düzgün yapıldığı sürece faydalı olan, versus sayılmayacak ikili.
bunun özelinde
2 ekim 2016 galatasaray antalyaspor maçında ilk yarı 0-1 yenik durumda iken başta
jan olde riekerink hocam olmak üzere,
tolga ciğerci,
wesley sneijder gibi isimlere karşı saçma sapan şeyler yazıldı.
çok seslilik güzel bir şeydir, din ve bilim dahil her şey eleştirilebilir. bunda hemfikiriz.
ama bugün yaşananlar için aynı şeyi söyleyemeyiz. bakın bu eleştiri değil ölücülük yapmaktır, düşene tekme atmak için fırsat kollamaktır, art niyetli yaklaşımdır.
karşı görüşte olanlar yazmış hemen, o halde
selçuk inan,
sabri sarıoğlu,
hamza hamzaoğlu gibi isimler neden eleştiriliyor demiş.
ikisi aynı şey mi?
riekerink hocamın oynattığı futbol ortada, şu ana dek başarılı gidiyor ama hamza hamzaoğlu ikinci senesinde böyle miydi?
sneijder'in oyuna katkıları, gol ve asistleri ortada, tolga'nın isabetli pas sayısı, yüzdesi, koşu mesafesi ortada; selçuk inan'ın duran toplar dışında 3 yıldır (aldığı paranın ölçüsünde) katkısı var mı?
eleştirmeyin demiyoruz ama ilk hatada, terbiye sınırlarını aşacak yorumlara kimse iyi gözle bakmaz kusura bakmayın.
belki ilerde riekerink, tolga, sneijder için de aynı eleştirileri yapacağız ama şu anda bunları hakedecek kötü bir performansları yok.
ne zaman başarısızlık konusunda istikrarlı olurlar, o zaman eleştiririz. aradaki farkı görmek lazım.