1863
kadro yapılanmasıyla ilgili birkaç şey karalamak istediğim takım.
şimdi öncelikle yerlileri ele alırsak; elde engin, ender, can, göksenin, cenk, sinan, ersin, furkan gibi bir liste oluyor. bu oyunculardan can tam olarak rotasyon oyuncusu değil, şu an için olamaz da. hani kopan maçlarda 3-5 dakika oynar. göksenin işin savunma konusunda istekli gibi görünse de hücumda çok zayıf. ayrıca savunmasıyla öne çıkan bir oyuncu için uzun süreli sakatlıklar net olarak büyük bir tehlikedir. bunun yanı sıra engin'in nasıl döneceği, daha doğrusu döneceği soru işareti. sinan da atletik, arzulu bir kardeşimiz ama fark yaratabilen bir isim değil. cenk kariyer sezonunu geçirdi belki ama şutu dışında çok bir özelliği yok. ersin'e laf eden taşa döner, furkan da kendini geliştirmeli ama şu an gayet iyi düzeyde bence.
yabancılara gelirsek arroyo, gordon, marko paşa, macvan dörtlüsü kalıyor. euroleague için düşünüldüğünde arroyo'nun zayıf kalabilme olasılığı var çünkü karşısında dixon, mahija veya kenan sipahi değil diamantidis, huertas, bobby brown, pargo falan olacak. bunun yanı sıra gordon iki ucu boklu değnek. eli ısındığında maç kazandırabiliyor ama bazen aşırı saçmalıyor ve kendisini sezon içinde koç dahil dizginleyebilen olmadı maçlarda. marko elbet iyi bir isim ama hücumdaki skor katkısı tartışılır. macvan'a ben çok güveniyordum, beni çok üzdü.
elimizdeki oyuncuların bireysel olarak zaafları olmasına rağmen geçen sezon takım olarak bu zaafları çok iyi kapattık. arroyo'nun savunmasını gordon'la dengeledik, marko'dan gelmeyen sayı katkısına ndong müdahele etti, furkan'dan tam yararlanamadığımız yerlerde ersin ağırlığını koydu. bunlar güzel şeyler ve bizi şampiyon yapan da bu zaten. savunma yapmayı seven, sert oynayan, hücumda tempolu, topu paylaşan ve istekli oynayan bir takımız.
bizi şampiyon yapan basketbolumuz euroleague için de ümit verdi elbet ama bu sezon ligdeki takımların yaptığı hamleler ve euroleague kuraları belli olunca biraz daha takviye şart takıma, belli oldu. banvit'ten itoudis hamlesinden sonra eliyahu hamlesi de gelecek deniyor ki çok önemli bir isim kendisi bence. ayrıca kerem gönlüm, serhat çetin falan diyorlar. e fener deseniz obradovic başlı başına bir tehlike ki eğer fenerbahçe gözünü kararttıysa transfer sağlam para ayırıp boy-out'la kaymakoğlu falan gelebilir bir ihtimal takımlarına. biz de ona göre oynamalıyız oyunu.
euroleague kurası elbet güzel kura ama sonuç olarak euroleague oynuyorsunuz ve takviyeleriniz de ona göre olmalı. ben sağlam takviyelerle final-four bile yapabileceğinizi düşünüyorum.
euroleague demişken ayrı bir paragraf açalım, daha önce de yazdığım gibi bu sezon pekçok takım bütçesinde revizyona gidiyor. bu revizyonu hal-i hazırda yapmış olan panathinaikos ve olympiacos'un yanına siena, khimki, efes ve rytas da eklendi. son 4-5 yıla baktığınızda büyük aksilikler dışında hep top8 içinde olan siena, panathinaikos ve olympiacos üçlüsünün böyle bir yola başvurması elbette bizim için bir fırsat ve bunu iyi kullanmayız. tabi bu fırsat doğmuşken bütçede artışa giden bu sezonun final four ev sahibi milano, sırp kızılyıldız ve alman takımı bayern de pek unutulmamalı.
şimdi izninizle transfere geçmek istiyorum.
