23
çok çok çok iyi bir transfer olur söylemiş olayım. sağ-sol bek-kanat oynayabilen bir oyuncudan bahsediyoruz. sevillanın kanoute-fabiano'lu, alves-adriano'lu, navas-capel'li 4-4-2'sinin bir dönem avrupa'nın en iyi takımlarından olduğunu herkes hatırlıyordur, adriano o takımın jokeriydi. iki ayağını da rahatlıkla kullanır, ilk defa izliyorsanız solak-sağlak diyemezsiniz kendisi için.
burada beni açıkçası şaşırtan bir tartışma dönmüş: adriano'nun savunması sanılanın aksine iyidir, hatta hücumundan daha iyidir. ama öyle fizikli savunma yapmaz, çabukluğuyla topu kapmak, iyi kademe yapmak ve sonrasında temiz biçimde takım arkadaşına vermektir meselesi. yani misal gustavo viktoria fena olmayan bir defansif bekti, ama defans anlayışı top kendi yarı dairesine girdiği zaman kolombiya'ya geri postalamaya çalışmak üzerine kuruluydu ki bu bugünün galatasaray'ı için yeterli değil. adriano ise dani alves'in forvet gibi takıldığı bir savunma düzeninde onca yıl kademe yaparak oynadı. savunmacının stili böyle farklı olabilir yani, fenerbahçe'den arsenal'e giden andre santos da benzer özellikte bir oyuncuydu mesela savunma stili açısından.
hücumu dengelidir, zira kendisi çok çok uzun yıllar dani alves'in sağ bek oynadığı takımlarda oynadığından maç içinde çıkacağı zamanları seçer. yani öyle yaldır yaldır bindirmez hiç bir zaman alves gibi. yaşın henüz 27'dir, brezilyalıdır ama profesyonel olan türdendir, robinho türü lincoln türü yetenekli ama kafası kırıklardan değildir yani.
ben böyle adamları çok severim, zira "çok yönlülük" kavramının içini doldururlar. yani oraya koy oynasın, buraya koy orda da idare eder değil. adam her bölgede topunu oynar ve vasat olmaz hiç bir zaman, ki bana zaman zaman sahanın her yerinde oynayabilecek oyuncu şeklinde görünmüştür. dar alanda çabuktur, ayağı düzgündür, rahat çalım atabilir.
şimdilik burada bırakıyorum, işin ciddiye bindiğine dair haberler gelirse uzun uzun döşenirim keyifle. ama anafikir belli yani, bu adam çok çok iyi transfer olur, türkiye'de bu tür bir bek henüz gelmedi çünkü, eboue'de buna dahil. bak bu kadar da iddialıyım.
burada beni açıkçası şaşırtan bir tartışma dönmüş: adriano'nun savunması sanılanın aksine iyidir, hatta hücumundan daha iyidir. ama öyle fizikli savunma yapmaz, çabukluğuyla topu kapmak, iyi kademe yapmak ve sonrasında temiz biçimde takım arkadaşına vermektir meselesi. yani misal gustavo viktoria fena olmayan bir defansif bekti, ama defans anlayışı top kendi yarı dairesine girdiği zaman kolombiya'ya geri postalamaya çalışmak üzerine kuruluydu ki bu bugünün galatasaray'ı için yeterli değil. adriano ise dani alves'in forvet gibi takıldığı bir savunma düzeninde onca yıl kademe yaparak oynadı. savunmacının stili böyle farklı olabilir yani, fenerbahçe'den arsenal'e giden andre santos da benzer özellikte bir oyuncuydu mesela savunma stili açısından.
hücumu dengelidir, zira kendisi çok çok uzun yıllar dani alves'in sağ bek oynadığı takımlarda oynadığından maç içinde çıkacağı zamanları seçer. yani öyle yaldır yaldır bindirmez hiç bir zaman alves gibi. yaşın henüz 27'dir, brezilyalıdır ama profesyonel olan türdendir, robinho türü lincoln türü yetenekli ama kafası kırıklardan değildir yani.
ben böyle adamları çok severim, zira "çok yönlülük" kavramının içini doldururlar. yani oraya koy oynasın, buraya koy orda da idare eder değil. adam her bölgede topunu oynar ve vasat olmaz hiç bir zaman, ki bana zaman zaman sahanın her yerinde oynayabilecek oyuncu şeklinde görünmüştür. dar alanda çabuktur, ayağı düzgündür, rahat çalım atabilir.
şimdilik burada bırakıyorum, işin ciddiye bindiğine dair haberler gelirse uzun uzun döşenirim keyifle. ama anafikir belli yani, bu adam çok çok iyi transfer olur, türkiye'de bu tür bir bek henüz gelmedi çünkü, eboue'de buna dahil. bak bu kadar da iddialıyım.