resim
Claudio Cesare Prandelli
Görev:Teknik Direktör
Takım:Kariyer Sonu
Yaş:67
Uyruk:İtalya
  • 504
    italya milli takımının 2014 dünya kupasından elenmesine sebep olan, gol atmayı değil, yememeyi hedefleyen, hücumu iki kişi ile yapmaya çalışan, defansı penaltı çizgisinde kurduran pısırık oyun anlayışını aynen bize oynatmakta olan adamdır kendisi. efendi kişiliğine, görmüş - geçirmişliğine, bilgisine vs. asla sözüm olamaz. karakteri bu takıma teknik direktör olmak için yeter de artar bile. ama 25 ağustos 2014 galatasaray fenerbahçe maçı'ndaki rezil ötesi halimizin sorumlusu da ben değilim herhalde! bu rezil oyunun benzerini en son kopenhag ve chelsea deplasmanlarında oynamıştık, orada da yenilmiştik doğal olarak. oyunun merkezini chedjou - semih ikilisi olarak değil, sneijder ve çevresindeki üçlü olarak belirleyebilseydi, muhtemelen kupa müzemizdeydi. bir buçuk aydır takımla birlikte ve "evet bu adam takıma gerçekten seviye atlatacak" diyebileceğimiz türden bir ışık veremedi henüz bize. sonuçta şampiyonlar liginde beraberliklerle finale kadar bile gidebilirsin, ama aynı oyunla ligi 5. bitirirsin. ne türkiye italya'ya benzer, ne de galatasaray fiorentina'ya. bak kurucumuz olan ali sami bey ne diyor sinyor; "amacımız ingilizler gibi toplu halde oynamak, bir renge ve isme sahip olmak. türk olmayan takımları yenmektir." şu 16 kelimelik cümleyi idrak etmek o kadar da zor olmasa gerek. öyle taktiksel deha olmana falan gerek yok, çalışma odanın duvarına as bunu, her gün üç kere oku, gerisi kendiliğinden gelir zaten. en azından galatasaray'ı çalıştırdığını idrak edersin iş işten geçmeden hocam. çünkü güzel insanların başarılı olmasını istiyorum, sen de güzel bir insansın ve başarısızlığı hak etmiyorsun. ismail kartal misali boşalan antrenörlüğe akbabalar misali yapışan ne idüğü belirsiz bir insan o kupayı havaya kaldırmak için ne kadar nitelikli olabilir ki? böyle ihtirasları kendisinden büyük insanların başarılı olmaya çalıştığı yerde, sen de başarılı olmak için her şeyi yapacaksın hocam, başka yolu yok!
  • 510
    her şeyi geçtim takımın kondisyonu berbat durumda ve bunun sorumlusu kendisi ve ekibidir. takımk haftalarca istanbulda çalıştırdı. yaz sıcağında istanbulda antrenman yapıp sonra futbolcuyu evine gönderiyorsun bu adamlar sıkı bir kamptan geçmeden lige başlıyor. hadi onu da geçtim süper kupa maçından 5 gün önce takım tatildeydi yahu. böyle bir saçmalık olabilir mi. melo bodruma falan gitmişti. bu takımda disiplini elden bırakınca zıvanadan çıkacak çok futbolcu var hocam etme eyleme gözünü seveyim. bu adamlar insanlıktan değil sopa atan hocadan anlıyorlar. biraz sert ol. en büyük sempatizanlarındanım üzme bizi.
  • 513
    kendisine karşı bir ön yargım yok ama sahada birşey görmedikten sonra nasıl sahip çıkayım, arkasında durayım. tamam futbolcular kötü filan da arkadaş bizim hücumda hiç mi bir planımız olmaz. hani bir planımız vardır ve bunu futbolcular uygulayamıyor anlarım ama sahada resmen sıfırız. geride kazanılan topları bakmadan burak'a sallıyoruz. burak topu yakalar ve kontrol ederse baksın başının çaresine diyoruz. geriden destekleme yok. önde pres yok, top tutma yok, pas yok, hızlı oyun yok, vs.. insan ne var lan diyor.

