1
maç oynanırken, oyun akarken sürekli eliyle yaşanan pozisyonları pandomim yaparcasına anlatmaya çalışan hakemdir.
yazar arkadaşlarım beni düzeltsinler yanlışım varsa ama fırat aydınus öncesinde bu tarz bir hakem aksiyonu yoktu yeşil sahalarda. fırat aydınus'un türk futboluna bıraktığı bir ur olarak hayatına daha beter şekilde devam ediyor bu alışkanlık.
hakemlik, hakimlik kuralların herkese adaletli şekilde uygulanması için vardır. bu yüzden hukukta hakimler olayları taraflıca dinler ve bağımsız, hür kararını yasaların emrettiği şekilde tüm taraflara açıklar. bunu yaparken suçlu bulunan tarafa; mahkeme salonunda eline bir kurukafa alıp hamlet oynarcasına anlatmaz.
son dönemde hakemlerin daha çok konuşulmasının ve performanslarının bu kadar rezalet seviyelere gelmesinin başlıca sebebi bence bu alışkanlıktan geliyor. hakem sahada adeta bir yorumcu gibi parmak sallama, top top top işareti yapma, kol gösterme, el gösterme, basma işareti yapma gibi hareketler yapıp tüm tarafların gerilmesine sebep oluyorlar.
işin diğer boyutu ise hakem sahada oyun akarken ve yeni mücadeleler, tartışmalı pozisyonlar olurken bir önceki pozisyonu sene sonu müsameresi gibi anlatmaya çalıştığı için her şeyi kaçırıyor. çünkü hakemin o sırada aklı tamamen diğer pozisyonun anlatılmasında. fiziksel ve bedensel olarak geçmişte takılı kalan hakem; işi anlık kararları doğru vermek olan bir iş tanımı için yetersizlik yaratıyor.
eskiden bu tarz hakemler yoktu. daha sert progresif hakemler vardı. kararı verirdi, uygulatırdı ve bir sonrakine geçerdi. sadece yoğun itiraz geldiğinde oyuncular etrafını sardığında belki anlatma gafletine düşerdi ancak şimdiki gibi futbol maçı oynanırken sahanın ortasında çiğ köfteci açılışına gelmiş palyaço gibi hareketler yapan hakemler yoktu.
birilerinin şu olayı gündeme getirip, hakemleri bu alışkanlıktan vazgeçirmesi lazım.
yazar arkadaşlarım beni düzeltsinler yanlışım varsa ama fırat aydınus öncesinde bu tarz bir hakem aksiyonu yoktu yeşil sahalarda. fırat aydınus'un türk futboluna bıraktığı bir ur olarak hayatına daha beter şekilde devam ediyor bu alışkanlık.
hakemlik, hakimlik kuralların herkese adaletli şekilde uygulanması için vardır. bu yüzden hukukta hakimler olayları taraflıca dinler ve bağımsız, hür kararını yasaların emrettiği şekilde tüm taraflara açıklar. bunu yaparken suçlu bulunan tarafa; mahkeme salonunda eline bir kurukafa alıp hamlet oynarcasına anlatmaz.
son dönemde hakemlerin daha çok konuşulmasının ve performanslarının bu kadar rezalet seviyelere gelmesinin başlıca sebebi bence bu alışkanlıktan geliyor. hakem sahada adeta bir yorumcu gibi parmak sallama, top top top işareti yapma, kol gösterme, el gösterme, basma işareti yapma gibi hareketler yapıp tüm tarafların gerilmesine sebep oluyorlar.
işin diğer boyutu ise hakem sahada oyun akarken ve yeni mücadeleler, tartışmalı pozisyonlar olurken bir önceki pozisyonu sene sonu müsameresi gibi anlatmaya çalıştığı için her şeyi kaçırıyor. çünkü hakemin o sırada aklı tamamen diğer pozisyonun anlatılmasında. fiziksel ve bedensel olarak geçmişte takılı kalan hakem; işi anlık kararları doğru vermek olan bir iş tanımı için yetersizlik yaratıyor.
eskiden bu tarz hakemler yoktu. daha sert progresif hakemler vardı. kararı verirdi, uygulatırdı ve bir sonrakine geçerdi. sadece yoğun itiraz geldiğinde oyuncular etrafını sardığında belki anlatma gafletine düşerdi ancak şimdiki gibi futbol maçı oynanırken sahanın ortasında çiğ köfteci açılışına gelmiş palyaço gibi hareketler yapan hakemler yoktu.
birilerinin şu olayı gündeme getirip, hakemleri bu alışkanlıktan vazgeçirmesi lazım.