5
biz yaralarımızı tedavi edemedikçe; adil bir yargımız yoksa, çok güvercinimiz öldürülür...
"...
arada bir benim çatımda su içerdi, maviydi.
denizin akşamki rengiydi.
üzgün, şaşkın, acılıyım, eksildim gardaş, çocukluğum yandı.
nişangahtaydı, çarmıha germişlerdi nicedir.
yolu yoktu, vurulacaktı,
göz göre göre oldu gardaş, göz göre göre.
..."
http://www.youtube.com/watch?v=JW8_6VcBbe4
şöyle bir açıklama yaparsam ilgi alanımıza girebilir belki editi:
yaralı parmağımızı kesmezsek başkası gelir kolumuzu keser minvalindeki açıklamayı hatırlarız bir çoğumuz. muhteviyatı böyle olmasa da kabaca bu şekilde özetledim bu açıklamayı. şike sürecinde ülke sınırları içerisinde çözüm bulamamız durumunda uefa'nın federasyona ve türkiye kulüplerine ceza vermesi gündeme geldiğinde ünal aysal yapmıştı böyle bir açıklamayı. meydana gelen tüm olumsuzlukların sebebinin aynı şey olduğunu kabul eden kaba bir düşünce içerisindeyim. şike, hesler, yolsuzluklar, artan işsizlik, falan da filan... hepsini önümüze getiren zihniyetin bir olduğunu düşünüyorum. bunların karşısında adil bir yargı olmadığı için, kin ve nefret körüklendiği için şiddetin ve kaba kuvvetin yüceltildiği kanısındayım. diyeceksin ki hala ilgi alanımıza girmedi lan bu entry. şike sürecinde uefa'dan medet umduk, ermeni sorununda fransa'dan ve amerika'dan medet umduk. hrant dink katledilirken bakakaldık öylece... biz yaralı parmağımızı tedavi edemedik, kangren olduk.
bozuk düzende hukuk; küçük sineklerin takılıp kaldığı; büyük sineklerin yarıp geçtiği bir örümcek ağıdır. ya da iktidarın fahişesidir de diyebiliriz. böyle denmiş zaten zamanında.
ha bir de şöyle bir şey var ki; rahmetli hrant dink, yönetici ve oyuncularının büyük kısmı ermeni cemaatinden olan ve onursal başkanlığını süleyman seba'nın yaptığı taksimspor'da forma giymiş bir futbolcudur.
bu da doğrudan copy-paste:
"taksimspor türk futboluna şimdiye kadar birçok isim yetiştirdi: lefter küçükandonyanis, tenekeci garbis, hayri ülgen, çilli mehmet, metin türel, hatta gazeteci onur belge de sarı-kırmızılı formayı giyenlerden.
taksimspor’un ismi bundan dört yıl önce gazete sütunlarında suikasta kurban giden hrant dink’le anılmıştı zira bir futbol tutkunu olan dink de gençlik yıllarında taksimspor’un sarı-kırmızılı formasını giydi. 1982-1983 sezonunda 1 kez a takımla profesyonel maça da çıkan dink, ödemişspor’la oynanan maçta beraberlik golünü attı. lisansında ismi ‘fırat’ olarak geçen dink gazetecilik dönemlerinde takımı yakından takip etti. başkan garo hamamcıyan’ın da yakın dostu olan dink, ne yazık ki çok sevdiği taksimspor’un şampiyonluğunu göremedi…"
http://www.bolsohays.com/...spor-70-yasinda.html
"...
arada bir benim çatımda su içerdi, maviydi.
denizin akşamki rengiydi.
üzgün, şaşkın, acılıyım, eksildim gardaş, çocukluğum yandı.
nişangahtaydı, çarmıha germişlerdi nicedir.
yolu yoktu, vurulacaktı,
göz göre göre oldu gardaş, göz göre göre.
..."
http://www.youtube.com/watch?v=JW8_6VcBbe4
şöyle bir açıklama yaparsam ilgi alanımıza girebilir belki editi:
yaralı parmağımızı kesmezsek başkası gelir kolumuzu keser minvalindeki açıklamayı hatırlarız bir çoğumuz. muhteviyatı böyle olmasa da kabaca bu şekilde özetledim bu açıklamayı. şike sürecinde ülke sınırları içerisinde çözüm bulamamız durumunda uefa'nın federasyona ve türkiye kulüplerine ceza vermesi gündeme geldiğinde ünal aysal yapmıştı böyle bir açıklamayı. meydana gelen tüm olumsuzlukların sebebinin aynı şey olduğunu kabul eden kaba bir düşünce içerisindeyim. şike, hesler, yolsuzluklar, artan işsizlik, falan da filan... hepsini önümüze getiren zihniyetin bir olduğunu düşünüyorum. bunların karşısında adil bir yargı olmadığı için, kin ve nefret körüklendiği için şiddetin ve kaba kuvvetin yüceltildiği kanısındayım. diyeceksin ki hala ilgi alanımıza girmedi lan bu entry. şike sürecinde uefa'dan medet umduk, ermeni sorununda fransa'dan ve amerika'dan medet umduk. hrant dink katledilirken bakakaldık öylece... biz yaralı parmağımızı tedavi edemedik, kangren olduk.
bozuk düzende hukuk; küçük sineklerin takılıp kaldığı; büyük sineklerin yarıp geçtiği bir örümcek ağıdır. ya da iktidarın fahişesidir de diyebiliriz. böyle denmiş zaten zamanında.
ha bir de şöyle bir şey var ki; rahmetli hrant dink, yönetici ve oyuncularının büyük kısmı ermeni cemaatinden olan ve onursal başkanlığını süleyman seba'nın yaptığı taksimspor'da forma giymiş bir futbolcudur.
bu da doğrudan copy-paste:
"taksimspor türk futboluna şimdiye kadar birçok isim yetiştirdi: lefter küçükandonyanis, tenekeci garbis, hayri ülgen, çilli mehmet, metin türel, hatta gazeteci onur belge de sarı-kırmızılı formayı giyenlerden.
taksimspor’un ismi bundan dört yıl önce gazete sütunlarında suikasta kurban giden hrant dink’le anılmıştı zira bir futbol tutkunu olan dink de gençlik yıllarında taksimspor’un sarı-kırmızılı formasını giydi. 1982-1983 sezonunda 1 kez a takımla profesyonel maça da çıkan dink, ödemişspor’la oynanan maçta beraberlik golünü attı. lisansında ismi ‘fırat’ olarak geçen dink gazetecilik dönemlerinde takımı yakından takip etti. başkan garo hamamcıyan’ın da yakın dostu olan dink, ne yazık ki çok sevdiği taksimspor’un şampiyonluğunu göremedi…"
http://www.bolsohays.com/...spor-70-yasinda.html