65
galatasaray mağlubiyetlerinin akabinde bile, sözlük bu kadar çekilmez bir hal almamıştı; fenerbahçe transferi sonrası sözlüğün hali başlığını açacak zeka pırıtılı, objektif arkadaş, ortamda edinilen primden beni de görsün.
ana fikir, bu transferin pek bir şeyi değiştirmeyeceğidir ama ona geçmeden önce, bazı konularda hakkını verelim.
türkiye'ye adam getireceksen, bundesliga ile birlikte, bakacağın ilk yer olan ligue 1'den geldi. fransa ligi'nde oynayabilmek için, ya gücün, ya da çevikliğin çok üst düzey olacak; ikisinin birden "iyi" düzeyde bile olması yetmez. fenerbahçe en azından bunu doğru yapıyor; türkiye'de hollanda ligi çıkışlı adam oynatmaya kalkıp macera aramı... aaa*... neyse, lige uygun bir adam kısacası; burada hakkını verelim.
anlamadığım; nordin amrabat ile ne alakası olduğu. hadi ikisinin de iddialı olduğu alan bilek ve asist(olursa bir de, ara sıra şut); ama şu adamın kanatta oynadığı maçları izlesek(ki, çok az), hep bir ağızdan "bu muymuş lan belhanda?!" deriz. tamam; o 8 milyon sanki benim cebimden çıkmış gibi benim de geldi oturdu evlat acısı gibi içime, ama alakasız yerden vurmayalım. stoper transfer etseler amrabat'a gömecek millet. bir de "belhanda tam bizim aradığımız adamdı!" gibi bir şey gördüm; umarım yanlış görmüşümdür...
hemen belirteyim; fransa ligi'nde kendisini 5-6 maç izledim, şampiyonlar ligi'nden biliyorum.
bu kardeşimiz özünde de, takımında da forvet arkası oynar ve rivayet odur ki; 4-2-3-1, 4-3-3 gibi sistemlerde kanatlara koysan, orada da aynı verimle oynar. aynı verimle oynar tabi, çünkü nereye koysan aynı oyunu oynar; forvet arkası bu. kendisi bir alex; tam bir alex. yaşıtları arasındaki, soyu tükenmekte olan son 10-15 alex'ten biri. %100 ofans, sıfır direnç. top rakibe geçtiği anda sahada 10 kişi kalmak senin için sorun değilse, orta sahan sorunu çözebiliyorsa; topu geri kazandıktan sonrası kolay. kaldır kafanı, bu arkadaş ceza sahası etrafında pas bekliyordur; sen ona ver, o asisti yapsın. işin o teknik kısmına kafa yorma, halleder bu.
fenerbahçe bunu yıllarca alex ile oynadı; aykut kocaman baktı ki, rakip alexi'i kitleyince takım da kitleniyor. takıma müdahale etti, uzun soluklu bir proje başlattı; sonrası malum. bunca kavga-dövüş, feryat-figanın ardından, kocaman öncesi 10 numaralı sisteme aynen dönülüyor anlaşılan. aziz yıldırım'ı biliyoruz; "aykut imparator olacak!" dediyse, hayatta tükürdüğünü yalamaz. ama kocaman'ın çalışmalarının meyve vermesinin uzun süreceğini biliyor olmasına rağmen, kocaman da bu transfere onay verdiyse; yönetim de, teknik heyet de artık o "10 numarasız fenerbahçe" projesi çalışmalarından meyve falan yenilemeyeceğini kabullenmiş demektir. bu transfer, "zararın neresinden dönsek kar." diye düşünerek yapılmış, apar-topar bir transfer. şahsi fikrim; proje güzeldi, ama uygulanamadı. galatasaray'ı 10 numaralardan kurtardığımız için sevinçliyim; kaka ve diego haberleri çıktığında, gelmesinler diye dua ettim. o 10 numara s*ki bir tek türkiye'de iş yapar artık; defansı olmayan orta sahaya kız bile yok.
bu bütün takımın başarısının tek bir 10 numaranın performansına, form durumuna endekslendiği sistem fenerbahçe'de yıllarca işledi ama o sistemi işleten adam* sadece yetenekli değil, istikrarlıydı da. takımı 8 sene mi ne taşımış bir adamın rolünü verdiğinde, ömr-ü hayatında görmediği sorumluluğun altında kalacak olan bu 22 yaşındaki kardeşimiz "nasıl yani?! takımda benden başka rakip kaleye tehlike oluşturacak bir kişi yok mu ?!" dediğinde, verilecek cevap yok. her mevkide uyum sorunuydu, lige adaptasyonuydu, zartı-zurtuydu derken, yapılan transferin tutmama ihtimali var. hele bu 10 numara gibi kritik bir mevki için, istersen maradona'yı getir, her transfer kumar; fifti-fifti.