özellikle vassilis spanoulis final four ve euroelague şampyionluğu için bulunmaz hint kumaşı şu an. kendisini parayla ikna edemeyeceğimiz bir gerçek ama yöneticilerle yapacağı görüşmede taraftarın kendisi hakkındaki düşünceleri, kendisine olan sempati ve takım planlamaları fikrini değiştibilecek etkenler. kendisinin takıma katılması sadece saha dışında rating, yapılırsa basketbol forması satışları, kombineler, taraftar demek. saha içine girmeye bile gerek yok.
bunun yanında biraz taktik teknik konuşmak gerekirse ben gordon - macvan ikilisinin gönderilmesi taraftarıyım. gordon belki bu sezon bize çok maç kazandırdı ama aynı oranda da kaybettirebilecek pekçok performans sergiledi. euroleague'de dengesiz oyunculara iş yok ki gordon'un stilinde oynayan bo'nun şu an düştüğü durum da ortada.
macvan ise çok büyük beklentilerle gelmesine karşın bekleneni veremeyenlerden. bu sezon yaşadığımız hayal kırıklıklarının öznesiydi kendisi. bizimle olmayacak yeni sezon büyük ihtimalle.
domercant tam olarak bir soru işareti. bildiğimiz domercant gibi dönerse spanoulis önderliğindeki galatasaray'da çok iş yapar. şutu net, içerde etkili, fundamental olarak çok yüksek bir oyuncu domercant ve belki de olympiacos'u son 2 euroleague sezonu şampiyonu yapan etken olarak spanoulis'in sıkıştığı anlarda yan parçaların devreye girme olayını düşünürsek normal bir domercant + koçun dediği şutu olan 3-4 numara ile birlikte galatasaray'ı özellikle hücumda tutmak çok zor olacaktır.
pota altında elbet ndong'u arayacağız ama yerine tercih edebileceğimiz oyuncu profili de çok önemli. jawai ve sofo gibi set hücumlarında etkili olabilen, potaya yakın top olması gereken ve oyun içi devamlılık konusunda sıkıntılı olan oyuncuları tercih etmememiz gerekir bence. özellikle dong'un playoff sürecinde takım ne zaman sıkışsa gerek post up gerekirse orta mesafe şutlarla oyunu açtığını düşünürsek oraya bu stilde bir oyuncu daha mantıklı olur gibi geliyor. yani oraya aradığımız oyuncu savunmada çok etkili, hücumda üretkenliği olan, az da olsa orta mesafe şutları bulunan ve boş kaldığında pek affetmeyen, ribaundlarda etkili biri olmalı. sofo ve jawai özellikle savunma ve ribaund konusunda belki beklentileri karşılayabilirler ama ben düşünülmesi gereken ilk isimlerin onlar olmaması gerektiğine inanıyorum. oraya daha çok bourisis, milicic, biraz da paul davis düşünülebilir.
4 numaraya gelince. koç 3-4 oynayabilen ve şutu olan uzun deyince herkesin aklına erceg geldi ve başka bir isim de pek gelmiyor zaten. yukarıda bahsettiğim gibi üç numarada oynayabilen bir pf istememizin sebebi marko - cenk rotasyonundan istenen skor katkısını alamama korkusu olabilir gibi. ben sezon içinde pf olarak dış şutu olan, post up oynayabilen, orta mesafede kolay kolay affetmeyen bir isim olarak barça'dan lorbek'i düşünüyordum. 3 numara oynaması pek görülen bir durum değil ama alma imkanımız varsa lorbek gelsin derim. ayrıca erceg demişken kendisinin euroleague oyuncusu olacağını pek zannetmiyorum çünkü fazla nazik bir kardeşimiz kendisi. eyvallah şutu temiz ama yukarıda hedefleri yüksek tutmuşken erceg ismi pek uygun durmuyor bence. bu arada 5 numarada düşündüğümüz bourisis ismini buraya da yazabiliriz. dış şut olarak çok iyi bir performansı yoktur ve bu bakımdan planları bozabilir belki ama orta mesafe şutu temiz, ribaundlarda çok etkili bir oyuncu bourisis. milicic / bourisis ikilisi pek ribaund vermez.
benim istediğim kadroya gelecek olursak :
spanoulis - ender - engin(u: nasıl döneceği önemli. buraya uygun kontrattan tunçeri, can veya pek ihtimali olmasa da kenan sipahi düşünülebilir)
domercant(u: durumuna göre arroyo da olur. sezon başı domercant'i deneyip olmazsa arroyo'ya dönebiliriz belki) - göksenin - sinan
marko paşa - cenk - *
lorbek - ersin
milicic - furkan - mutlu
6. yabancı olarak iki formül var bende.
1- domdom ile sezona başlayıp yüksek kontrata rağmen gordon 6. yabancı olur. domdom'un durumuna göre sezon ortası arroyo gelebilir.
2- gordon gönderilir, 6. yabancı olarak duruma göre domdom / arroyo dönüşümlü oynar
şu kadronun final four yapmaması için hiçbir sebep yok bence. iyi bir kadro mühendisliği *, takımın sistemi oturtması ve şanssızlık olmaması *. gayet sağlam bir kadromuz olur ki bu takım zaten içerde yenilmiyor, bunun üstüne kolay kolay hiç yenilmez.
