38
önümüzdeki sezonu değerlendirmek için öncelikle geçtiğimiz sezona yada sezonlara bakarsak 1996-2000 sezonları ve onun artçıları 2001 ve 2002 sezonları haricinde 3 yada 4 favori ile başlanılan sezonlardı. beşiktaş, fener ve galatasaray ve hatta zaman zaman trabzon eşdeğer kadrolar kurar ve sezona bu şekilde başlanır sezon içinde gelişen olaylar, sakatlıklar form durumları vs bilumum etmen sezonun sonunu belirlerdi.
şimdi bu güne geliyorum beşiktaş neredeyse tasviye edilmiş durumda. takımın başında asansör anadolu takımlarının gediklisi aybaba. takımının içinde bulunduğu acizliği o derece hissetmiş ki bizde büyüğüz bizde nişantaşı çocuğuyuz diye beyanat veriyor... şu an bu üçüncü büyüğün gözümde kayserispordan farkı yok... hatta kayseri biraz daha güçlü gibi sanki... bilemedim şimdi...
trabzona gelelim... onlar alışık zaten bir iyi bir kötü olmaya ancak iyi olsa ne yazar trabzon dediğimiz takım (son 10-15 yılı düşünürsek) standart anadolu takımının biraz paralı ve nüfuzlu hali diyebiliriz.
sezon öncesi görüntü ligin galatasaray, fenerbahçe ve diğer 16 takım olarak şekillediği yönünde ve bu görünüm bir standart halini alırsa yani kulüpler aynı şekilde yönetilmeye devam ederse real-barca hegemonyasına benzer bir lig izleyebiliriz yıllarca ki başarılı olduğumuz müddetçe umurumda değil ligin nasıl şekillendiği...
gelelim bu lacivert arkadaşlara... bizim kadromuza denk bir kadro henüz kuramadılar... bizimle yarışırlar ancak normal koşullarda bizi geçmeleri mümkün değil... özellikle de bulmacanın en önemli parçası olan pas dağıtan bir orta sahaları hala yok ve eğer bu transferi gerçekleştiremezlerse 28-29. haftalarda havlu atarlar...
bizim takıma gelirsek son yıllarda hiç olmadığı kadar üst düzey, hiç olmadığı kadar alternatifli bir kadro kuruldu... bu takımın türkiye liginde başarısız olma ihtimali yok... tabiki normal şartlarda :)
ligi süpürmek için sabırsızlanıyorum...
şimdi bu güne geliyorum beşiktaş neredeyse tasviye edilmiş durumda. takımın başında asansör anadolu takımlarının gediklisi aybaba. takımının içinde bulunduğu acizliği o derece hissetmiş ki bizde büyüğüz bizde nişantaşı çocuğuyuz diye beyanat veriyor... şu an bu üçüncü büyüğün gözümde kayserispordan farkı yok... hatta kayseri biraz daha güçlü gibi sanki... bilemedim şimdi...
trabzona gelelim... onlar alışık zaten bir iyi bir kötü olmaya ancak iyi olsa ne yazar trabzon dediğimiz takım (son 10-15 yılı düşünürsek) standart anadolu takımının biraz paralı ve nüfuzlu hali diyebiliriz.
sezon öncesi görüntü ligin galatasaray, fenerbahçe ve diğer 16 takım olarak şekillediği yönünde ve bu görünüm bir standart halini alırsa yani kulüpler aynı şekilde yönetilmeye devam ederse real-barca hegemonyasına benzer bir lig izleyebiliriz yıllarca ki başarılı olduğumuz müddetçe umurumda değil ligin nasıl şekillendiği...
gelelim bu lacivert arkadaşlara... bizim kadromuza denk bir kadro henüz kuramadılar... bizimle yarışırlar ancak normal koşullarda bizi geçmeleri mümkün değil... özellikle de bulmacanın en önemli parçası olan pas dağıtan bir orta sahaları hala yok ve eğer bu transferi gerçekleştiremezlerse 28-29. haftalarda havlu atarlar...
bizim takıma gelirsek son yıllarda hiç olmadığı kadar üst düzey, hiç olmadığı kadar alternatifli bir kadro kuruldu... bu takımın türkiye liginde başarısız olma ihtimali yok... tabiki normal şartlarda :)
ligi süpürmek için sabırsızlanıyorum...
