selçuk inan

real madrid eşleşmemizin iyi yanlarından biri de oyuncularımızın bu seviyeyi yaşama fırsatını elde etmeleriydi, bizler için de ne durumda olduğumuzu görme şansı olacaktı. maçlara bu bakımdan yaklaştım izlerken, zira televizyondan izlediğimiz real madrid takımıyla ya da o seviyedeki takımlarla ligimizden biz bile olsa olsak herhangi bir takım arasında büyük kalite farkı vardı. harcanan paralara, konuşulan hedeflere hiç bir zaman uymadı bu kalite son yıllarda, bu sezon terim faktörüyle ve aramıza katılan drogba-sneijder ile de en büyük beklentim maçı izlerken o kalite farkını hissetmemekti. her iki maçta da aslanlar sağolsun çok iyi işler yaptılar ve o kalite farkının çok fazla olmadığını, madrid'in bizden sadece bir tık üstte olduğunu kanıtladılar. yani bugün muslera, eboue, melo, riera, sneijder, drogba ve hamit gibi adamlar bizde oynamamış olsa ve madrid kadrosunda görsek şaşırtıcı olmazdı, bazıları oynadı da zaten. kalan 11 oyuncularımız da burak, semih, dany ve selçuk da gayet bizim bu kaliteye yakıştırdığımız adamlardı, bu sebeple çaresiz bir görüntü vermemiz beni çok üzerdi, kafamızdaki takımla gerçek uyuşmuyor diye.

ama her 2 maçtan sonra gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki, takımımızdaki yerlilerden ciddi anlamda o seviyede sırıtmayan tek oyuncu selçuk inan. adam şu an bildiğin sneijder seviyesinde, xabi alonso seviyesinde top oynuyor. barcelonaya koy oynar diye hafif abartılı bir yorum yapılıyordu zaten ama hakikaten bu eşleşmede bunu gösterdi selçuk. semih'in, burak'ın daha bu seviye için hazır olmadığı kabul ama selçuk cidden hazır, cidden top class bir orta saha. günün mutlu eden bir diğer ayrıntısı buydu benim için.