2
ukde'yi veren tonyukuk'a saygılarımla.
ne demişti matias jesus almeyda :
"biz futbolun sahte dünyasının içindeyiz. bu tamamen düzmece bir dünya. bize basit bir oyun oynamamız için milyonlarca dolar ödeniyor. ama biz sadece sistemin devam etmesi için kendini satan köleleriz. ben sadece futbolcu almeyda değilim. bir insanım, bir babayım ve bir çiftçiyim. işte bu benim. ve futbolun içinde kaldığım her gün gerçek almeyda'dan uzaklaşıp, kişiliğimi yitiriyorum"
işte bir spor dalının endüstriyel(sanayi) hale gelmesinin bir "insan"ı ne hale getirebileceğini en yalın hali ile özetlenmiş itirafıdır bu sözler.
ben ve benim gibiler tamamen profesyonellik ortadan kaldırılsın, herkes karın tokluğu için bu işleri yapsın veya siktiredin, mahalle arasındaki arsalara ve meşin topumuza geri dönelim sevdasında olan insanlar değiiz.
anlatmak istediğimiz, basit hali ile;
işini yapan herkesin her şeyden hakkettiği kadarını almasını ama bunun yanısıra tarihsel öneme haiz süreçlerden geçerek günümüze kadar gelmiş takım halinde yapılan ve geniş insan toplulukları ile kutlama sevinç dayanışma birliktelik gibi öğeleri içeren grupsal kategorilerin, kapitalist sistemin her şeyi paraya tahvil edip insanı duygularından uzaklaştırıp makinalaştıran vahşetine kapılmamasını tavsiye ve talep etmektir.
insanlık tarihinin başlangıcında yukarıda bahsi geçen amaçlar doğrultusunda oluşan amatör ruh ile insanlar arasında başlayan eylemsellik süreci ne yazık ki kapitalizmin "maksimum verimlilik" adı altında insanlığa dayattığı insanı makinalaştırma sürecine kurban olmuş, son kırıntıları da yok olmak üzeredir.
çığlıklarımız umutsuzca görülebilir! ama bu sözlük okurları taraftarı oldukları takımın yakın tarihine baktığında, her şeyin para ile ölçülmediği bu ruhu algılamakta zorluk çekmeyecektir. galatasarayımızın metin oktay ile ete kemiğe büründürdüğü bu amatör ruh, takımımızı defalarca, inanılmaz yokluklar ve fedakarlıklar ile uluslar arası kupalara ve lig şampiyonluklarına taşımıştır. bu satırları okuyanların da yakınen bildiği gibi takımımızın bu konuda sergilediği sayısız örnekleri vardır ve ülkemizde amatör ruh'a sahip olanların ne tür başarılar sergileyebileceğine galatasarayımız en iyi örnektir.
son söz olarak:
polemik yaratmamak için fazla detaya girmeden şunu belirtmek istiyorum.
ne yazık ki, takımımızın sergilediği bu amatör ruh tribünlere yeteri kadar yansımamış ve taraftarlarımız oyuna getirilerek bu ruh halinden uzağa sürüklenmişlerdir.
(bkz: sol açık fanzin)
ne demişti matias jesus almeyda :
"biz futbolun sahte dünyasının içindeyiz. bu tamamen düzmece bir dünya. bize basit bir oyun oynamamız için milyonlarca dolar ödeniyor. ama biz sadece sistemin devam etmesi için kendini satan köleleriz. ben sadece futbolcu almeyda değilim. bir insanım, bir babayım ve bir çiftçiyim. işte bu benim. ve futbolun içinde kaldığım her gün gerçek almeyda'dan uzaklaşıp, kişiliğimi yitiriyorum"
işte bir spor dalının endüstriyel(sanayi) hale gelmesinin bir "insan"ı ne hale getirebileceğini en yalın hali ile özetlenmiş itirafıdır bu sözler.
ben ve benim gibiler tamamen profesyonellik ortadan kaldırılsın, herkes karın tokluğu için bu işleri yapsın veya siktiredin, mahalle arasındaki arsalara ve meşin topumuza geri dönelim sevdasında olan insanlar değiiz.
anlatmak istediğimiz, basit hali ile;
işini yapan herkesin her şeyden hakkettiği kadarını almasını ama bunun yanısıra tarihsel öneme haiz süreçlerden geçerek günümüze kadar gelmiş takım halinde yapılan ve geniş insan toplulukları ile kutlama sevinç dayanışma birliktelik gibi öğeleri içeren grupsal kategorilerin, kapitalist sistemin her şeyi paraya tahvil edip insanı duygularından uzaklaştırıp makinalaştıran vahşetine kapılmamasını tavsiye ve talep etmektir.
insanlık tarihinin başlangıcında yukarıda bahsi geçen amaçlar doğrultusunda oluşan amatör ruh ile insanlar arasında başlayan eylemsellik süreci ne yazık ki kapitalizmin "maksimum verimlilik" adı altında insanlığa dayattığı insanı makinalaştırma sürecine kurban olmuş, son kırıntıları da yok olmak üzeredir.
çığlıklarımız umutsuzca görülebilir! ama bu sözlük okurları taraftarı oldukları takımın yakın tarihine baktığında, her şeyin para ile ölçülmediği bu ruhu algılamakta zorluk çekmeyecektir. galatasarayımızın metin oktay ile ete kemiğe büründürdüğü bu amatör ruh, takımımızı defalarca, inanılmaz yokluklar ve fedakarlıklar ile uluslar arası kupalara ve lig şampiyonluklarına taşımıştır. bu satırları okuyanların da yakınen bildiği gibi takımımızın bu konuda sergilediği sayısız örnekleri vardır ve ülkemizde amatör ruh'a sahip olanların ne tür başarılar sergileyebileceğine galatasarayımız en iyi örnektir.
son söz olarak:
polemik yaratmamak için fazla detaya girmeden şunu belirtmek istiyorum.
ne yazık ki, takımımızın sergilediği bu amatör ruh tribünlere yeteri kadar yansımamış ve taraftarlarımız oyuna getirilerek bu ruh halinden uzağa sürüklenmişlerdir.
(bkz: sol açık fanzin)