şimdi öncelikle yerlileri ele alırsak; elde engin, ender, can, göksenin, cenk, sinan, ersin, furkan gibi bir liste oluyor. bu oyunculardan can tam olarak rotasyon oyuncusu değil, şu an için olamaz da. hani kopan maçlarda 3-5 dakika oynar. göksenin işin savunma konusunda istekli gibi görünse de hücumda çok zayıf. ayrıca savunmasıyla öne çıkan bir oyuncu için uzun süreli sakatlıklar net olarak büyük bir tehlikedir. bunun yanı sıra engin'in nasıl döneceği, daha doğrusu döneceği soru işareti. sinan da atletik, arzulu bir kardeşimiz ama fark yaratabilen bir isim değil. cenk kariyer sezonunu geçirdi belki ama şutu dışında çok bir özelliği yok. ersin'e laf eden taşa döner, furkan da kendini geliştirmeli ama şu an gayet iyi düzeyde bence.
yabancılara gelirsek arroyo, gordon, marko paşa, macvan dörtlüsü kalıyor. euroleague için düşünüldüğünde arroyo'nun zayıf kalabilme olasılığı var çünkü karşısında dixon, mahija veya kenan sipahi değil diamantidis, huertas, bobby brown, pargo falan olacak. bunun yanı sıra gordon iki ucu boklu değnek. eli ısındığında maç kazandırabiliyor ama bazen aşırı saçmalıyor ve kendisini sezon içinde koç dahil dizginleyebilen olmadı maçlarda. marko elbet iyi bir isim ama hücumdaki skor katkısı tartışılır. macvan'a ben çok güveniyordum, beni çok üzdü.
elimizdeki oyuncuların bireysel olarak zaafları olmasına rağmen geçen sezon takım olarak bu zaafları çok iyi kapattık. arroyo'nun savunmasını gordon'la dengeledik, marko'dan gelmeyen sayı katkısına ndong müdahele etti, furkan'dan tam yararlanamadığımız yerlerde ersin ağırlığını koydu. bunlar güzel şeyler ve bizi şampiyon yapan da bu zaten. savunma yapmayı seven, sert oynayan, hücumda tempolu, topu paylaşan ve istekli oynayan bir takımız.
bizi şampiyon yapan basketbolumuz euroleague için de ümit verdi elbet ama bu sezon ligdeki takımların yaptığı hamleler ve euroleague kuraları belli olunca biraz daha takviye şart takıma, belli oldu. banvit'ten itoudis hamlesinden sonra eliyahu hamlesi de gelecek deniyor ki çok önemli bir isim kendisi bence. ayrıca kerem gönlüm, serhat çetin falan diyorlar. e fener deseniz obradovic başlı başına bir tehlike ki eğer fenerbahçe gözünü kararttıysa transfer sağlam para ayırıp boy-out'la kaymakoğlu falan gelebilir bir ihtimal takımlarına. biz de ona göre oynamalıyız oyunu.
euroleague kurası elbet güzel kura ama sonuç olarak euroleague oynuyorsunuz ve takviyeleriniz de ona göre olmalı. ben sağlam takviyelerle final-four bile yapabileceğinizi düşünüyorum.
euroleague demişken ayrı bir paragraf açalım, daha önce de yazdığım gibi bu sezon pekçok takım bütçesinde revizyona gidiyor. bu revizyonu hal-i hazırda yapmış olan panathinaikos ve olympiacos'un yanına siena, khimki, efes ve rytas da eklendi. son 4-5 yıla baktığınızda büyük aksilikler dışında hep top8 içinde olan siena, panathinaikos ve olympiacos üçlüsünün böyle bir yola başvurması elbette bizim için bir fırsat ve bunu iyi kullanmayız. tabi bu fırsat doğmuşken bütçede artışa giden bu sezonun final four ev sahibi milano, sırp kızılyıldız ve alman takımı bayern de pek unutulmamalı.
şimdi izninizle transfere geçmek istiyorum.