öyle bir sorumluluğu taşıması için karakter abidesi bir adam lazım. antalyaspor kapandığında ve maçın 70. dakikası golsüz geçildiğinde, bütün takım bir adamın "e hadi abi!" diye gözünün içine bakacaksa; o adamda disiplindi, karakterdi, liderlik vasfıydı... ulan peygamber olsan 22 yaşında kalkamazsın o işin altından.
hadi yanılma payı bırakayım; fenerbahçe'nin kumarı tutarsa, takım sadece raya oturup alex'li zamanlarına döner ve alex'li zamanlarının çözümlenememiş sorunlarıyla baş başa kalır, üstelik presle alex'in arkasını toplayan bir emre belözoğlu da olmadan. belhanda'yı ya da başka bir über yetenek forvet arkasını alırlarsa, olacağı bu.
ana fikir, bu transferin pek bir şeyi değiştirmeyeceğidir ama ona geçmeden önce, bazı konularda hakkını verelim.
türkiye'ye adam getireceksen, bundesliga ile birlikte, bakacağın ilk yer olan ligue 1'den geldi. fransa ligi'nde oynayabilmek için, ya gücün, ya da çevikliğin çok üst düzey olacak; ikisinin birden "iyi" düzeyde bile olması yetmez. fenerbahçe en azından bunu doğru yapıyor; türkiye'de hollanda ligi çıkışlı adam oynatmaya kalkıp macera aramı... aaa*... neyse, lige uygun bir adam kısacası; burada hakkını verelim.
anlamadığım; nordin amrabat ile ne alakası olduğu. hadi ikisinin de iddialı olduğu alan bilek ve asist(olursa bir de, ara sıra şut); ama şu adamın kanatta oynadığı maçları izlesek(ki, çok az), hep bir ağızdan "bu muymuş lan belhanda?!" deriz. tamam; o 8 milyon sanki benim cebimden çıkmış gibi benim de geldi oturdu evlat acısı gibi içime, ama alakasız yerden vurmayalım. stoper transfer etseler amrabat'a gömecek millet. bir de "belhanda tam bizim aradığımız adamdı!" gibi bir şey gördüm; umarım yanlış görmüşümdür...
hemen belirteyim; fransa ligi'nde kendisini 5-6 maç izledim, şampiyonlar ligi'nden biliyorum.
bu kardeşimiz özünde de, takımında da forvet arkası oynar ve rivayet odur ki; 4-2-3-1, 4-3-3 gibi sistemlerde kanatlara koysan, orada da aynı verimle oynar. aynı verimle oynar tabi, çünkü nereye koysan aynı oyunu oynar; forvet arkası bu. kendisi bir alex; tam bir alex. yaşıtları arasındaki, soyu tükenmekte olan son 10-15 alex'ten biri. %100 ofans, sıfır direnç. top rakibe geçtiği anda sahada 10 kişi kalmak senin için sorun değilse, orta sahan sorunu çözebiliyorsa; topu geri kazandıktan sonrası kolay. kaldır kafanı, bu arkadaş ceza sahası etrafında pas bekliyordur; sen ona ver, o asisti yapsın. işin o teknik kısmına kafa yorma, halleder bu.
fenerbahçe bunu yıllarca alex ile oynadı; aykut kocaman baktı ki, rakip alexi'i kitleyince takım da kitleniyor. takıma müdahale etti, uzun soluklu bir proje başlattı; sonrası malum. bunca kavga-dövüş, feryat-figanın ardından, kocaman öncesi 10 numaralı sisteme aynen dönülüyor anlaşılan. aziz yıldırım'ı biliyoruz; "aykut imparator olacak!" dediyse, hayatta tükürdüğünü yalamaz. ama kocaman'ın çalışmalarının meyve vermesinin uzun süreceğini biliyor olmasına rağmen, kocaman da bu transfere onay verdiyse; yönetim de, teknik heyet de artık o "10 numarasız fenerbahçe" projesi çalışmalarından meyve falan yenilemeyeceğini kabullenmiş demektir. bu transfer, "zararın neresinden dönsek kar." diye düşünerek yapılmış, apar-topar bir transfer. şahsi fikrim; proje güzeldi, ama uygulanamadı. galatasaray'ı 10 numaralardan kurtardığımız için sevinçliyim; kaka ve diego haberleri çıktığında, gelmesinler diye dua ettim. o 10 numara s*ki bir tek türkiye'de iş yapar artık; defansı olmayan orta sahaya kız bile yok.
bu bütün takımın başarısının tek bir 10 numaranın performansına, form durumuna endekslendiği sistem fenerbahçe'de yıllarca işledi ama o sistemi işleten adam* sadece yetenekli değil, istikrarlıydı da. takımı 8 sene mi ne taşımış bir adamın rolünü verdiğinde, ömr-ü hayatında görmediği sorumluluğun altında kalacak olan bu 22 yaşındaki kardeşimiz "nasıl yani?! takımda benden başka rakip kaleye tehlike oluşturacak bir kişi yok mu ?!" dediğinde, verilecek cevap yok. her mevkide uyum sorunuydu, lige adaptasyonuydu, zartı-zurtuydu derken, yapılan transferin tutmama ihtimali var. hele bu 10 numara gibi kritik bir mevki için, istersen maradona'yı getir, her transfer kumar; fifti-fifti.
öyle bir sorumluluğu taşıması için karakter abidesi bir adam lazım. antalyaspor kapandığında ve maçın 70. dakikası golsüz geçildiğinde, bütün takım bir adamın "e hadi abi!" diye gözünün içine bakacaksa; o adamda disiplindi, karakterdi, liderlik vasfıydı... ulan peygamber olsan 22 yaşında kalkamazsın o işin altından.
hadi yanılma payı bırakayım; fenerbahçe'nin kumarı tutarsa, takım sadece raya oturup alex'li zamanlarına döner ve alex'li zamanlarının çözümlenememiş sorunlarıyla baş başa kalır, üstelik presle alex'in arkasını toplayan bir emre belözoğlu da olmadan. belhanda'yı ya da başka bir über yetenek forvet arkasını alırlarsa, olacağı bu.