1702
maçı tribünden birlikte izlediğim arkadaşlarım dahil kimseyle hakkında anlaşamadığıım futbolcumuz. topu daha ayağına aldığında homurdanmalar başlıyor; ve önleyici bir tepki olsa gerek çocuk daha aksiyona geçmeden olası yapacağı bir pas hatasına binaen küfürleri sıralamaya başlıyorlar. hele ki bir de 'beklentiyi' karşılarsa aman allahım ne küfürler ne hakaretler!!!
arkadaşlar yapmayın lütfen! bu çocuk sabri değil ki sabri de ilk çıktığı zaman şu an ki günah keçisi kıvamına gelmemişti.
emre çolak son derece yetenekli, hızlı, teknik, topla dripling yapabilen, futbolun en temiz en rahat adam geçme yöntemi çalımı iyi yapan ve yapmaktan da çekinmeyen korkmayan, uzaktan çerçeveyi bulan sert ve isavetli şut atan, araya pas atan ve 21 yaşında ve alt yapımızdan çıkmış gencecik, pırıl pırıl bir galatasaraylı'dır. 2 tane yapamadığı şey var. o da bazen. doğru karar veremiyor. bazen pas atması gerekirken, atmıyor/geç atıyor veya yanlış adama atıyor; bazen topu gereğinden fazla saklıyor ayağında; topla çok oynuyor, bazen şut çekmemesi gerekirken çut çekiyor misal dün akşam riera'ya atmadığı topta. bunlar kabul. fiziği ufak tefek ama eskisi kadar güçsüz kesinlikle değil. dün akşam bir pozisyonda 2 kere düştü kalktı faul olmasına rağmen devam etti hakem oyunu durdurdu. ikili mücadeleden asla kaçmıyor, temastan korkmuyor, faul yapılmasından çekinmeden dalıyor...
bu çocuk bütün bu üstün özelliklerinin yanında geliştirebilir bir özellik olan karar verme yetisini bu sabırsızlık ve bu tahammülsüzlükle nasıl yapacak? ne istiyoruz; sonunda emre'nin oldurulamadığını görünce hepimiz haklı çıktığımız için sadistçe bir zevk mi duyacağız?
dün akşam ilk gol öncesinde durağan set oyununda; 21 yaşındaki emre defanstan 87 metrelik depar atıp topsuz oyunda boşa çıktı, kendini gösterdi ve topu istedi; aldı. melo ile ikiye bir yapıp önüne alan açtı kafasını kaldırıp yerden sert ve düzgün bir pas attı; golü yaptırdı. işte emre çolak budur. lütfen iyi yaptıklarına vurgu yapalım; bunları görelim. emre'nin eksiklerini hocası, arkadaşları ve kendisi dahil herkes biliyor ve bunlar zamanlar düzeliyor.
emre çolak eğer o mental aşamayı katederse müthiş bir futbolcu olacak. onda arda'da olmayan hız, çabukluk ve şut yeyeneği de var. taraftar olarak özellikle böyle parlak ve nadir yetişen gençlere hatalarında biraz daha toleranslı olmamız gerektiğini düşünüyorum.
arkadaşlar yapmayın lütfen! bu çocuk sabri değil ki sabri de ilk çıktığı zaman şu an ki günah keçisi kıvamına gelmemişti.
emre çolak son derece yetenekli, hızlı, teknik, topla dripling yapabilen, futbolun en temiz en rahat adam geçme yöntemi çalımı iyi yapan ve yapmaktan da çekinmeyen korkmayan, uzaktan çerçeveyi bulan sert ve isavetli şut atan, araya pas atan ve 21 yaşında ve alt yapımızdan çıkmış gencecik, pırıl pırıl bir galatasaraylı'dır. 2 tane yapamadığı şey var. o da bazen. doğru karar veremiyor. bazen pas atması gerekirken, atmıyor/geç atıyor veya yanlış adama atıyor; bazen topu gereğinden fazla saklıyor ayağında; topla çok oynuyor, bazen şut çekmemesi gerekirken çut çekiyor misal dün akşam riera'ya atmadığı topta. bunlar kabul. fiziği ufak tefek ama eskisi kadar güçsüz kesinlikle değil. dün akşam bir pozisyonda 2 kere düştü kalktı faul olmasına rağmen devam etti hakem oyunu durdurdu. ikili mücadeleden asla kaçmıyor, temastan korkmuyor, faul yapılmasından çekinmeden dalıyor...
bu çocuk bütün bu üstün özelliklerinin yanında geliştirebilir bir özellik olan karar verme yetisini bu sabırsızlık ve bu tahammülsüzlükle nasıl yapacak? ne istiyoruz; sonunda emre'nin oldurulamadığını görünce hepimiz haklı çıktığımız için sadistçe bir zevk mi duyacağız?
dün akşam ilk gol öncesinde durağan set oyununda; 21 yaşındaki emre defanstan 87 metrelik depar atıp topsuz oyunda boşa çıktı, kendini gösterdi ve topu istedi; aldı. melo ile ikiye bir yapıp önüne alan açtı kafasını kaldırıp yerden sert ve düzgün bir pas attı; golü yaptırdı. işte emre çolak budur. lütfen iyi yaptıklarına vurgu yapalım; bunları görelim. emre'nin eksiklerini hocası, arkadaşları ve kendisi dahil herkes biliyor ve bunlar zamanlar düzeliyor.
emre çolak eğer o mental aşamayı katederse müthiş bir futbolcu olacak. onda arda'da olmayan hız, çabukluk ve şut yeyeneği de var. taraftar olarak özellikle böyle parlak ve nadir yetişen gençlere hatalarında biraz daha toleranslı olmamız gerektiğini düşünüyorum.
