günlerdir aklıma gelip duruyor.
bizi bekleyen herkes toplanmış, alkışlar kopuyor, ekranda önemli anlardan oluşan slayt show, kafası zoom gençlik, ilk defa böyle bir ortama gelen ufak çocukların koşturmacası, deplasmandan gelenlerin karşılanıp dostane şekilde yerlerine alınması falan derken o an geliyor.
bu işi başarıcaz diyip, el ele tutuşup çıkış tünelinden geçiyoruz, kıyamet kopuyor,
elimi yumruk yapıp, kolumu dirsekten kırıp, dirseğimi de çenemin hizasına getirip "bülent korkmaz inanışı" şeklinde salııyorum,
sağda solda tanıdığım yüzleri görüyorum,
derken düğün dansı için yerimizi alıyoruz.
lan hayatımda en çok yaşamak istediğim atmosferi ilk ve son defa sadece düğünümde yaşıcam,
insan heyecanlanmıyor değil.
şafak:45
*