kendisine dino denmesinden haz ettigini duymu$tum galatasarayimiza kazandirildigi günlerde. sezon öncesi
gcz ile bir hazirlik maci oynamak üzere isvicre'ye gelmi$lerdi. çok kötü ba$lami$tik. maç esnasinda sinirden peder'in yanindan uzakla$ip ta kale arkasinda gitmi$tim macin devamin izlemeye. hatta 4. veya 5. gol'den sonra plastik koltuklari tekmeleyip, bir tanesini ta a$agiya kadar yuvarlami$tim. a$agidaki isvicreli taraftarlarla kisa süreli agiz dala$ina girip, güvenlik gelmeden olay mahallinden uzakla$mi$tim yine. o gün cok kötü oynuyorduk ve nitekim maci'da farkli kaybetmi$tik.
olsun, galatasaray'i canli seyretmek yinede bir ayricalikti, paha biçilmez bir degerdi. maç sonunda futbolcular takim otobüsüne giderken herkes imza istiyordu. ben köprünün üzerinde kaldigim için a$agiya inip imza alamadim ama dean saunders'in gözlerimin icine bakmasini saglayip samimi bir tebessümünü kazanmi$tim, o hersey'den degerliydi.
herkes, saunders, saunders, dean saunders, foto, foto, diyordu ama o $apkasini önüne indirmi$ hizlica takim otobüsüne ilerliyordu ama ben aniden
dino diye bagirinca bir den yukari bakti güne$ gözünü aldigi icin gözlerini kisti, uzunca güldü, önce el salladi ve ardindan sag el ba$parmagini göstererek her$ey yolunda dostum i$aretini yapti.
aklima geldi öyle birden. sagol dino. o yelelerinle, süratinle, fener'e çaktigin füze ile hatirlayacagiz seni. bizi unutma, biz seni hic unutmadik..