• 14
    sene 87-88. türkiye de ilkokul a gidiyorum. anam babam gurbette, isviçre de çalisiyor. hasretlik çekmek ne dir, çok iyi bilirim. neyse, o ayri dava..

    radyo dan maç izliyorum. evet izliyorum, diinlemiyorum, adeta ya$iyorum maçi. çekyat tepesine koymu$um radyoyu anten yüksekte daha iyi çekiyo diye, pür dikkat dinliyorum. maç gençlerbirligi maçi olmasi lazim, tam emini degilim. aklimda gençlerbirligi kalmi$.

    ayriyeten o gün isviçre den aile dostlarimiz var evde. babannem, oglum bak falanca amcanlar gelmi$, selam getirmi$ler annenden, babandan..

    ben hiç oralikli degilim, gol yemi$ik, gerideyiz ve son dakikalar oynaniyo, derken "mikrofanlarimiz tekrardan galatasaray... maçinda" diyor spiker ve ben aci haberi aliyorum. maglup oluyoruz. ben yerlerdeyim, kafami duvarlara vuruyorum.

    bizim misafirler tabii ki $okta. buraya isviçre ye geldiklerinde bizimkilere yumurtlami$lar hemen, sizin büyük oglan fanatik olmu$, cimbom yenilince kafasini duvarlara vuruyor diye.

    i$te 80ler den bir anim daha.

    radyo dan maç dinlemek (izlemek) bamba$ka bir duygu idi. $imdi bazen iphone dan dinliyorum ama ayni tadi alamiyorum..
App Store'dan indirin Google Play'den alın