resim
Yıldırım Demirören
Görev:Başkan
Takım:-
Yaş:60
Uyruk:Türkiye
  • 1158
    bu adamın daha beşiktaş başkanı olduğu ilk gün ne olacağı belliydi. ve bu adam tam tamına 8 yıl beşiktaş başkanlığı yaptı. bu adamın başkanlık dönemindeki 8 yılda beşiktaş'ın elle tutulur tek başarısı 1 adet lig kupası. elbette araya serpiştirilmiş türkiye kupaları var ama beşiktaş sadece kazandığı türkiye kupalarıyla övünecek kadar küçük bir camiaysa bir şey diyemem.

    neyse, yıldırım demirören döneminde beşiktaş tarihinin en kötü dönemlerini yaşadı. yetmedi tarihinin en büyük utançlarını da yaşadı. sportif başarısızlığı geçtim; -bakın; bir kulüp başkanı ve/veya yöneticisinin asli görevi kulübünü sportif başarıya götüren hamlelerde bulunmaktır. nihayetinde büyük spor kulüplerinde sonucu sportif başarıya çıkmayan hiç sistem başarılı değildir. ve evet işte buna rağmen konuya sportif başarısızlığı geçtim diye başlıyorum, zira bu adamın beşiktaş'a yaşattıklarını en azılı beşiktaş düşmanı bile yaşatamazdı.- döneminde beşiktaş ekonomisinde büyük gedikler açıldı. sadece taraftarı avutmaya yönelik yapılan büyük yıldız transferleri kulübün ekonomisini batırdı. öyle ki; ülkenin en köklü 3 takımından biri olan beşiktaş'ı, uefa, avrupa kupalarına almadı. bundan daha büyük bir utanç olabilir mi? olmaz demeyin; olur. yine bu adamın döneminde beşiktaş'ın adı şike skandalıyla anıldı. dava sonucunda beşiktaş asbaşkanı serdal adalı ve beşiktaş teknik direktörü tayfur havutçu 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. bitti mi? bitmedi. ayrıca bugün uefa'nın şikeyle ilgili beşiktaş'a ceza vermesi gündemde... sonra noldu? hiçbir şey. beşiktaş camiasında değişen hiçbir şey olmadı. bir gün "yıldırım demirören yeter" diye bağıran beşiktaş'ın çarşısı ertesi hafta "iki kupayı unutma vefasızlık yapma" diye pankart açtı. bir gün demirören'i istifaya davet eden beşiktaş taraftarı hafta içi gelen 1-2 yıldız transferinden sonra "çıldırt bizi demirören" diye bağırdı. federasyon başkanı istifa etmek zorunda kalmasa yıldırım demirören beşiktaş'taki başkanlığını paşalar gibi devam ettirecekti. kimse de çıkıp buna bir şey demeyecekti/diyemeyecekti.

    utanın! efsane başkanınız süleyman seba'nın nasıl gönderildiğini hatırlıyoruz. serdar bilgili'nin nasıl kaçarak başkanlığı bıraktığını hatırlıyoruz. sinan engin'leri yediği naneleri çok iyi biliyoruz.

    2008 yılında yıldırım demirören "beşiktaş'a 100 milyon tl para verdim. bu para çoluğumun çocuğum rızkı ve bu parayı sadece borç olarak verdim, geri alacağım" dedi. 2008'de diyorum bak, tee 2008'de. çoluğunun çocuğunun rızkını geri alacakmış. oysa çoluğunun çocuğunun rızkından kesip bir formaya 80-100 tl bayılanlar paralarını geri istemiyor. çünkü onlar gerçek beşiktaşlılar. onların karşılık olarak bekledikleri sadece formanın hakkını verebilecek futbolcular, onların karşılık olarak bekledikleri sadece başarı. ve onların karşılık olarak bekledikleri; "dur kulübüme yardım olsun" diye aldığı formaların, kombinelerin, vs.lerin paralarının doğru transferlere harcanması. şimdi sen başkanlık yaptığın süre zarfında yanlış hamlelerle milyonlarca dolar tazminat ödeyeceksin, yanlış transferlere milyonları saçacaksın, yanlış hareketlerle koskoca beşiktaş camiasının prestijini sarsacaksın, ayrıca beşiktaş başkanlığı yaparak elde ettiğin şanı ve yaptığın reklamı görmezden geleceksin ve çıkıp utanmadan diyeceksin ki; "ama sonunda tabii ki ana parayı geri alacağım.. bu para benim çocuklarımın parası takdir edersiniz ki."

    beşiktaş'ta bunlar yaşanırken paralel evrende, galatasaray'da, adnan polat'ın kalemini kırdı galatasaray taraftarı ve camiası. hem de bunların yanında çok daha hafif sebeplerden dolayı.

    peki sen ne yaptın be hey beşiktaş taraftarı? be hey büyük çarşı? beşiktaş'ta, o canınız kadar sevdiğinizi söylediğiniz beşiktaş'ta bunlar yaşanırken sen naptın? yoksa sen severken sadece kendini mi yüceltirsin?

    toplumsan olaylara duyarlılığıyla bilinen, özellikle son gezi parkı direnişyle iyice gündeme gelen beşiktaş'ın çarşı'nda son 4-5 yılda sadece rant yüzünden 2 beşiktaş taraftarı öldürüldü. beşiktaş'ın büyük çarşı'sı yıldırım demirören gibi bir ismin senelerce beşiktaş'ı sömürmesine, onu da geçtim beşiktaş'ın adını yerle bir etmesine cılız sesler dışında ses çıkaramadı.

    şimdi kime ne masal anlatıyorsunuz?
App Store'dan indirin Google Play'den alın