    ligde ilk 3 maç böyle uyuz futbol oynarsak 4. hafta istifa sesleri yükselir.
  • 514
    sözlükte ne kadar futbol izleyicisi olduğunu gösteren hoca. evet sadece izleyici. 11-12 sezonunda ilk maç ibb'ye 2-0 yenildikten sonra fatih terim'de eleştirildi, takım da eleştirildi. büyük ihtimal prandelli'yi eleştiren zatlar fatih terim'i de eleştirdi. hatta bazı yorumcular tarafından hoca farklı, futbolcular farklı, oyun 10-11 sezonuyla aynı dendi. sabır ulan sabır. daha ne gördün de konuşuyorsun? hocayı eleştirene kadar 5-10 metre önüne pas atamayan futbolcuları eleştir, sahadakilerin ruhsuzluğunu eleştir ama bu adama sabır göster, sahip çık, arkasında dur. el oğlu kendi tayfasını delice korurken biz ne kadar kolay adam harcıyoruz !
  • 517
    4-5 yıldır çeşitli sebeplerden ötürü futbol adına sadece galatasarayımızı izleyip takip ediyorum. dünya futbolundan uzağım. dolayısıyla prandelli'yi kendisi hakkında yapılan yorumlardan tanıyorum. iyi bir taktisyen olduğu, oyuncular ile arasının iyi olduğu özellikle vurgulanmış tamam da benim dün izlediğim takımda teknik taktik namına bir şey yoktu. maçı başladığımız gibi berbat bir futbolla bitirdik ve prandelli bu gidişatı değiştirmek adına bir şey yapmadı. bu takım 2 ay boyunca ne yaptı? nasıl hazırlandı sezona? hoşaf olmuş hepsi. şu an karar vermek için elbette çok erken ama dün seyrettiğim galatasaray içler acısı bir haldeydi.
  • 518
    kendisine karşı bir ön yargım bulunmasına rağmen dünkü maçın kaybedilmesinde muslera ne kadar suçluysa kendisinin de o kadar suçlu olduğunu düşünüyorum. takımın orta sahası 2 metreye pas atamayan adamlarla dolmuş, takımda koşan mücadele eden, bir şeyler yapmak için çırpınan bir olcan var, bir de burak. geri kalan muslera hariç 8 adam kılını kıpırdatmıyor. top bana gelsin diye sabit bekliyor lan. prandelli napsın bu kafadaki adamlara.

    oyun şablonunu oturtamadı diyebilirsiniz, oyuncular kafasındaki rolü üstlenemiyor diyebilirsiniz ama kondüsyon bıdı bıdı etmeyin bana sakın ola, oyundan düştüğümüz dakika, ilk yarının 15. - 20. dakikası, oyuna ortak olmaya başladığımız nokta, uzatmaların başlangıcı. yine de bir şeyler söylemek için çok çok erken.

    yalnız hoca, tek bir serzenişim var sana. bu iş sadece burak'la olmaz. burak'ın yanına drogba gibi, demba ba gibi bir adam koymalıyız ki hem burak'a daha çok alan açılsın, hem de rakip hücuma çıktığında geride bir tek bekir'i bırakıp 9 kişiyle saldırmasın.
  • 519
    yazmayacaktım, şimdi kafama daşlar meteor misali yağacak ama 2-3 yıldır birlikte ve aynı oyunu oynayan bir fenerbahçe'ye karşı çıktığı ilk resmi maç olan 25 ağustos 2014 galatasaray fenerbahçe maçında olanları kendimce yorumlamak ve buradan kendisi ile ilgili bazı çıkarsamalarda bulunmak istiyorum.
    öncelikle "iğrenç, berbat, tiksinç, ööö" bir futbol oynadığımızı düşünmüyorum.
    hatta ikinci yarıda, özellikle çıkarken ortasahada kaptırdığımız toplardan doğan pozisyonlara kadar açıkçası savunma anlamında gerilmeden izledim maçı.
    hücumda üretken değildik ki ben bunu hem yeni bir sistemle oynamamıza, hem de birlikte oynamamış olmamıza veriyorum. ben bu eksikliklerin zamanla düzeleceğine inanıyorum. bence haftalar geçtikçe hücumda daha üretken bir takım haline bürüneceğiz.
    çünkü 4-2-3-1 oynaması kolay bir oyun değildir. en az 7-8 oyuncunun mutlaka bir arada hareket etmeleriyle hayat bulabilecek bir sistemdir.
    kendisini bu noktada belki az hazırlık maçı oynatmakla eleştirebiliriz belki ama onun da eleştirisini ancak sanırım sezonun 20. haftası civarında yapabiliriz.

