gökhan inler

napoli 3-6-1 diyebileceğimiz bir bir sistem ile oynuyor. orta sahalarının merkezinde, ikisi full ofansif, ikisi çift yönlü olmak üzere dört oyuncu var. top rakibe geçtiğinde, gökhan inler stoperlerin önüne çekilip kesicilik görevi üstleniyor; topu napoli aldığında ise gökhan merkezden driblinge kalkan, çift yönlü oyuncu oluyor. udinese'deyken tam ön liberoydu, napoli'de görev tanımı biraz karmaşıklaştı ve çift yönlülüğe kaydı. iki mevkide de başarı ile görev yapmışlığı var.

selçuk inan'ın yanına tandem oyuncusu olarak gelecekse, "iyi bir transfer" olur; selçuk inan - hamit altıntop tandeminin arkasına ön libero olarak gelecekse, "yapılabilecek en iyi transfer" olur. ön libero olarak zaafı yok; yırtıcı, enerjik, top çalma oranı çok yüksek, hava toplarına hakim ve öyle çok faullü bir oyunu da pek yok. bir ön liberonun olması gerektiği kadar sert, fazlası değil.

çift yönlü orta saha oyuncusu olarak ise, şutlarını hepimiz biliyoruz. pasları için öyle ahım-şahım diyemem ama, kolay kolay top kaybı yapmıyor ve topla süratlenip adam geçebiliyor olması da bizim için avantaj. orta sahamızda hızlı mesafe kateden oyuncu yok çünkü.

benim anlamadığım; gökhan inler transferi, yatmış olan alper potuk transferine alternatif olarak mı düşünülüyor? eğer alper fenerbahçe'ye gittiği için gökhan inler transferi girişiminde bulunulduysa; yıllar önce roque junior'u alamayıp rigobert song'u transfer edişimiz gibi olacak demektir, çünkü gökhan çok daha iyi. bir kere alper ön libero değil amk...