2695
o günleri tekrar düşünüyorum da, bu adam için aklıma gelen en uygun tanım "olmayacak dua"dır herhalde. bizse amin demiştik bir yaz günü..
bizim ondan beklediğimiz çok şey vardı. beklediklerimizin kimisi onun yapabilecekleri şeyler olmasına karşın bazı beklediklerimizin de elano ile uzaktan yakından alakası yoktu..
mesela biz istedik ki lincoln gibi olsun. 2008-2009 lincoln gibi olamazdı.. hele de elano gibi oyun stili olarak çok farklı bir oyuncu..
biz istedik ki arkasında orta saha olmadan 10 numara oynasın. orta sahaya gelip top almaya çalışmaktan ya da rakip oyuncuları karşılamaya çalışmaktan hücum oynayamadı adam akıllı.
takımı sırtlamasını istedik, kritik anlarda ortaya çıkıp maçı kazandırmasını istedik. ne elano böyle bir oyuncuydu, ne de takım arkadaşları onu yeterince benimseyip ona böyle bir ortam sağladı. elbette yine de çıkıp kendisini kabullendirmeliydi ama diyorum ya; böyle bir oyuncu değildi bu adam.
kendisinin bize gelişi hata. kendisinin, menajerinin, adnanların, haldun'un.. hepsinin hatası var biraz.
bizim beklentilerimizi karşılayacak bir oyuncu değildi. şu dönemki kadroda olsa karşılar mı, yine karşılamaz.
ancak ne güzel bak, brezilya'da gayet iyi oynuyor. uzaklardan müthiş şutlar, vs... takımla kimyası uyuşursa iyi bir katkı verir.
keşke zamanında daha az donuk olsaydı, ara sıra maçın içine girmeye çalışsaydı. takım arkadaşlarına sataşsaydı.. en azından takımdaki yanlışlar görülürdü. bazen kavga iyidir, takım daha iyi olurdu belki.
kendisinin, el comandante hagi'nin 2. kez teknik direktörlüğümüze geldiğinde çıktığı ilk maç olan kadıköy'deki derbide* pino'ya orta sahadan ayağının dışı ile attığı pası hep hatırlayacağım. o sezon misimovic'in getirilmesi ile 2. planda kalsa da hagi'nin ilk maçtan itibaren elano'nun üzerine düşmesi ve misi ile yıldızının barışmaması üzerine ön plana çıkmış ve o maçta da güzel oynamıştı. 09-10 sezonu başlarındaki kayserispor maçında uzaktan attığı gol de müthişti. onu da ekleyelim buraya..
plansız kadro kurulmasının, yıldız oyuncu transferi modasının kurbanıdır. hiç gelmemesi gereken adamdı.
ulan adnanlar..
hey gidi günler..
bizim ondan beklediğimiz çok şey vardı. beklediklerimizin kimisi onun yapabilecekleri şeyler olmasına karşın bazı beklediklerimizin de elano ile uzaktan yakından alakası yoktu..
mesela biz istedik ki lincoln gibi olsun. 2008-2009 lincoln gibi olamazdı.. hele de elano gibi oyun stili olarak çok farklı bir oyuncu..
biz istedik ki arkasında orta saha olmadan 10 numara oynasın. orta sahaya gelip top almaya çalışmaktan ya da rakip oyuncuları karşılamaya çalışmaktan hücum oynayamadı adam akıllı.
takımı sırtlamasını istedik, kritik anlarda ortaya çıkıp maçı kazandırmasını istedik. ne elano böyle bir oyuncuydu, ne de takım arkadaşları onu yeterince benimseyip ona böyle bir ortam sağladı. elbette yine de çıkıp kendisini kabullendirmeliydi ama diyorum ya; böyle bir oyuncu değildi bu adam.
kendisinin bize gelişi hata. kendisinin, menajerinin, adnanların, haldun'un.. hepsinin hatası var biraz.
bizim beklentilerimizi karşılayacak bir oyuncu değildi. şu dönemki kadroda olsa karşılar mı, yine karşılamaz.
ancak ne güzel bak, brezilya'da gayet iyi oynuyor. uzaklardan müthiş şutlar, vs... takımla kimyası uyuşursa iyi bir katkı verir.
keşke zamanında daha az donuk olsaydı, ara sıra maçın içine girmeye çalışsaydı. takım arkadaşlarına sataşsaydı.. en azından takımdaki yanlışlar görülürdü. bazen kavga iyidir, takım daha iyi olurdu belki.
kendisinin, el comandante hagi'nin 2. kez teknik direktörlüğümüze geldiğinde çıktığı ilk maç olan kadıköy'deki derbide* pino'ya orta sahadan ayağının dışı ile attığı pası hep hatırlayacağım. o sezon misimovic'in getirilmesi ile 2. planda kalsa da hagi'nin ilk maçtan itibaren elano'nun üzerine düşmesi ve misi ile yıldızının barışmaması üzerine ön plana çıkmış ve o maçta da güzel oynamıştı. 09-10 sezonu başlarındaki kayserispor maçında uzaktan attığı gol de müthişti. onu da ekleyelim buraya..
plansız kadro kurulmasının, yıldız oyuncu transferi modasının kurbanıdır. hiç gelmemesi gereken adamdı.
ulan adnanlar..
hey gidi günler..