    "gerilmeden izledim" kısmını biraz açarsak, herkes duracağı yeri biliyordu.
    sarhoş erman bok atıyordu ya "geaaassseraylılar izliyür" falan diye; savunma anlamında iyi yerleşip bekliyorduk. kaptığımız toplarla hızlı çıkmayı denedik, ilk yarı bir-iki başardık ama dediğim gibi, hücumda üretkenlik için daha çok birlikte oynamaya yani zamana ihtiyacımız var.
    onun dışında bir an bile ciddi pozisyon vereceğimiz izlenimine kapılmadım açıkçası.
    örneğin ters topu çok kullanmalarına rağmen takım gereken pozisyona çok çabuk dönebildi.

    hani, "takıma fark katmamış" diyorsunuz ya; bence ortada çok ciddi bir fark var. neredeyse herkes her an nerede duracağını bilir vaziyetteydi. buna tam olarak uymayan olcan, burak ve alex vardı ki dediğim gibi, zamanla oturacak şeyler bunlar.

    zamanla sol açık da sağ açık da beklere daha çok destek verecek, zamanla takım, sneijder'i daha çok topla buluşturacak, zamanla burak daha doğru zamanlarda koşular yapacak, zamanla selçuk da melo da aldıkları topları daha çabuk ve daha isabetli kullanacak, zamanla bekler daha güvenli oynayacaklar.
    kötü oynadığımız maçta bile organize ataklardan pozisyon vermedik. verdiğimiz pozisyonların hepsi karambol.
    ben transfer yapılmasa bile kendisine inanıyorum. başından beri söylediğim gibi, taraftar falan değil, hiç ciddiye almasın taraftarı, yönetim arkasında durursa kesinlikle başarılı olacaktır.
    ligde ilk 4-5 haftası çok önemli.
    biraz şansa ve morale çok ihtiyacımız var.
    gerisi gelecektir.

    "podolski'yi istemedi" haberlerine ise inanmıyorum açıkçası.
    kendi ağızlarından duymadıkça da inanmıyorum kulübümüzle ilgili haberlere.
  • 522
    öncelikle belirteyim sözlükteki tabirle fatih terim fanboyuyum. ancak dün izlediğim maçta gördüm ki galatasaray defansif açıdan level atlamış.
    dün orta sahada sıkıntımız vardı. özellikle defanstan çıkarken çok top kaybettik. ha bu düzelir mi? bunu düzeltebilecek adamlardan birisi prandelli'dir. ayrıca melo gibi selçuk gibi adamların form tutmasıyla bu hallolur.
    ileri uçta ise bir iki takviyeyle daha iyi işler yaparız. zaten bu yüzden yönetim ileri uç için transfer çalışması yapıyor.
    özetle en kötü yönümüz olan defansımız en iyi yönümüzdü dün. bunu yapan prandelli'dir. bence o yüzden gayet sakindi basın toplantısında.
    ayrıca basında dile getirildiği gibi galatasaray'ın yoklara oynadığını düşünmüyorum. biraz kötüyüz ancak herşey prandelli'nin kontrolünde gibi geldi bana.
App Store'dan indirin Google Play'den alın