1
galatasaray futbol kulübü'nün kısa vadedeki tek çözümü.
anladık hocam, kulübü taraftara hiçbir zaman açmayacaksınız. 25 milyonluk kulübü lisedeki tevfik fikret salonu'ndan yönetmeye devam edeceksiniz, eyvallah. bu sebeple dursun gibi aptallar sırf sizin sözünüzden çıkmadığı için başkan olabilecek, millet sokakta kendini de yaksa asla istifa etmeyecek, tamam ona da eyvallah.
ulan bari şu takıma bir sportif direktör atayın ya. getirin monchi'yi, getirin sammer'i, deyin ki "başkan kim olursa olsun takımın futbol aklı işte bu adamdır, bundan sonra her şey profesyonel bir sportif direktör'ün onayına göre yapılacak, hoca da bu adamın arzusuna göre gelecek, transferi de o yapacak, bu konu tartışmaya kapalı", meseleyi çözün. ünal aysal bülent tulun'un oyuncağı olur, duygun yarsuvat abdürrahim'in oyuncağı olur, dursun gider futbol şubesinin başına kardeşini koyar. böyle amatörlük olur mu yahu? bu mu avrupai yönetilen kulüp?
bakın ben tugay kerimoğlu'na bile razıyım. yeter ki avrupa futbolunu takip eden, menajerleri zengin etmek gibi amaçları olmayan, galatasaray'ı kişilerden veya fikirlerden bağımsız olarak seven, dürüst ve zeki bir adam olsun. en önemlisi de başkanın kim olduğundan bağımsız olarak çalışsın ve direk lise'ye bağlı olsun. başkan onun otoritesini sarsamasın, kovamasın veya yetkilerini azaltamasın. bak gör galatasaray bu aptalların elinden kurtulup nasıl çıkışa geçecek.
verin yetkiyi görün etkiyi beyler. galatasaray adının daha fazla düşmesine müsaade etmeyin. dursun denen şahsa bir sportif direktör atayın, mehmet özbek'i ait olduğu yere geri postalayın. sportif direktöre öyle ahım şahım bir maaş vermenize de gerek yok. sabri'nin aldığı yıllık ücreti teklif ettiğin herkes direk "ne zaman başlayayım abi" diye sorar zaten. artık bu pisliği temizleyin allah aşkına.
anladık hocam, kulübü taraftara hiçbir zaman açmayacaksınız. 25 milyonluk kulübü lisedeki tevfik fikret salonu'ndan yönetmeye devam edeceksiniz, eyvallah. bu sebeple dursun gibi aptallar sırf sizin sözünüzden çıkmadığı için başkan olabilecek, millet sokakta kendini de yaksa asla istifa etmeyecek, tamam ona da eyvallah.
ulan bari şu takıma bir sportif direktör atayın ya. getirin monchi'yi, getirin sammer'i, deyin ki "başkan kim olursa olsun takımın futbol aklı işte bu adamdır, bundan sonra her şey profesyonel bir sportif direktör'ün onayına göre yapılacak, hoca da bu adamın arzusuna göre gelecek, transferi de o yapacak, bu konu tartışmaya kapalı", meseleyi çözün. ünal aysal bülent tulun'un oyuncağı olur, duygun yarsuvat abdürrahim'in oyuncağı olur, dursun gider futbol şubesinin başına kardeşini koyar. böyle amatörlük olur mu yahu? bu mu avrupai yönetilen kulüp?
bakın ben tugay kerimoğlu'na bile razıyım. yeter ki avrupa futbolunu takip eden, menajerleri zengin etmek gibi amaçları olmayan, galatasaray'ı kişilerden veya fikirlerden bağımsız olarak seven, dürüst ve zeki bir adam olsun. en önemlisi de başkanın kim olduğundan bağımsız olarak çalışsın ve direk lise'ye bağlı olsun. başkan onun otoritesini sarsamasın, kovamasın veya yetkilerini azaltamasın. bak gör galatasaray bu aptalların elinden kurtulup nasıl çıkışa geçecek.
verin yetkiyi görün etkiyi beyler. galatasaray adının daha fazla düşmesine müsaade etmeyin. dursun denen şahsa bir sportif direktör atayın, mehmet özbek'i ait olduğu yere geri postalayın. sportif direktöre öyle ahım şahım bir maaş vermenize de gerek yok. sabri'nin aldığı yıllık ücreti teklif ettiğin herkes direk "ne zaman başlayayım abi" diye sorar zaten. artık bu pisliği temizleyin allah aşkına.