8
6 şubat 1945’te, jamaika’da, üstü metal plakalarla kaplı 20 metre karelik bir barakada dünyaya gözlerini açan robert nesta marley, daha sonra bütün dünyada popüler bir müzik ikonu halline gelecek, milyonlarca insan tarafından bob marley ismiyle tanınacaktı.
müziğe çocukluğundan itibaren büyük bir ilgi duyan bob marley, profesyonelliğe ilk adımını the wailers grubu ile atmış, daha sonra yoluna tek başına devam etmişti.
jamaika’ya özgü reggae müzik türünü bütün dünyaya tanıtan ve sevdiren bob marley, bu sebeple reggae’nin kralı olarak anılır. yüzlerce şarkısı ve 130’dan fazla plağı olan efsane şarkıcı aynı zamanda söz yazarı ve gitaristti.
o aynı zamanda büyük bir futbolseverdi de. evet, reggaenin kendine özgü ritimleri, marihuana dumanı ve rastalı saçları ile bob marley’i futbol oynuyorken düşünmek zor olsa da, müzikten sonra en büyük tutkusu futbol oldu. fırsatını bulduğunda, turneleri için gittiği farklı ülkelerde bile arkadaşlarıyla futbol oynar ve televizyondan yayınlanan maçları izlerdi. büyük bir pele hayranıydı ve pele’nin oynadığı santos takımını tutuyordu. futbol oynarken saha içerisinde arkadaşları ona kaptan diye seslenirdi.
ne yazık ki yaşamının sonlanmasında futbolun da katkısı olacaktı. 1977 yılında yine konser vermek için gittiği ingiltere’de çıplak ayakla futbol oynarken, ayağı kanadı. ayak başparmağından aldığı bu yara kangren olmasına sebep oldu. artık kangren olan ayağının acilen kesilmesi lazımdı, ama dini inancı rastaizm gereği ölse bile mezara tek parça girmesi gerekiyordu. “rasta hiçbir eksikliğe gelmez” diyerek ayağının kesilmesine izin vermedi. sonradan kangren, cilt kanserine dönüştü.
bu şekilde 4 yıl yaşadı. durumu ağırlaşınca son günlerini geçirmek üzere almanya’dan jamaika’ya giderken uçakta rahatsızlandı. uçak miami’ye acil iniş yaptı ve hemen hastahaneye kaldırırldı. 11 mayıs 1981 sabahı, 36 yaşında, bu hastahanede hayata gözlerini yumdu. son sözleri oğluna söylediği “para hayatı satın alamaz.” olmuştu.
fotoğraflar, futbol oynadığı görüntüler ve yazının tamamı için: http://bugraderci.blogspot.com/...l-ve-rasta-dini.html
müziğe çocukluğundan itibaren büyük bir ilgi duyan bob marley, profesyonelliğe ilk adımını the wailers grubu ile atmış, daha sonra yoluna tek başına devam etmişti.
jamaika’ya özgü reggae müzik türünü bütün dünyaya tanıtan ve sevdiren bob marley, bu sebeple reggae’nin kralı olarak anılır. yüzlerce şarkısı ve 130’dan fazla plağı olan efsane şarkıcı aynı zamanda söz yazarı ve gitaristti.
o aynı zamanda büyük bir futbolseverdi de. evet, reggaenin kendine özgü ritimleri, marihuana dumanı ve rastalı saçları ile bob marley’i futbol oynuyorken düşünmek zor olsa da, müzikten sonra en büyük tutkusu futbol oldu. fırsatını bulduğunda, turneleri için gittiği farklı ülkelerde bile arkadaşlarıyla futbol oynar ve televizyondan yayınlanan maçları izlerdi. büyük bir pele hayranıydı ve pele’nin oynadığı santos takımını tutuyordu. futbol oynarken saha içerisinde arkadaşları ona kaptan diye seslenirdi.
ne yazık ki yaşamının sonlanmasında futbolun da katkısı olacaktı. 1977 yılında yine konser vermek için gittiği ingiltere’de çıplak ayakla futbol oynarken, ayağı kanadı. ayak başparmağından aldığı bu yara kangren olmasına sebep oldu. artık kangren olan ayağının acilen kesilmesi lazımdı, ama dini inancı rastaizm gereği ölse bile mezara tek parça girmesi gerekiyordu. “rasta hiçbir eksikliğe gelmez” diyerek ayağının kesilmesine izin vermedi. sonradan kangren, cilt kanserine dönüştü.
bu şekilde 4 yıl yaşadı. durumu ağırlaşınca son günlerini geçirmek üzere almanya’dan jamaika’ya giderken uçakta rahatsızlandı. uçak miami’ye acil iniş yaptı ve hemen hastahaneye kaldırırldı. 11 mayıs 1981 sabahı, 36 yaşında, bu hastahanede hayata gözlerini yumdu. son sözleri oğluna söylediği “para hayatı satın alamaz.” olmuştu.
fotoğraflar, futbol oynadığı görüntüler ve yazının tamamı için: http://bugraderci.blogspot.com/...l-ve-rasta-dini.html
