2522
kendisinin bu takıma alınmasını yanlış bulanlar gerçekten ağır hezeyan içindeler. neymiş? drogba veya burak kesilemezmiş, sneijder de 4-4-2'de oynayamazmış, 4-3-1-2 oynamak zormuş.
kendisi 20 şubat 2013 galatasaray schalke 04 maçına 4-4-2'nin solunda başlamıştı. hatta o maç sol tarafımız ispanya ve hollanda milli takımlarında 10 numara oynamış adamlardı. farfan tarafından delinmesinin sebebi buydu. fakat fatih terim bu riski alabilecek birkaç adamdan biri olduğu için maça öyle başladı. maça 4-4-2 başladık diyoruz fakat, maçı yerinde izleyen biri olarak savunma ve hücumda çok asimetrik dizildiğimizden ve sürekli yer değiştiren bir hücum hattımız olduğundan bahsetmem lazım. öyle ki, ilk golü attıktan sonra herkesin gözüne çarptığı gibi drogba sol tarafa geçti ve sneijder burak'in arkasına sarkık oynadı. bu değişimden çok kısa bir süre sonra hamit'in direkten dönen topu bir dönüm noktası oldu. o top girse, sneijder solda da oynar, drogba ve burak'la da oynar, işte fatih terim farkı, falan filan bambaşka şeyler konuşulacaktı...
bir de üstüne muslera hariç takım olarak berbat bir durumda olduğumuz, rakibin de bilakis aşırı konsantre ve bilenmiş olduğu 2 mart 2013 eskişehirspor galatasaray maçı geldi. o maçta da defansif anlamda hatrı sayılır görevi olan bir sneijder vardı. drogba ve burak yine oyundaydı ve çoğu zaman ikisinden biri sağ çizgiye gelip orta sahayı kalabalıklaştırmamızı sağladılar. oynanılan leş oyuna göre 1 puana sevindik.
bu iki maça bakarak, ben de dahil olmak üzere taktiksel diziliş telaşına girmemiz çok anormal değil aslında. bir anda hepimiz fatih terim oluveriyoruz. şunu şuraya koy, onu şuraya çek, falan filan. ben 3-5-2 üzerine bile düşündüm epey. fakat kendimize itiraf etmemiz gereken bir şey var. menajerlik oyunları vb. şeylerin etkisinden çıkamıyoruz. futbol böyle bir şey değil. sneijder'in alnında amc yazmıyor. soldan içeri oynatınca da yetenekleri bir anda uğur inceman olmuyor. oyun içinde bazı zamanlar istediği yerde topla buluşup direkt skora etki edecek hareketler yapıveriyor. bu bazı zamanları fatih terim inanın müthiş ayarlıyor. eminim bu konuda sneijder'e de insiyatif veriyor. o da rakibin sağ bekine, sağ açığına, ön liberosuna vs. bakarak topu ne zaman solda ne zaman ortada alacağını çok iyi biliyor. gerçekten çok zeki adam.
ben de düşünüp tartınca, bu bazı zamanlar'ın 90 dakikaya fazlaca yayılması için onun tek forvetin arkasında serberst oynaması taraftarıyım açıkçası. bu da drogba veya burak'tan birini kesmek demek. ancak fatih hoca bunu yapmak yerine sneijder'in solda olduğu 4-4-2 görünümlü bir diziliş deniyorsa anlattığım sebeplerle sneijder'in zekasını da kullanıp burak ve drogba'yı da oyunda tutarak sonuca gitmeye çalışıyor. saygım var. *
çünkü biliyorum ki, sneijder bu takıma ne ordu maçını çevirsin diye alındı, ne de sol açık olarak. sneijder bu takımda bir vizyonun göstergesi. dünya çapında iki forvetimizden birden verim alırken kendisinin de oyunun içinde olması takımın zeka ortalamasını ne kadar yükseltiyor ve bu takımın özgüvenini ve oyununu olumlu anlamda ne kadar arttırıyor anlamak gerçekten zor değil, olmamalı.
bu sene ligdeki durumumuzun bu şekilde devam edeceğini, schalke'ye elensek bile başarılı olduğumuzu, seneye de şampiyonlar ligindeki maçlara kadar bu rakamsal diziliş, ot bok ne varsa oturacağını fatih terim de biliyordu. o yüzden sneijder'e 4 yıllık bir yatırım yaptı. eminim ki, bizim aklımızdaki bu oturmamışlığı da bu süre içinde yıkacaktır hoca. lütfen kendisini sow'dan sol çizgi oyuncusu yaratmaya çalışanlarla aynı kefeye koymayın. çünkü, televizyonlarda kadro diziliminde sneijder'in adının yazdığı yer ile sow'un adının yazdığı yerin aynı olmasının hiç bir anlamı yok. arada felsefe ve zeka bakımından dağlar kadar fark var.
