşmelere, skorlara göre sırası gelenin yapıp maruz kalınca diğerleri suçladığı paylaşımlara, bütün bu hengameye bağlı öfke krizlerine girmedim bile...
halbuki acaba çok mu uzak hayallerim var acaba, bilemiyorum...
- bir maç günü gerçekten sadece o doksan dakikada olacakları düşünerek uyanmak
- top kaleye giderken o saf heyecanı her seferinde hissedebilmek
- maçı kaybedince birilerine saydırmadan önce kaybetmek denen şeyi hissetmek
- o gün maç yoksa olayı "bugün iki antreman varmış" yüzeyselliğinde geçip gidebilmek
- rüyanda kendini o sahanın içinde parçalıyla görebilmek, göğsünde yumuşattığın topu fener/beşiktaş kalesine illa ki akıl almaz bir vuruşla atıp şampiyonluğu getirmek gibi...