özellikle vassilis spanoulis final four ve euroelague şampyionluğu için bulunmaz hint kumaşı şu an. kendisini parayla ikna edemeyeceğimiz bir gerçek ama yöneticilerle yapacağı görüşmede taraftarın kendisi hakkındaki düşünceleri, kendisine olan sempati ve takım planlamaları fikrini değiştibilecek etkenler. kendisinin takıma katılması sadece saha dışında rating, yapılırsa basketbol forması satışları, kombineler, taraftar demek. saha içine girmeye bile gerek yok.
bunun yanında biraz taktik teknik konuşmak gerekirse ben gordon - macvan ikilisinin gönderilmesi taraftarıyım. gordon belki bu sezon bize çok maç kazandırdı ama aynı oranda da kaybettirebilecek pekçok performans sergiledi. euroleague'de dengesiz oyunculara iş yok ki gordon'un stilinde oynayan bo'nun şu an düştüğü durum da ortada.
macvan ise çok büyük beklentilerle gelmesine karşın bekleneni veremeyenlerden. bu sezon yaşadığımız hayal kırıklıklarının öznesiydi kendisi. bizimle olmayacak yeni sezon büyük ihtimalle.
domercant tam olarak bir soru işareti. bildiğimiz domercant gibi dönerse spanoulis önderliğindeki galatasaray'da çok iş yapar. şutu net, içerde etkili, fundamental olarak çok yüksek bir oyuncu domercant ve belki de olympiacos'u son 2 euroleague sezonu şampiyonu yapan etken olarak spanoulis'in sıkıştığı anlarda yan parçaların devreye girme olayını düşünürsek normal bir domercant + koçun dediği şutu olan 3-4 numara ile birlikte galatasaray'ı özellikle hücumda tutmak çok zor olacaktır.
pota altında elbet ndong'u arayacağız ama yerine tercih edebileceğimiz oyuncu profili de çok önemli. jawai ve sofo gibi set hücumlarında etkili olabilen, potaya yakın top olması gereken ve oyun içi devamlılık konusunda sıkıntılı olan oyuncuları tercih etmememiz gerekir bence. özellikle dong'un playoff sürecinde takım ne zaman sıkışsa gerek post up gerekirse orta mesafe şutlarla oyunu açtığını düşünürsek oraya bu stilde bir oyuncu daha mantıklı olur gibi geliyor. yani oraya aradığımız oyuncu savunmada çok etkili, hücumda üretkenliği olan, az da olsa orta mesafe şutları bulunan ve boş kaldığında pek affetmeyen, ribaundlarda etkili biri olmalı. sofo ve jawai özellikle savunma ve ribaund konusunda belki beklentileri karşılayabilirler ama ben düşünülmesi gereken ilk isimlerin onlar olmaması gerektiğine inanıyorum. oraya daha çok bourisis, milicic, biraz da paul davis düşünülebilir.
4 numaraya gelince. koç 3-4 oynayabilen ve şutu olan uzun deyince herkesin aklına erceg geldi ve başka bir isim de pek gelmiyor zaten. yukarıda bahsettiğim gibi üç numarada oynayabilen bir pf istememizin sebebi marko - cenk rotasyonundan istenen skor katkısını alamama korkusu olabilir gibi. ben sezon içinde pf olarak dış şutu olan, post up oynayabilen, orta mesafede kolay kolay affetmeyen bir isim olarak barça'dan lorbek'i düşünüyordum. 3 numara oynaması pek görülen bir durum değil ama alma imkanımız varsa lorbek gelsin derim. ayrıca erceg demişken kendisinin euroleague oyuncusu olacağını pek zannetmiyorum çünkü fazla nazik bir kardeşimiz kendisi. eyvallah şutu temiz ama yukarıda hedefleri yüksek tutmuşken erceg ismi pek uygun durmuyor bence. bu arada 5 numarada düşündüğümüz bourisis ismini buraya da yazabiliriz. dış şut olarak çok iyi bir performansı yoktur ve bu bakımdan planları bozabilir belki ama orta mesafe şutu temiz, ribaundlarda çok etkili bir oyuncu bourisis. milicic / bourisis ikilisi pek ribaund vermez.
benim istediğim kadroya gelecek olursak :
spanoulis - ender - engin(u: nasıl döneceği önemli. buraya uygun kontrattan tunçeri, can veya pek ihtimali olmasa da kenan sipahi düşünülebilir)
domercant(u: durumuna göre arroyo da olur. sezon başı domercant'i deneyip olmazsa arroyo'ya dönebiliriz belki) - göksenin - sinan
marko paşa - cenk - *
lorbek - ersin
milicic - furkan - mutlu
6. yabancı olarak iki formül var bende.
1- domdom ile sezona başlayıp yüksek kontrata rağmen gordon 6. yabancı olur. domdom'un durumuna göre sezon ortası arroyo gelebilir.
2- gordon gönderilir, 6. yabancı olarak duruma göre domdom / arroyo dönüşümlü oynar
şu kadronun final four yapmaması için hiçbir sebep yok bence. iyi bir kadro mühendisliği *, takımın sistemi oturtması ve şanssızlık olmaması *. gayet sağlam bir kadromuz olur ki bu takım zaten içerde yenilmiyor, bunun üstüne kolay kolay hiç yenilmez.