285
sevgili gürcan...
sana kafayı takmak istemiyorum arkadaşım. iki entry önce döşenmişim, söyleyeceğimi söylemişim, işim gücüm var benim de.. uyumadan televizyonu açtım, gurbetteyiz zaten, ne var ne yok bir bakayım dedim, karşıma çıktın. 10 dakika izledim, daha dün yazmışım sinirim tepeme çıkmış, sırf şunu yazmak için bilgisayarı açtırdın.
söylediklerin şunlar..
- burak yılmaz'ı galatasaray taa sezonun ortasında almış. burak playoff'ta tedavi deyip trabzondan kaçmış, galatasaray maçında kasten oynamamış. açıkça suçladın burak'ı.
- galatasaray'ı amrabat'ı, necati'yi, yiğit'i transfer döneminde istediği için etik değilmiş, öyle dedin. galatasaray'ı da suçladın.
- iki dakika geçmedi, ahmet çakar'ın "trabzonspor selçuk'tan bonservis kazanmadı" lafına "yok hocam selçuk çok fazla imza parası aldı 6 milyon euro imza parası aldı selçuk" yanıtını verdin. hiç alakası yokken buna değinmesen olmazdı. 6 milyon euro'yu da iyi uydurdun.
- burak trabzondaki düzenini bozup geldiği için risk almış, yanlış yapmış. ama topal neden geldi deyince "kulüb iflas etmiş ne yapsın" dedin. yani burak'ın büyük takıma gelmesi vizyonsuzluk olurken, topal'ın türkiye'ye gelişini "ne yapsın çocuk?" şeklinde değerlendirdin.
***
sen nasıl bir bünyesin gürcan? ne yer, ne içersin, sabah kalkınca ne düşünürsün, asansörde çıkarken aklından ne geçer? sürekli galatasaray'ı hazmetmek mi meselen? bu kadar mı sığ senin hayatın? rakibinin elini sıkmayı öğretmediler mi sana, hiç futbol oynamadın mı, basket, voleybol, satranç oynamadın mı? seni bebekken bir odaya tıkıp galatasaray'a karşı beynini mi yıkadılar? yapma gürcan. kendine gel, hala genç sayılırsın. kurtul bu zindandan, hayatının geri kalan kısmında biraz aklını kullan, kendi fikirlerin olsun. kitap oku, yeni fikirlere açık ol, bu saatten sonra kazanacağın para hayatını değiştirmeyecek. bari kafanı özgür bırak.
yazık yahu, çok yazık. koskoca adam, saçın sakalın beyazlamış, geldiğin nokta bu. yazık be.
sana kafayı takmak istemiyorum arkadaşım. iki entry önce döşenmişim, söyleyeceğimi söylemişim, işim gücüm var benim de.. uyumadan televizyonu açtım, gurbetteyiz zaten, ne var ne yok bir bakayım dedim, karşıma çıktın. 10 dakika izledim, daha dün yazmışım sinirim tepeme çıkmış, sırf şunu yazmak için bilgisayarı açtırdın.
söylediklerin şunlar..
- burak yılmaz'ı galatasaray taa sezonun ortasında almış. burak playoff'ta tedavi deyip trabzondan kaçmış, galatasaray maçında kasten oynamamış. açıkça suçladın burak'ı.
- galatasaray'ı amrabat'ı, necati'yi, yiğit'i transfer döneminde istediği için etik değilmiş, öyle dedin. galatasaray'ı da suçladın.
- iki dakika geçmedi, ahmet çakar'ın "trabzonspor selçuk'tan bonservis kazanmadı" lafına "yok hocam selçuk çok fazla imza parası aldı 6 milyon euro imza parası aldı selçuk" yanıtını verdin. hiç alakası yokken buna değinmesen olmazdı. 6 milyon euro'yu da iyi uydurdun.
- burak trabzondaki düzenini bozup geldiği için risk almış, yanlış yapmış. ama topal neden geldi deyince "kulüb iflas etmiş ne yapsın" dedin. yani burak'ın büyük takıma gelmesi vizyonsuzluk olurken, topal'ın türkiye'ye gelişini "ne yapsın çocuk?" şeklinde değerlendirdin.
***
sen nasıl bir bünyesin gürcan? ne yer, ne içersin, sabah kalkınca ne düşünürsün, asansörde çıkarken aklından ne geçer? sürekli galatasaray'ı hazmetmek mi meselen? bu kadar mı sığ senin hayatın? rakibinin elini sıkmayı öğretmediler mi sana, hiç futbol oynamadın mı, basket, voleybol, satranç oynamadın mı? seni bebekken bir odaya tıkıp galatasaray'a karşı beynini mi yıkadılar? yapma gürcan. kendine gel, hala genç sayılırsın. kurtul bu zindandan, hayatının geri kalan kısmında biraz aklını kullan, kendi fikirlerin olsun. kitap oku, yeni fikirlere açık ol, bu saatten sonra kazanacağın para hayatını değiştirmeyecek. bari kafanı özgür bırak.
yazık yahu, çok yazık. koskoca adam, saçın sakalın beyazlamış, geldiğin nokta bu. yazık be.