edit:imla
kendisi 20 şubat 2013 galatasaray schalke 04 maçına 4-4-2'nin solunda başlamıştı. hatta o maç sol tarafımız ispanya ve hollanda milli takımlarında 10 numara oynamış adamlardı. farfan tarafından delinmesinin sebebi buydu. fakat fatih terim bu riski alabilecek birkaç adamdan biri olduğu için maça öyle başladı. maça 4-4-2 başladık diyoruz fakat, maçı yerinde izleyen biri olarak savunma ve hücumda çok asimetrik dizildiğimizden ve sürekli yer değiştiren bir hücum hattımız olduğundan bahsetmem lazım. öyle ki, ilk golü attıktan sonra herkesin gözüne çarptığı gibi drogba sol tarafa geçti ve sneijder burak'in arkasına sarkık oynadı. bu değişimden çok kısa bir süre sonra hamit'in direkten dönen topu bir dönüm noktası oldu. o top girse, sneijder solda da oynar, drogba ve burak'la da oynar, işte fatih terim farkı, falan filan bambaşka şeyler konuşulacaktı...
bir de üstüne muslera hariç takım olarak berbat bir durumda olduğumuz, rakibin de bilakis aşırı konsantre ve bilenmiş olduğu 2 mart 2013 eskişehirspor galatasaray maçı geldi. o maçta da defansif anlamda hatrı sayılır görevi olan bir sneijder vardı. drogba ve burak yine oyundaydı ve çoğu zaman ikisinden biri sağ çizgiye gelip orta sahayı kalabalıklaştırmamızı sağladılar. oynanılan leş oyuna göre 1 puana sevindik.
bu iki maça bakarak, ben de dahil olmak üzere taktiksel diziliş telaşına girmemiz çok anormal değil aslında. bir anda hepimiz fatih terim oluveriyoruz. şunu şuraya koy, onu şuraya çek, falan filan. ben 3-5-2 üzerine bile düşündüm epey. fakat kendimize itiraf etmemiz gereken bir şey var. menajerlik oyunları vb. şeylerin etkisinden çıkamıyoruz. futbol böyle bir şey değil. sneijder'in alnında amc yazmıyor. soldan içeri oynatınca da yetenekleri bir anda uğur inceman olmuyor. oyun içinde bazı zamanlar istediği yerde topla buluşup direkt skora etki edecek hareketler yapıveriyor. bu bazı zamanları fatih terim inanın müthiş ayarlıyor. eminim bu konuda sneijder'e de insiyatif veriyor. o da rakibin sağ bekine, sağ açığına, ön liberosuna vs. bakarak topu ne zaman solda ne zaman ortada alacağını çok iyi biliyor. gerçekten çok zeki adam.
ben de düşünüp tartınca, bu bazı zamanlar'ın 90 dakikaya fazlaca yayılması için onun tek forvetin arkasında serberst oynaması taraftarıyım açıkçası. bu da drogba veya burak'tan birini kesmek demek. ancak fatih hoca bunu yapmak yerine sneijder'in solda olduğu 4-4-2 görünümlü bir diziliş deniyorsa anlattığım sebeplerle sneijder'in zekasını da kullanıp burak ve drogba'yı da oyunda tutarak sonuca gitmeye çalışıyor. saygım var. *
çünkü biliyorum ki, sneijder bu takıma ne ordu maçını çevirsin diye alındı, ne de sol açık olarak. sneijder bu takımda bir vizyonun göstergesi. dünya çapında iki forvetimizden birden verim alırken kendisinin de oyunun içinde olması takımın zeka ortalamasını ne kadar yükseltiyor ve bu takımın özgüvenini ve oyununu olumlu anlamda ne kadar arttırıyor anlamak gerçekten zor değil, olmamalı.
bu sene ligdeki durumumuzun bu şekilde devam edeceğini, schalke'ye elensek bile başarılı olduğumuzu, seneye de şampiyonlar ligindeki maçlara kadar bu rakamsal diziliş, ot bok ne varsa oturacağını fatih terim de biliyordu. o yüzden sneijder'e 4 yıllık bir yatırım yaptı. eminim ki, bizim aklımızdaki bu oturmamışlığı da bu süre içinde yıkacaktır hoca. lütfen kendisini sow'dan sol çizgi oyuncusu yaratmaya çalışanlarla aynı kefeye koymayın. çünkü, televizyonlarda kadro diziliminde sneijder'in adının yazdığı yer ile sow'un adının yazdığı yerin aynı olmasının hiç bir anlamı yok. arada felsefe ve zeka bakımından dağlar kadar fark var.
edit:imla