Kariyer Sonu274
ne yazık ki medya ve federasyon tarafında hala ve hala * * çok zayıf olduğumuzu göstermiş olayın baş kahramanı futbolcudur.
nasıl oluyor demezsiniz ama diyecekler için bir kaç olay ile örnekleme yapayım; tarihe sulu derbi olarak geçen bir galatasaray - fenerbahçe maçından hemen sonra tüm basın, bir daha bu tür olayların yaşanmaması için galatasaray'ımıza çok ağır cezalar verilmesi gerektiğini, eğer verilmezse futbolda holiganizmin önünün kesilemeyeceğini ve sonuç olarak bunun bir milat olacağını söylediler. günlerce manşetlerde kaldı bu haber, tv programlarında günlerce yayınlar yapıldı. sonunda ise galatasaray'ımız 5 maç saha kapatma cezası aldı. alması da gerekiyordu, bunu asla ve asla savunmuyorum.
peki geçtiğimiz sezon, sırf fenerbahçe'lerinin alacağı olası bir puan silme cezasından sonra, şampiyonluğa tutunması için uydurulan süper finalin son maçında olanlar sonucu fenerbahçe kaç maç ceza aldı? bu maç sonrası yaşananlar ile bizim sulu derbide yaşananları kıyaslamak dahi ağır dangalaklıktır gözümde.
ya sezon başı saatli bombamız engin baytar'ın yaptıklarından sonra yazılanlar, konuşulanlar ve bunların sonucu verilen ceza? yine türk futbolunda emsal teşkil etme görevi bize verildi. en ağır cezayı üst sınırdan aldı oyuncumuz. tabi bunu da tasvip etmiyoum ve engin baytar'a hala çok kızgınım *.
ve son olarak bu meireles olayı. yaptığı her şey ayan beyan ortadayken, müthiş bir kamuoyu yaratma girişimleri, mağdur fenerbahçe, engellenmeye çalışılan, barcelona kadar büyük olabileceği için önü kesilen bir camia!!!
doğru olan nedir diyorum kendime? bize yapılanlar sonuna kadar doğruydu. aldığımız cezalar kesinlikle hak edilmişti.
tamam da, sahaya girip polise saldırmanın, elinde sandalye ve koltuklarla polis, futbolcu kovalamanın, içinde binlerce insan olan bir stadı yakmanın ve benzinliğin yanında polis arabası ateşe vermenin cezası ile sahaya su atmanın cezası nasıl aynı oldu allah aşkına?
ya da, bizim futbolcumuz üzerinden hakemliğin onur ve itibarını kurtarmaya çalışanlar bu adamın yaptıklarında neden bu kadar pişkinlik yapıyorlar!!!
nasıl oluyor demezsiniz ama diyecekler için bir kaç olay ile örnekleme yapayım; tarihe sulu derbi olarak geçen bir galatasaray - fenerbahçe maçından hemen sonra tüm basın, bir daha bu tür olayların yaşanmaması için galatasaray'ımıza çok ağır cezalar verilmesi gerektiğini, eğer verilmezse futbolda holiganizmin önünün kesilemeyeceğini ve sonuç olarak bunun bir milat olacağını söylediler. günlerce manşetlerde kaldı bu haber, tv programlarında günlerce yayınlar yapıldı. sonunda ise galatasaray'ımız 5 maç saha kapatma cezası aldı. alması da gerekiyordu, bunu asla ve asla savunmuyorum.
peki geçtiğimiz sezon, sırf fenerbahçe'lerinin alacağı olası bir puan silme cezasından sonra, şampiyonluğa tutunması için uydurulan süper finalin son maçında olanlar sonucu fenerbahçe kaç maç ceza aldı? bu maç sonrası yaşananlar ile bizim sulu derbide yaşananları kıyaslamak dahi ağır dangalaklıktır gözümde.
ya sezon başı saatli bombamız engin baytar'ın yaptıklarından sonra yazılanlar, konuşulanlar ve bunların sonucu verilen ceza? yine türk futbolunda emsal teşkil etme görevi bize verildi. en ağır cezayı üst sınırdan aldı oyuncumuz. tabi bunu da tasvip etmiyoum ve engin baytar'a hala çok kızgınım *.
ve son olarak bu meireles olayı. yaptığı her şey ayan beyan ortadayken, müthiş bir kamuoyu yaratma girişimleri, mağdur fenerbahçe, engellenmeye çalışılan, barcelona kadar büyük olabileceği için önü kesilen bir camia!!!
doğru olan nedir diyorum kendime? bize yapılanlar sonuna kadar doğruydu. aldığımız cezalar kesinlikle hak edilmişti.
tamam da, sahaya girip polise saldırmanın, elinde sandalye ve koltuklarla polis, futbolcu kovalamanın, içinde binlerce insan olan bir stadı yakmanın ve benzinliğin yanında polis arabası ateşe vermenin cezası ile sahaya su atmanın cezası nasıl aynı oldu allah aşkına?
ya da, bizim futbolcumuz üzerinden hakemliğin onur ve itibarını kurtarmaya çalışanlar bu adamın yaptıklarında neden bu kadar pişkinlik yapıyorlar!!!
