• 199
    sözlük bu sene üniversite sınavına 3. girişim. lise sonda ygs kötü gelince diğer sınava çalışmamıştım doğru dürüst. geçen sene pek parlak olmasa da iyi sayılabilecek bir puan aldım ygs'den. bu sefer lys'ye de çalıştım ama geç başladığımdan yine olmadı.

    çok iyi hatırlıyorum tarih 17 haziran 2012. matematik sınavına tüm konuları bilerek, kendime güvenerek giriyorum ama ne doğru dürüst deneme sınavı çözmüşüm ne de soru. sadece konuları yetiştirebilmişim, ama abartısız söylüyorum her şeyi adım gibi biliyordum. pratik eksikliğinden çok oyaladı sorular tabi, benim daha 20 sorum kalmışken 10 dakika vardı sınavın bitmesine. olmayacağını anladım. babam dışarıda iyi haber bekliyor, sınavın bitmesine 10 dakika kalmış, feci ter basmıştı. neyse çıktım sınavdan, arabada giderken moraller sıfır tabii, babam "artık erzincan'ı erzurum'u yazarız" dedi, çok sinirlenmiştim, bir şey de diyememiştim ama kabullenemedim. neyse deli gibi 1 hafta boyunca edebiyat çalıştım o arada. 24'ünde edebiyat-coğrafya sınavı vardı. evet mal gibi koca sene edebiyat kitabını açmamıştım, o 1 haftalık araya sıkıştırdım onlarca konuyu, yazarı, eseri vs.. tabii ne kadar olacaksa artık... girdik sınava, doğal olarak olmadı. kötü puan almamıştım ama 418'di puanım. ama hukuk istediğimden sadece hukuk yazdık tercihlere.

    edirne'ye gittik bu arada, 1 ay boyunca doğru dürüst evden çıkamadım, hep evdeydim, geç uyuyordum geç kalkıyordum, berbat bir ay geçirdim sınav sonucunu beklerken. bu arada erzincan, erzurum işi aklıma yatmıştı iyice. erzincan kesin gelecek diyordum. tamam diyordum erzincan'a gidicem. açıp şehrin, okulun fotoğraflarına bakıyordum. her yer bağ bahçe tabi. bir yanım bir sene daha kal dese de artık kafaya koydum gidecektim. neyse bir akşam açıklandı sınav. zank diye çıktı "bir yükseköğretim programına yerleşemediniz." haydiii... erzincan olmasa erzurum ikinci öğretim yüzde bir milyon gelecekti bana göre ama olmadı. yarım puanla kaçırdım. sap gibi kaldık ortada. moral falan kalmadı tabii. eve döndük, o moral bozukluğuyla ağustos ayı da yalan oldu, evdeydim yine koca bir ay. sinir dolu, pişmanlıkla, keşkelerle geçti. tüm arkadaşlarım bir yeri kazanıp gitmişti bu arada. hepsini uğurladım tek tek. düşünsene telefon rehberini açıyorsun ve beraber dışarı çıkabileceğin biri yok. berbat bir durum. bir tane bile arkadaşım kalmamıştı. amk sokağa çıktığımda tanıdık surat yoktu lan resmen. kadro değişiyordu, yeni jenerasyon geliyordu ama ben takımın abisi hakan şükür edasıyla hala yerimdeydim.

    neyse her şeye en baştan başladık tabi, dershaneye kaydoldum. geçen senelerde yaptığım hataları yapmadım bu sefer, sonunda 24 mart'ta girdik birinci sınava, iyi geçmişti. ama sınavın bitmesine 1-2 dakika kala aklıma kaydırma yapmış olma ihtimali geldi. o telaşla kontrol etmeye çalıştım ama hepsine bakmaya zaman yetmedi. sınavdan çıktım, iyi geçmişti ama kaydırma yaptım mı diye düşünüp durdum. tam 1 hafta aklımdan çıkmadı, berbat bi duygu lan. stres dolu bir haftadan sonra hiç kimsenin beklemediği bir tarihte, 1 nisan itibariyle açıkladılar sınavı. game of thrones izliyordum dedim bir sözlüğe bakayım. açıklandı falan yazmışlar. heyecandan ne yapacağımı şaşırdım lan, kalbimin böyle attığını hatırlamıyorum. ilk 2 girişimde şifreyi yanlış yazmışım zaten heyecandan.

    allah'a şükürler olsun ki bu sefer tam olarak beklediğim gibi geldi sonuç. çok mutluyum sözlük. her zaman istanbul'u istemiştim. yarın itibariyle lys'ye çalışmaya başlıyorum. bu sefer olacak inşallah.
App Store'dan indirin Google Play'den alın